Darbe manisi...
“Halk edebiyatı türlerinden maniler
kültürümüzde sohbet, muhabbet ve toplantıların vazgeçilmezleri
arasındadır. CHP’mizin medar-ı iftiharı, aslen Tuncelili olan
arkadaşımız Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu da
TBMM Genel Kurulu sohbetinde bu geleneğimizi hatırlatmak
istedi, fikirlerini böyle bir latife ile süslemek istedi,
hepsi bu..”
Kuşkunuz olmasın CHP yandaşı tüm solaklar (başta
Odatv...) bugün yukarıdaki türden bir açıklama yapacaklardır..
Bendeniz tabi, Cuma günü için “bugün” diyorum. Siz
okurken mahut ve malûm kesimlerden bu beyanat (beyanlar, demeçler)
çoktan verilmiş olur. Verilmezse biz yanılmış olacağız, o zaman da
efendice özür dileriz...
Manilerimiz, tá Orta Asya’dan Anadolu’ya, binlerce
yıllık halk edebiyatının zengin ve güzel misâlleriyle gelmiş
dört mısralık sevimli küçük şiirlerdir. Genelde
yedi ve sekizli hece ölçülerinde söylenirler.
Lâkin bugüne dek yani, CHP’li darbesever vekile
gelinceye kadar hiç kimse güzel bir maniyi alıp böyle rezil
etmedi...
CHP klasik “araklama” alışkanlığı burada da
tezahür etti ve şarkı sözü de olmuş güzelim bir manimiz
heba oldu Kayışoğlu nam CHP’li vekilin çirkin
ağzında...
CHP’li darbesever vekil, YSK'nın İstanbul seçimlerinin
yenilenmesine ilişkin kararı ile ilgili konuşurken, resmen
ve alenen DARBE TEHDİDİNDE bulundu..
Kaynayan kazan taşmaz mı?
Sandıkları aşmaz mı?
Seçmenin oyunu yok sayan
Darbeyle buluşmaz mı?
Dedi ve hem meclisten hem milletimizin kahir ekseriyetinden büyük
tepki aldı, infiale sebep oldu... Büyük ihtimalle hakkında suç
duyurusu yapılacak ve inşá’allah ibretlik bir ceza da
alacaktır...
Darbesever vekilin “sûreta (sözde, sözümona)
mani” yaptığı bu rezil ifadelerin orjinal (mâsum,
gerçekten de mani) hali ise şöyle:
Kaynar kazan taşmaz mı
Yol buralardan aşmaz mı
Sil gözünün yaşını
Ayrılan kavuşmaz mı?
Sanıyorum askere uğurlanan bir gencin ardından söylenmiş...
Ve anlaşılan o ki, askerden ümidini kesmiş yani
askerî darbelerden artık medet umamayan CHP’liler, Gezi türü yeni
kalkışmalar planlamakta ve bu planlarını da böylesi subliminal
mesajlarla yandaşlarına duyurmak istiyorlar..
Malûmâlileri, CHP müdürü bay Kemal de son derece agresif bir
şekilde YSK yargıçları hakkında rezil ve çirkin ithamlarda
bulundu...
Bana bütün bu cüret CHP kazan kaynatıyor diye düşündürüyor...
Kazanı kaynatıyorlar ve elbette kaynatılan kazan
taşar.. Seçmenin oyunu çalanlar utanmadan halkı kin ve düşmanlığa
tahrikederek darbeye çağırır.
Yapılması gereken: Bu kadının vekilliğinin düşürülmesi ve mahkeme
edilerek ağır bir cezaya çarptırılmasıdır.
NOT: Siyasi çekişmelerimiz yüzünden (bendeniz
dahil) Filistin’de olup bitenlere, daha doğrusu
İsrail nam terör devletinin (terror government)
yaptığı oldubittiye gereken ilgiyi gösteremiyoruz...
İsrail Kudüs’ü bir Yahudi mahalesi haline getirdi, artık
Müslümanların namaz kılmalarına bile imkân tanımıyor. Bunlar
yetmiyor gibi Gazze’de kalmış son Müslümanları da çoluk çocuk,
kadın yaşlı demeden birer birer öldürüyor, yok ediyor!
Dünya üç maymunu oynuyor... BM’den bir zamanlar
İstanbul çeşmeleri gibi tısss sesi geliyor...
Ya İslâm dünyası? İşin en acı yanı da burası ya...
Maalesef İslâm âlemi demeye bin şahit lazım artık...