İsrail, olağanüstü orantısız imkanlara rağmen Hamas’ı ortadan kaldıramadı, bu bir hezimettir… 

İsrail, Gazze’de güçlü olduğu iddiasına rağmen Hamas’ın Batı Şeria dahil tüm Filistin’de güç ve taraftar kazanmasını engelleyemedi, bu bir hezimettir… 

İsrail, sadece İslam dünyasında değil, diğer coğrafyalardaki vicdan sahibi insanların kalbinde nefret ve öfkeye yol açtı, bu bir hezimettir… 

İsrail, sahada sıradan bir asker gibi savaşan liderleri öldürmesine rağmen, mücadelenin devamını sağlayacak yeni nesillerin doğuşuna engel olamadı, bu bir hezimettir… 

İsrail, tüm dünyaya teknolojik üstünlüğün imanı ve umudu ortadan kaldıramayacağını gösterdi, bu bir hezimettir… 

İsrail, zalimce yöntemleriyle daha cesur ve kararlı bir direnişin önünü açtı, bu bir hezimettir. 

İsrail, on yıllardır “holokost” mağduriyeti arkasına saklanarak, gerçek yüzünü ortaya koyan zalim bir rejim olarak ifşa oldu, bu bir hezimettir… 

İsrail, sivillere ve çocuklara karşı yaptığı ahlaksız saldırılarla, insanî değerlerden ne kadar uzak olduğunu bir kez daha tüm dünyaya kanıtladı, bu bir hezimettir… 

İsrail, rehinelere karşı sergilediği insanlık dışı tutumlarla, savaş ahlakından ne kadar uzak olduğunu açıkça gösterdi, bu bir hezimettir… 

İsrail, mezhepsel ve vicdanî istisnalar dışında, dünyada adaletsizliği ve vicdansızlığı temsil eden bir sembol hâline geldi, bu bir hezimettir… 

İsrail, yıkıma ve zulme rağmen Hamas’ın halk desteğini ortadan kaldıramadı; bu, işiten kulaklar ve gören gözler için açık bir hezimettir… 

Yaşasın Filistin’in Şanlı Direnişi…