Soru: İstanbul’u nasıl buluyorsun?.. CEVAP: Cumartesi gecesi
Bağlarbaşı’nda dostum Ali beye misafirliğe gitmiştim. Gece
yarısından sonra saat birde döndüm. Trafik akıl almaz şekilde
tıkalıydı. Bu saatte böyle olursa... Nüfus patlaması, trafik
sıkışıklığı, betonlaşma İstanbul’u yaşanmaz bir şehir haline
getirdi. Durumdan hiç memnun değilim. Memnun olanlar mı? Ne halleri
varsa görsünler!
SORU: Ülkenin kültür, eğitim, sanat durumundan memnun musunuz?..
CEVAP: Hiç memnun değilim. Bizde doğru dürüst kültür olsaydı, her
yıl dünya çapında ilim, irfan, kültür, araştırma kitapları
yayınlanır, bunlar yabancı dillere çevrilirdi. Bana, Türkçe
yazılmış ve İngilizce, Fransızca, Almancaya tercüme edilmiş bir tek
düşünce, felsefe, tarih kitabı gösterebilir misiniz?
SORU: İktisadî sistemden memnun musunuz?.. CEVAP: Kesinlikle
değilim. Birinci sektörün yapılaşma, betonlaşma olmasını protesto
ediyorum. Ülkemizin Güney Kore gibi bir sanayi ülkesi olmasını
istiyorum. Yüzde yüz millî ve yerli otomobillerimizin, dünyanın her
yerinde satılmasını istiyorum. Yine yüzde yüz yerli ve millî
elektronik, cep telefonu sanayii istiyorum. Ülke sermayesinin
betona, lüks meskenlere gömülmesini istemiyorum.
SORU: Halkın, devletin, ülkenin ahlakından memnun musun?.. CEVAP:
Üç kere tekrarlıyorum: Değilim değilim değilim… Ahlak, namus,
iffet, ar hayâ gümbür gümbür yıkılıyor. Bu yazıya başlamadan bir
saat önce okudum, İstanbul’da bir çocuk parkında, hem çocuklar
oynuyor, hem de karı satılıyormuş… Zina suç olmaktan çıkartıldıktan
sonra korkunç ahlaksızlık ve namussuzluk patlaması olduğu
söyleniyor. Medyadaki müstehcen yayınlar tam bir kepazelik. Rüşvet,
haram rant yeme, sahtekarlık, sahte bal, at eşek katır domuz eti,
cehennemî servetler, tecavüzler, cinayetler… Öff öff öff…
SORU: Müslümanların durumundan memnun musun?.. CEVAP: Değilim.
Halkın büyük kısmı namazı yitirdi, şehvetlerine uydu. Din
kardeşliği, Ümmet birliği yıkıldı, cemaat ve tarikat holiganlığı
militanlığı fanatizmi yaygın hale geldi. Cayır cayır yeni cami
yapılıyor, sabah namazlarında gidin bakın (Zaten siz de gitmezsiniz
ya) birkaç ihtiyardan başka cemaat yok. Din konusunda cahillik,
kaos, anarşi aldı yürüdü. Az ve öz de olsa, kendine yetecek kadar
ilmihalini öğrenen kaç kişi vardır aramızda?
SORU: Siyasî iktidardan memnun musun?.. CEVAP: Değilim.
SORU: Ülkenin, halkın, devletin geleceğini nasıl görüyorsun?..
CEVAP: Hiç parlak görmüyorum.
SORU: Ölçülerin nedir?.. CEVAP: Kur’an, Sünnet, Şeriat, fıkıh,
tasavvuf, ahlak, Hikmet ölçü ve kriterleridir.
SORU: Size göre çok kötü olan durumun ıslahı, düzeltilmesi mümkün
müdür?.. CEVAP: Mümkündür ama bunun için doğru dürüst dört başı
mâmur efradını câmi ağyarını mâni bir ıslah plan ve programı
yapılıp hayata tatbik edilmesi gerekir. İşte bu yok.
SORU: Müslümanlar uyanmaz mı, toparlanmaz mı?.. CEVAP: Öyle bir
derin bir uyku içindeler ki, uyanmaları çok zordur. Yatakta uyuyanı
uyandırmak mümkündür ama ayakta uyuyanı uyarmak çok ama çok zor
zordur.
SORU: Durum çok iyidir, baksana gökdelenler yapılıyor, Marmaray,
otoyollar, hava alanları, rezidanslar, AVM’ler, yollardan seller
gibi akan lüks otomobiller, tüketim çılgınlığı, israf, pahalı cep
telefonları, kapuçino ile birlikte yenilen çizkkler diyenlere ne
cevap vereceksin?.. CEVAP: Onlara ebleh derim.
SORU: Kemalizm konusunda ne diyeceksin?.. CEVAP: Kemalizm, M.
Kemal’in ölümünden sonra Dönmeler tarafından çıkartılmış
ideolojimsi bir şeydir. Türkiye Ortadoğu’nun Japonya’sı olamadıysa
Kemalizm yüzündendir. Zamanımızda Kemalizm öldü sayılır. Eskiden
dirisinden çekiyorduk, şimdi ölüsünden.
SORU: Sizce Mehdi zuhur edecek, İsa aleyhisselam nüzul edecek mi?..
CEVAP: Bir Ehli Sünnet Müslümanı olarak Mehdinin ve Hz. İsa’nın
geleceğine inanıyorum. Büyük savaşlar olacak, çok kan dökülecek,
ortalık alt üst olacak.
SORU: Reformcu ilahiyatçılar senin gibi konuşmuyor… CEVAP: Bendeniz
reformculuğa karşıyım, reformcuların görüşleri beni bağlamaz. Mehdi
ve İsa aleyhisselam konusunda Ehl-i Sünnet uleması ne demişse
onları kabul ederim.
SORU: Oldukça karamsar bir tablo koydun önümüze, ne yapalım bu
durumda?.. CEVAP: Herkes, kendini, ailesini, çoluk çocuğunu ıslaha
çalışsın. İtikadını tashih etsin, namaz kılsın, ahlaklı olsun ve
bilhassa sadaka versin. Sadaka belaları def’ eder.
SORU: Önümüzde kritik günler var mı?.. CEVAP: Var… Nisan Mayıs
Haziran…