Tenha 119

Yıllardır ebru sanatı ile ilgilenenleri izlerim. Bu sanatın daha yaygın hâle gelmesi için radyoculuk yıllarımdan itibaren ilgililerine yer aldığım her mecrada destek vermeye çalıştım.

Bugün siz değerli İstiklal Gazetesi okuyucuları için ebru sanatını psikoterapide kullanan, yayınlar yapan sanat terapisti Aysun Aktaş Özkafacı ile söyleştik.

---------------------

Duygu ve sanat ilişkisi ile başlayalım mı?

-Tabi. İnsanoğlu binlerce yıldır duygularını ifadeye ve söze dönüştürebilmek için sanatı bir araç olarak kullanmıştır. Kimi zaman bir şarkı sözü, kimi zaman bir kilimin ilmeği, kimi zaman, resim, kil gibi sanatsal malzemeyi kullanarak iç dünyasını ve duygularını ifade etmeye çalışmıştır.

Sanat psikoterapisi açısından nasıl değerlendirirsiniz bunu?

-Sanat psikoterapisi; kişinin bilinçdışı ve bilinç düzeyindeki yaşantı, anı, duygu, duyum ve düşüncelerinin sanat malzemesiyle dışavurumudur.  

Uzmanlık gerektiren bir alan mı?

-Elbette, sanat psikoterapisi, diğer terapi ekollerinde de olduğu gibi uzmanlık gerektirir ve bu alanda eğitim almış profesyoneller tarafından uygulanır.

Sanat psikoterapisi hangi alanlarda uygulanıyor?

-Kendilik algısı, yas ve kayıp, iletişim zorlukları, kaygı bozuklukları, problem çözme, sosyal beceri geliştirme, travma sonrası stres bozukluğu, bağımlılık, yeme bozukluğu, duygu durum bozukluğu, onkoloji hastaları, psikosomatik bozukluklar ve kişilik bozuklukları gibi birçok alanda psikososyal destek amaçlı kullanılır.

Başka alanlarda da yararlanılıyor mu?

-Tüm bunların dışında herhangi bir ruh sağlığı sorunu yaşamayan bireylerle de sanat psikoterapi çalışmaları içgörü, farkındalık kazandırmak amacıyla yapılabilir.

Bireysel sanat psikoterapisinden mi bahsediyorsunuz?

-Bu çalışmalar bireysel yapılabileceği gibi grupla da yapılabilir.

Nelerden faydalanılıyor bu iyileştirici çalışmalarda?

-Sanat psikoterapisinde resim, müzik, dans ve hareket, seramik, ebru, şiir, fotoğraf, drama gibi birçok farklı sanat dallarından faydalanır.

Siz ebru sanatını mı kullanıyorsunuz?

-Evet. Uzun yıllardır ebru sanatını sanat psikoterapi grup çalışmalarında kullanıyorum. Travma Sonrası Stres Bozukluğu, Yeme Bozukluğu, Şizofreni, Bipolar, Okb, Borderline Kişilik Örgütlenmesi gibi farklı tanı grupları ve herhangi bir ruhsal problemi olmayan normal bireylerle ebru ile sanat psikoterapi çalışmaları yaptım.

Yayınlarınızda var bildiğim kadarıyla…

-Var evet. Uluslararası hakemli Sanat Psikoterapisi alanında saygın akademik bir dergi olan “The Arts in Psychotherapy” de 15 Ağustos 2020 tarihinde “Travma Sonrası Stres Bozukluğu Tanısı Olan Aile İçi Şiddet Mağduru Kadınlarda Ebru Sanatının Kullanıldığı Grup Sanat Terapisinin Depresyon, Anksiyete ve Umutsuzluk Düzeyine Etkisi” başlıklı makalem yayınlandı.

Literatüre girdi yani…

-Aynen öyle. Bu çalışmayla ebru sanatı Sanat Psikoterapisi alanında Uluslararası literatüre girmiş oldu.

Başka nerelerde yer aldı?

-2023 yılında Ulusal Bütüncül Psikoterapi dergisinde “Şizofreni Tanılı Bireylerle Ebru Sanatı İle Grup Sanat Psikoterapi sürecinin Anksiyete, Depresyon, ve Şizofrenide İşlevsel İyileşme Düzeyine Etkisi” konulu 27 oturumluk Ebru ile grup sanat psikoterapi çalışmam yayınlandı.

Bu yayınlanan çalışma nerede gerçekleştirildi?

