31 MART 2024 MAHALLİ SEÇİMLERİNDE  OYUMU KİMİ VERECEĞIM? Kayseri Düştü ve Halen de Düşmeye Nasıl Devam Ediyor?

Aziz dostlar, beş bölümden ibaret bir yazı dizisi olacak ve ileri de dizi tamamlanırsa bunu  “KAYSERİ DÜŞTÜ…! CADDELERİMİZİ İNGİLİZ ASKERLERİ DEĞİL  İNGİLİZÇE KELİMELER İŞGAL ETTİ?”  başlığıyla kitap orak yayınlayacağım bu dizimizin ilk iki dizi yazası:

1-Konumuza girişin genel bir değerlendirmesi olarak,   Kayseri dışında bütün illerimizi de içine alacak şekilde birinci bölümü olarak “ŞEHİRLERİMİZİN CADDELERİNİ İNGİLİZ ASKERLERİ DEĞİL İNGİLİZCE KELİMELER İŞGAL ETTİ” başlıklı yazımız, okumakta oldunuz gazetemizin 31 Aralık 2023 tarihli sayısında yayınlanmıştı.
2-Dizi yazımızın ikinci yazıSI  olarak da “İSTİKLAL VE İSTİKBALİMİZ TEHLİKEDE  KAYSERİ DÜŞTÜ…! İŞLERİ İSİMLERİ OLARAK  KAYSERİ İSMİ YERİNE  ROMA – BİZANS VE İNGİLİZCE İSİMLER VERİLMESİ SALGINININ YAŞANMASI” başlıklı yazım da okumakta olduğunuz gazetemizin 11 Ocak 2024 tarihli sayısında yayınlanmıştı.  

Bu yazımda, işyerlerimize  atalarımızın fetihleri sonucu Türleştirip, Müslümanlaştırıp  “Kayseri” ismiyle değil de, sanki “kafirlere benzemekten olarak” da diyebileceğimiz, Kasseria, Caserya, Qayser, The Kayseri işleri isimlerinin konuluşlarını tenkit etmiştim.  

Bu dizi yazımız bölümüne sonradan ilave edeceğimiz   son üç veya  dört aylık yeni bir yabancılaşma ve kimlik kaybından   olarak, bu sefer de  coğrafya –bölge isimlerinden   milli kelimelerimiz haline getirdiğimiz   “ANADOLU “,  “KAPADOKYA“ isimlerini  de “kafirceleriyle değiştirmekten” olarak:

Seyit  Burhanettin mezarı karşısında  bir işyerine, Roma İmparatorluğunun  “Anatolia” eyaleti  isminden gelen  “ANATOLİA GAYRİ MEHKUL”, Sivas caddesi sonlarında bir yeme –içme işyeri  ismi olarak “ANATOLİA COFFEE” isimlerinin “kafirce asılları” yla  konulması yanında, Talas ilçesinde  Timuçin caddesi üzerinde Türkçe karşılığı “Konuk Evi”  olduğu halde, bir işyerine Yunan İmparatorluğunun  “Cappadocia” eyalet isminden gelen “CAPPADOCİA REZİDANS”  isimlerinin ilk  defa olarak konulması (herhalde bunlara baka baka özentili modalaşmaktan olarak bu isimler  işyerleri sayısı daha da artacaktır)  “Kayseri Düştü…!” ye yeni bir kimlik kaybı ve yabancılaşma unsurları  olarak girmeye başlamışlardır.  

3-Diz yazımızın okumakta olduğunuz üçüncü bölümü, 31 Mart 2024 seçimleri sebebiyle de ilişkilendirilerek olup  bitenleri değerlendiren bir yazıdır. 

4-Dördüncü bölümün yazı başlığı, “ KAYSERİ DÜŞTÜ…! CACDDELERİMİZİ İNGİLİZ ASKERLERİ DEGİL İNGİLİZÇE KELİMELER İŞGAL ETTİ” olacaktır.

5-Beşinci ve son bölümü “KAYSERİ DÜŞTÜ…! KAYSERİ KALESİ HARİÇ BÜTÜN KAYSERİ DÜŞTÜ” olacaktır.

Bu hatırlatmalar ve girişten sonra şimdi asıl konumuza girebiliriz.

Yabancılaşma ve Kimlik Kaybının Bir İşyeri Kolu: AH ŞU BERBERLER!...

Bu dizi yazımızda neden berberler için “ayrı bir parantez açtınız?” sorusunu sorabilirsiniz. Aşağıda izah edeceğim ve 7 Mart 2024’de yaşadığım bir “berber kimlik kaybı ve yabancılaşması” nı izah  sebebiyle ve özellikle de bunu  31 Mart 2024 Mahalli seçimleriyle  ilişkilendirilerek açtık.

