Almanya'da ana muhalefet partisi Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Genel Başkanı ve Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin başbakan adayı Friedrich Merz, ABD'nin, Almanya'da 23 Şubat'ta düzenlenecek genel seçimlere müdahale etmemesi gerektiğini söyledi.
Merz, 61. Münih Güvenlik Konferansı'nın (MSC 2025) ikinci gününde katıldığı panelde, Avrupa’da "demokrasi açığı" olduğunu savunan ve aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi (AfD) lehine açıklamalarda bulunan ABD Başkan Yardımcısı JD Vance’ın konuşmasını, isim vermeden eleştirdi.
ABD’ye Almanya’daki seçimlere karışmama çağrısında bulunan Merz, "ABD'deki başkanlık ve kongre seçimlerinin sonuçlarına saygı duyuyoruz ve ABD'nin de bizim seçimlerimize aynı şekilde saygı duymasını bekliyoruz." ifadesini kullandı.
Almanya’da demokratik kurumların belirlediği kurallara uyduklarını vurgulayan Merz, bu kuralların basın yayın ve ifade özgürlüğü için de geçerli olduğunu belirtti.
Son anketlerde CDU/CSU’nun açık ara birinci sırada yer alması nedeniyle Almanya’nın bir sonraki başbakanı olması beklenen Merz, "Fikir özgürlüğü halen fikir özgürlüğüdür. Bu, açık demokratik toplumumuzun bir parçasıdır. Ancak yalan haberler, nefret söylemi ve suç teşkil eden ifadeler belirli yasal kurallara ve düzenlemelere tabidir. Bağımsız mahkemeler tarafından da denetlenir." değerlendirmesinde bulundu.
TAURUS SEYİR FÜZELERİ KONUSUNDA AÇIK KAPI BIRAKTI
Merz, Rusya-Ukrayna Savaşı’na da değinerek, Avrupa’daki müttefiklerle ortak bir mutabakata varılması halinde Ukrayna’ya Taurus seyir füzeleri sağlama konusunda hazır olduklarını dile getirdi.
İngiltere ve Fransa’nın Ukrayna’ya seyir füzeleri verdiğini hatırlatan Merz, "Bunu nasıl yapabileceğimiz ve nasıl organize edebileceğimiz konusunda ortak bir pozisyon için çaba göstermeliyiz." ifadesini kullandı.
ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, MSC 2025’te yaptığı konuşmada, Avrupa hükümetlerini "göç konusunda seçmenlerin endişelerini görmezden gelmek, ifade özgürlüğü ve siyasi muhaliflere yönelik sansürler" nedeniyle eleştirmişti.
Vance, Avrupa’daki demokrasiye yönelik tehditlere dikkat çekerken, Almanya’da siyasilerin AfD ile aralarına mesafe koyma yönündeki tartışmalarına dolaylı atıfta bulunarak, "Güvenlik duvarlarına yer yok." ifadesini kullanmıştı.