-Bu çalışma İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Sosyal Psikiyatri Servisinde tedavi gören bireylerle gerçekleştirildi. 2023 yılında Kanada’nın Vancouver şehrinde düzenlenen Uluslararası Bütüncül Psikoterapi kongresinde Ebru Sanatının Sanat Psikoterapide Kullanımını anlattığım sunum ile araştırma teşvik ödülü aldım.

Eğitimler veriyorsunuz değil mi bu alanda?

-Evet. Ebru Sanatının, Sanat Psikoterapisinde terapötik amaçlı kullanımını anlattığım eğitimler veriyorum. Bunun dışında sanat terapi uygulayıcısı olmak isteyen kişiler için Üsküdar’da Psikodinamik Temelli Sanat Psikoterapisi eğitimi veriyorum. Ayrıca Üsküdar’da kurucusu olduğum Sante Psikoloji Psikolojik Danışmanlık ve Gelişim Merkezinde, Bütüncül Psikoterapist ve Klinik Psikolog olarak danışanlarımla bireysel psikoterapi çalışmalarıma devam ediyorum.

Ebru sanatından da bahsedebilir misiniz biraz?

-Elbette. Ebru sanatı, ebru teknesi içerisinde özel hazırlanmış suyun yüzeyine ebru boyalarının serpiştirilerek kağıt üzerine alınması sanatıdır.

Siz bu sanatı terapilerde nasıl kullanıyorsunuz?

-Ebru teknesi ve sıvısı, bireyin bilinçdışı olarak düşünülebilir. İnsanın varoluş yolculuğuna, ana rahminde ve su içinde tek bir damla olarak başlaması gibi ebru ürünleri de oluşum sürecine tek bir damladan başlar. Bu damlalar teknede büyüyerek bilinçdışından mesajlar getiren semboller ve simgelere dönüşür. Derin anlamlar barındıran bu ebru ürünleri sanat psikoterapisi seanslarında konuşularak, söze büründürülür.

Ebru ile yaptığınız sanat psikoterapisi kişiye ne kazandırıyor?

-Ebru ile sanat psikoterapi çalışmaları kişiyi korkuları, seçimleri, sınırlılıkları konusunda düşünmeye, kendi içine bakmaya, duygusal iç ruhsal süreçleri ve varoluşuyla ilgili durumlara kulak vermeye cesaretlendirir.

Zor bir sanat diyebilir miyiz?

-Atölye ortamın ısısı, havadaki toz miktarı, süre, ebru sıvısının kendini kapatması, boya ayarlarının sık sık değişebilmesi bu sanatın kontrolünü zorlaştırmaktadır.

Ama tekrarı olmayan bir sanat değil mi?

-Evet. Ebru sanatında ortaya konan hiçbir eser birbirinin aynı değildir. Aynı kişi, aynı tekne ve aynı boyalarla ardı ardına aynı çalışmayı yapmak istese de bire bir aynı sonuca ulaşamaz.

Diğer terapi yaklaşımlarından farkı nedir?

-Ebru ile sanat psikoterapisinde öne çıkan diğer birçok sanattan farklı olarak sonuca ve doyuma “şimdi ve “burada” ulaşmayı sağlayan niteliğidir. Kişiyi sınırlandırmaması, belli kurallar dizisinin içine sokmaması, bireyin sanatsal yaratıcı sürecini olumlu yönde etkilemekte ve cesaretlendirmektedir. Özellikle figüratif olmayan ebru çalışmaları, imgenin farkındalık düzeyine gelmesine yardımcı olur.

Biraz daha açabilir miyiz?

-Tabi. Ebru sanatı, belirsizlikle baş etme, kısıtlayıcı deneyimlere farklı bakış açısı kazandırmada katkı sağlar. Figüratif ebru çalışmaları ise az önce vurguladığım gibi kişiye, kaygı ile baş etme, kendi kontrolü dışındaki durumlarla başa çıkabilmeyi öğretir.

Atölyede bu ebru yapma sonrasında psikoterapi kısmı nasıl ilerliyor?