Bizde işyeri isimlerinde İngilizce salgının başlaması (daha önce 1839 – 1947 arasında Fransızca salgını vardı) , 1947’de   sahte bir Komünizm tehdidi ve bunu önlemeye yönelik  olarak 1947’de  yapılan “Türk –Amerika İşbirliği Antlaşması” ve 1952’de de NATO’ya girişimizle kendisini gösterir.  Bizde, “Türkiye’de bu sefer de Amerikan –İngiliz Asrı Hakimiyetinin  başlaması” olarak nitelendirilen (1947 -1952) – 2024 zaman diliminde Türkiyemiz  bu ikilinin nüfuzu ve hakimiyeti altına  girmesi sosunu, Osmanlı’nın son bir asrı (1833 -1922)  boyunca  Fransa-İngiltere –Almanya üçlüsünün nüfuzu-hakimiyetinde “yarı bağımsız devlet” halini gelip  bu süreçte battığı gibi, mirası topraklar üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti  Türkiye’nin de  İngiltere-Amerika   elinde “yarı bağımsız” hale getirilmiştir.  Adı gecen ikilinin dili  İngilizce olduğu için hayatımızın  her alanında   İngilizce  kullanmak salgını, zorunlu alımlardan değil, Türkçe karşılıkları ola ola,  özentili ve modalaşma alımlarından  1970’li yıllardan itibaren yoğunluk kazanarak, günümüz 2024 yılı itibariyle de  İngilizce  işyerleri  isimleri koymak modasından olarak neredeyse Edirne’den Kars’a kadar bütün illerimiz birer “Amerikan –İngiliz şehirleri” manzarasına bürünmüştür.
Bu büründürülmeye katkıda bulunmaktan  bu safhada berberlerimiz de  1970’li yıllardan itibaren yoğun olarak  roller oynamaya başlamışlardır.

Türkçe isimlerden olarak öncelikle berberi öldürerek onun yerine İngilizceden   “coiffeur” den bozma “kuaför” ismi kullanılmaya başladılar.  Önceden yüzde yüz milli berber isimlerinden  olan “Şen Berber”, “Berber Osman” vb. olarak, bunların yerini melezleştirmekten    yarı Türkçe –yarı İngilizce  “Şen Kuaför”, “Kuaför Osman”  vb. işyeri isimleri konulmaya  başlandı.

2000’li yılların başlarından başlayarak günümüz 2024’e kadar artarak devam ettiği halde bu seferde de milli  berber işyeri  isimlerimizi tamamen terk ederek yerlerine içinde hiçbir Türkçe kelime  olmayan ve sanki Kayserimiz bir “İngiliz Memleketi  şehri” ” imicesine  hepsi  de Kayseri il merkezi ve Talas ilçesi mahalle ve caddelerinde  yer alan şu isimleri kullanmak kendisi gösterdi:  

Look Man Barber’s Store,        My Man Hair Desinger, Hair Desing, The Hair Fabric, The Berber’s Clup, Barber Shop  S Classs. Barber Shop, Salon Cocos Show Hair,  Black & White Barber Kuaför Shop Shave,  Barbershop Hair Cuts Men’ s, Man Barber’s Store, Barber Show Marina Residences, Free Hair Studieo, M & Hairdes GN Look…..  Bu yapılanmalardan  olarak daha  yüzlercesini   buraya  yazabiliriz. Vaktinizi fazla almak istemiyorum. Yazım zaten uzun.

Aziz okuyucularımız,  bu isimlerde  “Barber” ismi dikkatlerinizi üzerine  çekmiştir. Daha Osmanlı Devleti döneminde  berber kelimesi bizden Fransızcaya “barbe”, İngilizceye “barber” olarak,  onların ses uyumu ve dil bilgisi usullerine uydurularak geçmiştir. Bizde, berber, barbe, barber konularının en garibi olan nedir her halde farkına  varmışınızdır. Yukarıdaki  isimlerde gördüğünüz  gibi İngilizler de berber kelimesini bizden alıp “barber” yaptıkları halde, “bizim berber cahil ve cümera  taifesi” nin aslı ve Türkçe  karşılığı bizde  berber ola ola, bunu da Türkçemizden bir askerimizi  öldürürcesine “barbar” olarak ve hem de sonuna İngilizce çoğul eki “s” yi ekleyerek   “Barber’s” olarak kullanılmasını, kendisinde Türklük gurur ve  şuurdu, İslam iman, ahlak ve fazileti bulunun bir Müslüman Türk evladı içi ata ata nasıl kullanabilir? Çok yazık doğrusu!...

İçinde hiçbir İngilizin yaşamadığı ve bu sebepten hiçbir İngilizin buralara gelip  tıraş olmadığı, %99’u Müslüman Türk olan mahallelerde hiç kimsenin İngilizce bilmediği yukarıdaki Türkçe karşılıkları ola ola  yüzde  yüz İngilizceden ibaret  isimleri koymak kadar “tehlike ve yanlış” bir şey olamaz.  Milli varlığımızın  devamı, istiklal ve istikbalimizin korunması  için bularla   “mücadele etmek” in “terörle mücadele  etmek” kadar önemli ve hatta bundan daha lüzumlu olduğunu  burada vurgulamak isterim.

