İslam’ı anlatmak

İslam; inananlar için, yol gösterici ve kurtuluşa erdirici bir dindir.

Kuranı Kerim'de: "İşte bu kitap ki, onda hiç şüphe yoktur.

Takva sahipleri için bir hidayettir."(Bakara-2)

O halde İslam, bir kurtuluş ve iki dünya da mutluluktur.

***

Mademki İslam, dünyada kurtuluşa,

Ahirette de mutluluğa sebeptir.

Bunu herkese, yani dost, düşman,

Mümin, kafir herkese anlatmalıyız.

İslam’ı yaşayarak, mümin mutlu olsun,

Kafir de kurtuluşa ersin.

İslamı bilmek, yaşamak, tabii ki mutlu olmak,

Çevreye pozitif enerji yaymak. onun görevidir.

O kişi, "Emrolunduğu gibi, dosdoğru olur".

Rehberi Peygamber Efendimiz(ona selam olsun) gibi,

Emin olur.

***

Öyleyse, İslam’ı anlatan kişi; önce doğru olmalıdır.

Herkes, onu güvenilir olarak bilmelidir.

İbadet etmek çok güzel bir iştir, ameldir.

Ama yetmez.

Muamelatta, yani yaptığı işlerde,

Kul hakkından sakınacak,

Allah'ın yasaklarından da kaçacaktır.

İslam'da Allah'ın yasakladığı fiillerden kaçmaya ihlas denir.

O kişi ihlaslı olmalıdır.

Terazisi doğru tartmalıdır.

Nefsini yenmelidir.

Bu nefis öyle bir canavadır ki;

Herkesin imanını da, ibadetini de sakatlar.

Şeytanla işbirliği yapıp, o mümini yoldan çıkarır.

Onu yolda çıkaramazsa,

Evladını yoldan çıkararak intikam alır.

***

İslam mademki, mutluluk vaat ediyor.

Cemiyetin ahengini sağlamalıdır.

Onun için de, önce ferdin kendisini, sonra ailesini,

Sonra komşularını ve akrabalarını,

Sonra da milletini ve ilahır din kardeşini sevmelidir.

Karşılıklı sevgiler mutlu bir toplumu ortaya çıkarır.

Mutlu toplum dinç ve zindedir. Kişiler de saadete erer.

***

Tebliğin şartlarını söyledik.

Ama düşünen insana da,

Bu günkü, kan-kıtal, vurgun-soygun düzeninde,

İnsanları bedbaht eden faktörler iyi tahlil edilmelidir.

İnsanların, yeme, içme, giyinme, üreme ihtiyacını gidermek için,

Vasıtaların da suistimal edilmesini önlemek gerekir.

Para temini için, faiz ki dünyayı kasıp kavurmaktadır.

Devletler kişileri, Emperyalizm de devletleri faizle soyarak,

Dünyayı bunalıma sürüklüyor.

Servet, vurguncularda birikiyor.

Çok yerde açlık, sefalet ve kargaşa çıkıyor.

***

Yine beyni yıkanmış toplumun marka hastalığı ile

Varlığını yine çok uluslu şirketlere,

Malın değerinden on misli fazla ödeyerek, sıkıntıya giriyor.

Karşılıklı ilişkilerde, kul hakkını gözetmek İslam’ın şiarıdır.

Kimse aldatılmamalıdır. Çünkü ilahi adalet her şeyi hakkıyla tartar.

Sonuç olarak, insan ruh ve beden sağlığını bozan,

İçki, zina, kumar, faiz, yalan, gıybet ve kul hakkı gibi fiiller,

İnanan ve inanamayanlara iyi anlatılırsa,

Niçin Müslüman olmasın? Niçin mutlu olmasın ki?

Kainatın efendisinin(sav) güzel ahlakıyla mücehhez toplumlar,

Neden, ilimde, teknikte, ahlakta ileri gidip bahtiyar olmasın?