Son zamanlarda işletmeler farklı lezzetler hazırlamaya, sosyal medyada dikkat çekmeye çalışıyor. Ankara’da bir işletme dönere farklı bir boyut kazandırdı. Söz konusu işletmede ahtapottan döner hazırlandı. Bunu duyanlar ise ‘Ahtapot eti helal mi?’ sorusunun cevabını araştırmaya başladı.
İslam’da deniz ürünleri tüketimi konusundaki helal-haram hükümleri, mezheplerin çeşitli görüşleri doğrultusunda farklılık göstermektedir. Bu görüşler arasında Hanefi mezhebi, ahtapot ve benzeri bazı deniz canlılarını helal kabul etmemekte, hatta bunları haram olarak değerlendirmektedir. Hanefi mezhebinin bu görüşü, ahtapotun balık sınıfına dahil edilmemesi ve su altındaki canlılara dair özel bir ölçüt belirlemesinden kaynaklanır.
Hanefi Mezhebine Göre Ahtapot Tüketimi
Hanefi mezhebine göre, yalnızca "samak" yani balık olarak kabul edilen ve pulları bulunan deniz canlılarının tüketimi helaldir. Bu mezhepte balık sınıfına girmeyen, pulları olmayan ya da farklı bir anatomik yapıya sahip olan deniz canlıları, haram veya mekruh olarak nitelendirilmektedir. Ahtapot da pulları olmayan ve farklı bir yapıya sahip olduğu için bu kategoriye girer ve Hanefi âlimleri tarafından helal kabul edilmez.
Kuran ve Hadislerde Deniz Ürünleri Hakkında Deliller
Kuran’da deniz ürünlerine dair genel bir izin verse de Hanefi mezhebi, bu ayetlerde belirtilen "samak" terimini, balıkla sınırlandırarak yorumlar. Maide Suresi’nde (5:96) "Deniz avı ve denizden elde edilen yiyecekler size helal kılındı," ifadesi geçmektedir. Ancak Hanefi âlimleri, bu ayeti yorumlarken yalnızca balık türlerinin kapsandığını savunur. Deniz ürünlerinin yalnızca balık türüyle sınırlı olduğunu savunan bu görüş, Hanefi mezhebinde köklü bir yaklaşıma sahiptir ve deniz ürünleri için belirgin bir ölçüt sunar
Ayrıca bir hadiste Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) "Denizin suyu temiz, ölü hayvanları helaldir" ifadesi, deniz ürünleriyle ilgili geniş bir izin olarak yorumlanabilse de, Hanefi mezhebi bu hadisi sadece balıkla sınırlı kabul eder. Diğer deniz canlıları bu kapsamın dışında bırakılmakta ve yenmesi uygun görülmemektedir
Neden Ahtapot Haram Kabul Ediliyor?
Ahtapot, anatomik yapısı ve pullu olmaması nedeniyle Hanefi mezhebinin "helal deniz ürünü" tanımına uymaz. Hanefi mezhebi, temizlik ve hijyen açısından da belirli ölçütlere sahiptir ve pulların deniz ürünlerinde bir temizlik işareti olarak görüldüğü düşünülmektedir. Bu nedenle, ahtapot gibi pullu olmayan deniz canlıları haram olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, ahtapotun beslenme alışkanlıkları ve biyolojik yapısı da Hanefi mezhebi içinde bu hükmü destekleyen gerekçelerden biridir.
Maliki Mezhebine göre Ahtapot tüketmek
Maliki mezhebinde, tüm deniz canlıları helal kabul edilir. Bu görüş, Kuran'daki "Deniz avı ve denizin yiyeceği size helal kılındı" ayetine dayanır (Maide Suresi 5:96). Malikiler, Kuran’da belirtilen geniş bir deniz avcılığı izni olduğuna inandıkları için ahtapotu helal olarak kabul ederler. Ahtapotun zararlı olmaması durumunda tüketilmesinde sakınca görülmez
Şafii Mezhebi: Tüm Deniz Ürünleri Helal
Şafii mezhebi, Maliki mezhebi ile benzer bir yaklaşım benimser ve tüm deniz canlılarını helal kabul eder. Şafii mezhebinde de Kuran’daki genel izin ayetlerine dayanarak ahtapotun tüketilmesine izin verilir. Şafii âlimleri, denizden çıkan her canlının helal olduğunu belirtir, bu nedenle ahtapot gibi pullu olmayan canlılar da bu kategoriye dahildir.
Hanbeli Mezhebi de helal kabul ediyor
Hanbeli mezhebi de Malikiler ve Şafiiler gibi geniş bir yorumla tüm deniz ürünlerini helal olarak kabul eder. Hanbeli âlimleri, Kuran’daki izin verici ayetleri temel alarak, denizden elde edilen tüm canlıların yenebileceğini savunur. Bu görüş, ahtapotun tüketiminde bir sakınca olmadığını belirtir ve deniz ürünlerinin çeşitliliğine açık bir yaklaşım sergiler.
Şii Mezhebi: Ahtapot Haram
Şii mezhebinde ise denizden yalnızca pullu balıkların tüketilmesi helal kabul edilir. Bu nedenle, ahtapot gibi pulları olmayan deniz canlılarının tüketilmesi haram olarak değerlendirilir. Şii âlimleri, deniz ürünlerine dair daha katı bir yaklaşım benimser ve yalnızca belirli özelliklere sahip canlıları helal olarak kabul ederler.
Diyanet fetvası
Diyanet İşleri Başkanlığı, deniz canlıların yenilmesiyle ilgili yayımlanan fetvada, Hanefi mezhebi, zikredilen naslarda helal olduğu belirtilen 'deniz hayvanları' ifadesiyle balık türünün kastedildiği, dolayısıyla balık sınıfına girmeyen midye, kalamar, yengeç, ıstakoz, karides gibi deniz hayvanlarının helal olmadığı görüşünün benimsendiği belirtildi.
Açıklamada, "Deniz canlıları sadece suda yaşayabiliyor ve sudan çıktığında boğazlanmış hayvan gibi kısa sürede ölüyorsa, şekline ve ölüm durumuna bakılmaksızın yenmesi helaldir.
Ancak aslen suda yaşayan fakat karada da yaşayabilme özelliğine sahip olan hayvanlara gelince bunlardan eti yenen kara hayvanlarına benzeyenlerin yenmesi, boğazlanması şartıyla helal, eti yenmeyenlere benzeyenlerin yenmesi ise haramdır" denildi.