Bari yıkıcı olmayın!
Yahu terör örgütü gelmiş, ABD’den hem destek, hem silah alıp sınıra dayanmış.
Keyfine göre ateşliyor roketi, tarlasında çalışan, ya da yolda yürüyen onlarca sivili katlediyor.
Türkiye kıyameti koparıyor, “bir gece ansızın gelebilirim” diyor, ama ABD’den “tık” yok.
Madem öyle, işte böyle misali Türk askeri terör bataklığını kurutmak için ÖSO ile birlikte Afrin’e giriyor.
Türkiye halkının ezici çoğunluğu “Zeytin Dalı” harekatını ayakta alkışlıyor.
Halkın ezici çoğunluğu destek verince CHP lideri Kılıçdaroğlu da harekata destek olduğunu söylüyor.
Buraya kadar her şey normal, ama harekat başarıyla yürümeye başlayınca işler değişiyor.
Harekata destek veren Kılıçdaroğlu, birden Afrin merkezine girmeyelim diyor!
CHP’nin dış politikadan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz ise, Türk askeriyle harekata katılan ÖSO’nun terör örgütü olduğunu söylüyor!
Bu sözlere Kılıçdaroğlu da destek veriyor!
Ardından devreye CHP Grup Başkanvekili Engin Altay giriyor.
Altay, televizyon ekranlarından, “Afrin bubi tuzağı, bir felaket. Sur’u gördük. Sur’un on katını, yüz katını düşünün. Bize gelen bilgiler böyle. Bir tuzağa, bir labirente sokacağız askeri” diye haykırıyor!
CHP’nin tüm muhalefetine rağmen asker ÖSO ile birlikte Afrin’in merkezine giriyor.
Ve terör örgütünün eziyetinden bunalan Afrin halkı, Türk askeri ve ÖSO güçlerini alkışlarla karşılıyor.
Ve o günden sonra, iki ayrı yerde iki ayrı şey dolaşıma giriyor; Afrin’de KIZILAY, AFAD ve diğer yardım kuruluşlarının dağıttığı yardım paketleri; Türkiye’de ise sosyal medyada CHP’lilerin Afrin harekatı hakkında atıp tuttukları…
Ne diyeyim?
Hadi yapıcı bir politika üretemiyorsunuz…
Bırakınız yapıcı politikayı, doğru dürüst tek bir politikanız dahi yok.
Bari yıkıcı olmayın beyler!