Türk milletinin dünya hakimiyetindeki en önemli unsur Ailesidir.
Bu ailenin iki özelliği var. Birincisi töresi ve ikincisi inancıdır.
İnancı Tabii ki İslam’dır. Allah’ın gönderdiği, Kuranla tarif ettiği,
Sevgili Peygamberimizle(sav) yaşatıp örnek olduğu bu din, insanları dünya ve ahirette mutlu etmiştir.
İslam bizim nasıl, kültürümüzü, dilimizi, iktisadımızı, devletimizi düzenlemişse,
Siyasetimizi, yaşama tarzımızı ve ailemizi de düzenlemiştir.
***
Ailemizi bir kurum olarak görmüş, onun yapısını, düzenlemiştir.
Nasıl bir şirketin kuruluş şeması, bir devletin yapısı varsa,
Ailenin de hiyerarşik bir yapısı vardır. Genel müdürü var, daire başkanları var ve memuru varsa,
Ailenin de başı var, teşkilatı vardır. Sosyolojide buna ataerkil aile deniyor.
Ailenin reisi babadır. Sırayla anne, abiler, ablalar ve diğer çocuklar da bu yapının parçasıdır.
Bu hiyerarşide, alt üste mutlak itaatkardır. Disiplin ailenin en önemli şiarıdır.
Bu disiplin, fertlerin nefsini frenler, hatalarını önler.
Mademki esas olan Allah’ın yasaklarından sakınıp, emirlerine uymaktır. Bunda taviz yok.
Aile de ebeveyn, çocuklarına haram lokma yedirmemelidir.
Kadınlar İslami usullerle giyinmeli, yetişkin kadınlar örtünmelidir.
Psikolojik olarak çocuklar annesini daha çok sever. Çünkü anne müşfiktir.
O halde ailenin eğitim sorumlusu annedir. Çocuklar annesi ne diyorsa ona uyar.
Annesi ne yaparsa onu taklit eder.
***
Ailede, abiler baskın olduğundan dolayı kızları koruyup gözetir.
Türk ailesinde namus hayati önem taşır. Kız çocukları namusunu hayatından önde tutar.
Çünkü onların kadın erkek ilişkisindeki tavırları ailenin namusunu da etkiler.
Ata sözüdür. “Tarlayı daşlı yerden, Kızı kardaşlı yerden al” derler.
Gelin olmadan önce kızlar, erkekler tarafından damat’tan korunur.
Asla kıza yaklaştırılmaz. Çünkü nikaha kadar, gelin ve damadın yaklaşması yasaktır.
Ya, nişan bozulursa… işte bu aile için ar meselesidir. Kız eşine pırıl, pırıl teslim olur.
Bizim töremizde bilinir ki basit bir gönül ilişkisi, aile mutluluğunu ömür boyu olumsuz etkiler.
***
Büyük Türk milletini küçültmek için düşmanlarımız yani Batılılar;
Kendi “namusu kırık” aile yapısını Türk milletine zorla uygulamaya çalışıyorlar.
Ziya Gökalp (Mason) in dediği gibi, “Ailede Türkçülüğün esası feminizm ve demokrasidir”.
Yani bu Türk ailesi midir? Düpedüz Batılı aile tarifidir.
O halde, bize Tanzimat’tan beri dayatılan flört ilişkiler ailenin dağılması içindir.
Türk ailesini olumsuz etkileyen faktörler, başta medeni kanun, sonra AB müktesebatı,
Televizyon programları, sosyal medya felaketidir.
Ayrıca bluğ çağına gelmiş, kız ve erkeklerin, aynı sınıfta bulunmaları da namus yapımıza zarar veriyor.
İstemeden gönül ilişkisi oluyor. Bu da ilerde kurulacak aile için güvensizliğe sebep oluyor.
Boşanmaların büyük sebebi, evlenmeden önceki gönül ilişkilerindendir.
***
Bu gün erkek ve kızlar evlenmek istemiyor.
Ben hekim olarak gençlere ( kız ve erkek); “niçin evlenmek istemiyorsunuz?” diye sordum
Hepsi, “ilerde beni aldatırsa” diye korku ifade ettiler. “Zaten evlenen boşanıyor” dediler.
Bu Türk milleti için bir felakettir. Beka meselesidir. Derhal önüne geçilmelidir.
Başka önemli tedbirler vardır. Okulları kız, erkek olarak ayırmak.
Okulu bitirenlerin evlenmeden işe girmesini yasaklamak.
Sadece memur değil, işçi olarak da evlenmedikçe işe girememelidir.
Tabii ki Avrupa birliğinden derhal vaz geçilmelidir.
Hasılı, Türk milleti, yeniden cihangir olmak istiyorsa aile yapısını tekrar millileştirmelidir.