Baş belâsı snoblar..
SNOB, bir kişinin, mensubu olmaya özendiği elit grubun dünya görüşünü, fikirlerini taklit suretiyle benimsemesi, elit görmediklerini de küçümsemesi..
Bizde karşılığı “ukalâ” ise de ukalâ aslında akıllı demek. Akıllı kişi ise, entelektüelliğin birinci şartı olarak kendi olur, mukallidlik yapmaz..
«Snob» yerine kimileri «züppe» tâbirini de kullanıyor. Argoda pratik bir tâbir var, «ukalâ dümbeleği» diyorlar..
Her elit entelektüel değildir ama her entelektüel elittir.. İsterse ona elit nazarıyla bakılmasın…
* * *
Elit seçkin (mümtaz) kişilerin münevver (ziyalı, aydın) olması gerekir. Münevver değilse seçkinlik imtiyazını bir nevi rüşvetle elde etmiş olur.
Câhillerin de elit sayıldığı toplumlarda entelektüel gerçek elitlerin yerini snoblar almıştır.. Orada artık “paran kadar konuş” felsefesi hâkimdir..
“Ye kürküm ye” hikmeti hikâyesiyle Nasreddin Hoca yüzyıllar öncesinde bu kadim ve evrensel zaafın işaretini vermiş, “böyle yapmayın” demişti..
İnsan fıtratında paraya yani menfaate zebunluk var. Lâkin nefsini terbiye ile insan medenileşir ve toplum da yükselir.
Eziklerle, (fakir de olsa) izzet ve şerefinden taviz vermeyen vakur, fertlerin oranına bakınız, eğer ezikler çoksa snobî nisbeti yüksek, değilse azdır..
Medeniyet seviyesi gerileyen ülkeler snobîdir.. Snobistanlarda mümtaz (elit) sayılmak için varlıklı, zengin olmak gerekir..
* * *
Bu snobluk işini neden öne çıkardığımıza gelecek olursak…
Yıl 2007 idi. Başörtüsü tartışmaları sürüyordu..
Prof. Nur Vergin bir röportajda “Bir Türkiye var ki, belirli bir yaşam tarzında, belirli bir snoblukta olmayan insanlara yüksek mevkileri uygun görmüyor..” demiş ve bu tür meselelerin halli için (Fransa’dan misâl vererek) bizde de lâikliğin gözden geçirilmesini istemişti..
“Sarkozy geçenlerde çıktı, ‘Ülkemizde lâikliği gözden geçirmemiz lazım’ dedi. Ve Fransızların Katolik bir toplum olduğunu vurguladı. Adına ‘pozitif lâiklik’ dediği yeni bir oluşumun başlamasını önerdi.. Fransa’da bunu söylemek aman aman bir şey. Orada bile bu yaşanıyorsa..”
* * *
Prof. Nur Vergin, “lâiklik anayasadan çıkarılabilir” dediği için snobî medyada linç edilmişti…
Türkiye’de maalesef gerçek bir elit entelektül tabaka yok..
Olsaydı Fransa’dan ithal lâiklik, körlerin fili tarifindeki gibi değil, efradını câmî, ağyarını mani dört başı mamur bir şekilde tarif edilmiş olurdu.
Bizdeki lâiklik orijinal bile değil. Bu yüzden de hızla lâisizme evrilmiştir. Tek müsebbibi ise (asker ve/veya sivil) snoblardır!..
Taammüden cahilleştirildik. Cahilleştikçe daha çok ezdiler. Ezildikçe de snoblar çoğaldı..
Snoblar kolayca her yere sızdılar… FETÖ de snobların eseri..
Biz bunları dost sandık, mevkiler verdik.. Gerçek münevverler uyarıcı tenkider yaptılar, düşman sanılıp uzaklaştırıldılar..
#harbiden: Ebû Müslim-i Horasânî’ye Emevi’lerin yıkılma sebebi neydi demişler.. Abbasî yanlısı âlim, “Dostlarını uzaklaştırdılar; düşmanlarını yakınlaştırdılar.. Yakınlaştırdıkları dost olmadı ama, uzaklaştırdıkları düşman oldu!.” demiş. Hikmetli söz.. 04.12.2017