Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ABD Başkanı Donald Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy arasında Oval Ofis'te yaşanan tartışmaya ilişkin, "Beyaz Saray'da yaşananlar, Ukrayna konusunda bir çözüme ulaşmanın ne kadar zor olacağını açıkça ortaya koydu. Kiev yönetimi ve Zelenskiy barış istemiyor, savaşın devam etmesini istiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Başkent Moskova’da gazetecilere açıklamalarda bulunan Peskov, gündemdeki konuları ele aldı.
Trump ve Zelenskiy arasında geçen hafta yaşanan tartışmayı "olağanüstü bir olay" olarak nitelendiren Peskov, "Bu durum, Zelenskiy'nin diplomatik becerilerden yoksun olduğunu gösterdi. Kiev yönetimi, müzakereler yoluyla bir çözümü reddediyor." ifadelerini kullandı.
"PUTİN'İN GÖRÜŞLERİ DOĞRULANDI"
Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in de söz konusu tartışmadan haberdar olduğunu belirterek, "Bu olay, Putin’in daha önce dile getirdiği, Moskova’nın çözüm konusunda açık olduğu ancak Kiev yönetiminin isteksiz davrandığı yönündeki görüşlerini doğruladı. Washington’da da bunu net şekilde gördük." dedi.
"UKRAYNA SAHADAKİ GERÇEKLERİ GÖRMEK İSTEMİYOR"
Zelenskiy'nin, Rusya karşısında toprak konusunda taviz vermeyeceğine dair açıklamalarına değinen Peskov, "Zelenskiy, sahadaki gerçek durumu kabul etmek istemiyor. İstanbul’da mutabakata varılmasının üzerinden 2,5 yıl geçti ve bu süreçte sahadaki durum değişti. Bunu ancak görmek istemeyenler fark etmez." değerlendirmesinde bulundu.
Ukrayna'da olası barış planlarının taslak aşamasında olduğunu ancak henüz tutarlı bir planın ortaya çıkmadığını aktaran Peskov, "Rusya, ABD ile ilişkilerin normalleştirilmesi ve diplomatik misyonların işleyişinin sağlanması için diyaloğu sürdürüyor. Ancak bu konular çözüme kavuşmadan diğer meseleleri istişare etmek oldukça zor. Bu nedenle Rusya, belirlediği hedeflere ulaşmak amacıyla Ukrayna'daki özel askeri operasyonunu sürdürüyor." ifadelerini kullandı.
PESKOV: "PUTİN VE TRUMP ARASINDA KAMUOYUNA AÇIKLANMASI GEREKEN BİR GÖRÜŞME OLMADI"
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump arasında kamuoyuna açıklanması gereken herhangi bir temasın gerçekleşmediğini bildirdi.
"UKRAYNA'YA FON ARTIRIMI BARIŞ İÇİN DEĞİL, ÇATIŞMANIN SÜRMESİ İÇİN"
İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen "Ukrayna" konulu liderler zirvesine değinen Peskov, toplantıda Ukrayna'ya sağlanan fonun artırılması yönünde açıklamalar yapıldığına dikkati çekerek, "Bu, bir barış planı için değil, çatışmaların devamı içindir." ifadesini kullandı.
Peskov, Avrupalı ülkelerin Ukrayna krizinin çözüm sürecinde oynayabileceği role ilişkin ise şunları kaydetti:
"Bu sürece yönelik her türlü yapıcı desteğe ve girişime ihtiyaç olacak. Birilerinin, Zelenskiy’nin Beyaz Saray’da yaptığı konuşmanın ardından oluşan tatsızlığı gidermek için Washington’la diyalog kurması gerekecek. Bu, kolay olmayacaktır. Ancak esas mesele, Zelenskiy’nin barışa ikna edilmesidir. Kendisi barış istemiyor. Eğer Avrupalılar Zelenskiy'yi barışa yönlendirebilirse, bu olumlu bir adım olur."
"BATI'DA 'SAVAŞ PARTİSİ' ÇATIŞMANIN DEVAMINI İSTİYOR"
Peskov, Batılı ülkeler içinde Ukrayna’daki çatışmaların sürmesini isteyen bir grubun bulunduğunu belirterek, "Ukrayna'daki savaşın devam etmesi için destek sağlamaya hazır olan bir 'savaş partisi' var. Bu grup, barışçıl çözüm arayışında değil." değerlendirmesinde bulundu.
Polonya Başbakanı Donald Tusk’un "dondurulan Rus varlıklarının Ukrayna’ya verilmesi gerektiği" yönündeki açıklamalarına da tepki gösteren Peskov, bu tür girişimlerin ciddi hukuki sonuçları olacağını vurguladı.
"TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER ÇOK YÖNLÜ VE GELİŞMEYE DEVAM EDİYOR"
Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilere de değinen Peskov, şu ifadeleri kullandı:
"Moskova ile Ankara arasındaki ilişkiler çok yönlü ve gelişmeye devam ediyor. Yoğun bir diyalog söz konusu. Geçen hafta dışişleri bakanları düzeyinde temaslar gerçekleşti. Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko da Ankara'ya resmi ziyaret düzenledi. Dolayısıyla üst düzey temasların eksik olduğu söylenemez. Türkiye ile uzman düzeyinde de görüşmeler sürüyor ve bu süreç hiç kesintiye uğramadı. Gerektiğinde en üst düzeyde temasların gerçekleşmesi de mümkün. İlişkilerimiz o kadar yakın ki, gerekli tüm görüşmeler birkaç saat içinde ayarlanabiliyor."