-Uzun yıllardır ebru sanatını kullanarak yaptığım bu sanat psikoterapisi atölye çalışmalarında, katılımcılar istedikleri renkleri kullanarak kendi ebrularını yaparlar ve sonrasında yaptıkları ebrular hakkında konuştuğumuz paylaşım aşamasına geçilir. Paylaşım aşamasında katılımcılara ebru yaparken neler hissettikleri, ‘şimdi ve burada’ yaptıkları ebruya bakarken neler hissettikleri, ortaya çıkan ebrulu resmin neyi ya da neleri çağrıştırdığı, ebrularında kendilerini şaşırtan imgelerin var olup olmadığı, en dikkat çekici imgenin hangisi olduğu ve neden bu imgeyi seçtiklerine dair netleştirmeye yönelik sorular sorulur. Bu çalışmalar alanında gerekli eğitimleri almış yetkin sanat psikoterapisi uygulayıcıları tarafından yapılmalıdır.

Atölye bir nevi psikoterapi merkezi olarak işlev görürken kişi kendini rahat hissedebiliyor mu?

-Sanat psikoterapi oturumlarında diğer psikoterapi seanslarında olduğu gibi terapistin güvenli bir alan oluşturması önemlidir. Bu terapistin yargılayıcı olmaması, danışanı kapsayabilmesi ile yakından ilgilidir. Katılımcılar, kendini güvende hissettiğinde süreç içinde kendini daha fazla açabilecektir. Terapistler tarafından koşulsuz kabul önemlidir; bir öteki tarafından yargılanmak ve anlaşılmamaktan korkan katılımcıların deneyimlerini sözel ifadeye dönüştürülmelerinde onları cesaretlendirir; ortaya çıkan ebrulu resimlerin çağrıştırdıklarını ifadeye dönüştürmelerini kolaylaştırır ve öznelliklerini fark etmelerine olanak sağlar.

Terapiye ilk gelen kişilerin ortamı ve malzemeleri tanıması önemli mi?

-Ebru ile grup sanat psikoterapi çalışmalarında grup üyeleri ebru malzemeleri ile tanıştırılır. Ebru sanatı fırçasını nasıl kullanacakları, ebru kağıdını tekneye nasıl yatıracakları ve tekneden nasıl sıyırarak alacakları konusunda uygulamalı kısa bir eğitim verilir. Ebru sanatının rastlantısallığı, hiçbir ebru ürününün diğerine benzemediği, her ürünün tek ve biricik olduğu şeklinde ebru sanatı ile ilgili kısa bir bilgi verilir. Bu süreçte tekne başında el ve beden salınımının senkronize bir şekilde çalıştığı, odaklanma, doğaçlama, malzemeyi kullanma ve yaratıcı biçimlendirmelerde cesaret ve özgüvenleri artar. Güvenli ortam oluşturulur.

Son olarak çalışma sonrası şaşkınlıklar, hayretler yaşanıyor mu?

-Elbette. Katılımcılar zaman zaman yapmak istedikleri ebru ile ortaya çıkan ebrunun farklı olduğunu, renklerin teknedeki görünümü ve kağıttaki görünümünün farklı olduğunu ifade etmişlerdir. Ortaya çıkan ebru ve yapmak istedikleri ebru arasındaki farklılık, tekne üzerindeki beklenmedik şekillerin çağrıştırdıklarının konuşulması, hayal kırıklığı ve endişelerinin azalmasına olanak sağlar. Danışanlar bazı seanslarda öfkelerini tekneye boşalttıklarını ve rahatladıklarını ifade etmişlerdir. Kısacası her zaman sürprizler vardır.

SANAT TERAPİSTİ AYSUN AKTAŞ ÖZKAFACI KİMDİR?

19 Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji bölümünü bitirdi. 2012 yılında İstanbul Ar-el Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji Bölümünde yüksek lisansını tamamlayarak uzmanlık derecesini aldı.

Üsküdar’da kurucusu olduğu Sante Psikolojik Gelişim ve Danışmanlık Merkezinde Psikodinamik Temelli Bütüncül terapist olarak bireysel ve grupla terapi çalışmalarına devam etmektedir. Yetişkin bireylerle Depresyon, Somatizasyon, Kaygı Bozuklukları, Kişilik Bozuklukları, Bağlanma Sorunları, Panik tak…vs. çalışma alanlarındandır.

Bağlarbaşı İhtisas okulunda başladığı ebru çalışmalarına ebru sanatçısı Yılmaz Eneş’in öğrencisi olarak devam etmiştir. 2017 yılında Temel sanat eğitimi dersleri almıştır. 2018 yılında 784 saatlik “Sanat ve Tasarım” eğitimini tamamlayarak Beylerbeyi Olgunlaşma Enstitüsünden başarı sertifikası almıştır. 2019 yılında Türk İslam Sanatları Merkezinde Minyatür Sanatı eğitimi almıştır.

Kaynak: HABER MERKEZİ