Anlayacağınız kısaca,  özellikle de adına  “DİL EMPERYALİZMİ” diyeceğimiz    ve içimizdeki bir kısmı “cahil” “ bir kısmı ise “hain” olabilecek “yerli işbirlikçiler”  le  mücadele etmek demektir.

Yüzde Yüz İngilizce  Berber İsimlerinden Yaşadığım Son  Bir Durum

Kayseri –Talas ilçesinde ikamet etmekte olduğum  18 dairelik  apartmanın  Ahmet Yesevi caddesine bakan dükkanlar kısmında  iki berber dükkanı  isminin  7 Mart 2024 tarihinden itibaren:

1-Daha önceki isimleri  “Almira (sözlüklerde yok, bunun da ne olduğu bilinmiyor)   Erkek Kuaförü” ve “Almira Bayan Kuaförü” olan bu iki iş yerinde ben bunlarla komşu olmam sebebiyle  “komşuluk hakkından” olarak  tıraşımı bunlarda olurdum. Her tıraş oluşumda da  berber işyeri isimleri olarak İngilizce isimler konulmamasını dili getirir,  kendilerinin de  isimlerini değiştirecek  olurlarsa  Türkçe karşılıkları ola ola bu isimleri koymamaları  için sürekli uyarılarda bulunmam yanında;

2-Ayrıca, 28 Ocak 2020 tarihinde zamanın  AK Partili Belediye Talas Başkanına “Türkçenin Koruması” amacıyla sunduğum “KİŞİYE ÖZEL DOSYAM” (bu dosyamı diğer Ak Partili belediye başkanlarına da sunmuş olduğum halde) ile başkanı, “Güzel ve ismini Ortaasya’da  Talas şehrinden alan özbeöz Türkçe  Talas ilçemizin  bir İngiliz şehrine büründürülmesinin önlenmesi” si önerilerde bulunmuş,  onu da uyardığım halde;  

Yukarıdaki adı geçenler, kamuoyunda  “bir bilim adamı ve üstat” olarak tanındığım  halde, beni “adam yerine koymayarak” veya bana sanki  “küfredercesi” ne  sürekli uyarılarıma  uymayarak;

A-Birinci berber erkek dükkanı olarak,   tadilatla yeni ismi  7 mart 2024’de   MAN HAİR  STYLES  ve ikinci berber kadın dükkanı olarak MAN MAKEUP İngilizce isimlerini koymalarını ben bir apartman sakini ve özellikle de Osmanlı ve Cumhuriyet  tarihi üzerine 90 kitap yazmış ve Vatan Yayınları adı altında yayınlamış ve üstelik de  “Türkçenin yabancı dillerin istilasından korunması” için gazetelerde yüzlerce makale yazdığım halde, adı geçen isimlerin konulmasını hem de “Türkçe sevdalısı” olarak hazmedemedim ve bunlara  hoşgörüyle bakamadım.

Bir milletin  bağımsızlığının sembolü iki bayrağı vardır. Birisi göklerde dalgalanan  “BEZ BAYRAĞI” ikincisi ise,  ağızlardan  çıkan milli varlığına  en başta gelen sebeplerden  olan  milli dili  “SES BAYRAĞI”.

Bu sebeplerden,  yukarıdaki İngilizce adları, işyerlerinin alınlarına asmak İngiliz ses bayrağını  asmak demektir. Bu, Anayasamızın ilk maddelerinde geçen “Türk Milletinin  dili Türkçedir” maddesine de “Ben Türkçe diye bir dil tanımıyorum” dercesine  aykırı olup, Anayasaya aykırılığın cezası idamdır. Bu sebepten, savcılarımızı da uyarmaya yönelik olarak,  bu yüzde yüz İngilizce işyeri isimleri koyanlar hakkında “kamu davası” açmaları için “suç duyurusu” nda bulunuyorum.

Oyumu Kimi Vereceğim?

Oyumu en başta gelen sebep olarak, 31 Mart 2024 mahalli seçimleri  propaganda ve programlarından olarak hangi aday kamuoyu önünde sözle ve yazılı olarak açık açık “Belediye başkanı seçilirsem öncelikle Talas İlçemizi bir İngiliz ilçesi olmaktan kurtaracağım” diyen adaylara oyunu vereceğim. Aksi takdirde vermeyeceğim. Öncelikle de apartmanımın  alnına asılan  İngilizce ses bayraklarının indirilerek,  yerlerine Türkçe ses bayraklarını  31 mart sabahına kadar asmalarım isteğimle, bütün bu anlattıklarıma bütün   aziz okuyucularımın da  katılacağına inandığım halde  son veriyorum. Ramazan ayımız kutlu olsun ve Allah geleceğimizi  hayırlı kılsın! 15M art 2024

 Olan Oldu Bu da Oldu… Çok Yazık Oldu…!