“3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü” ve Basınımızda El Değiştirmeler
Birleşmiş Milletler 1993 yılında özgür ve bağımsız bir basın için 3 Mayıs’ı “Dünya Basın Özgürlüğü Günü” olarak kabul etmiştir. Dünyanın birçok yerinde basın özgürlüğünü kısıtlayan gelişmeler devam ederken, ülkemizin de bu konudaki karnesi parlak değil.
Ülkelerin basın özgürlüğünü inceleyen Freedom House’un 2014 raporuna göre,, Türkiye son 15 yılıdır ilk kez “kısmen özgür ülkeler” kategorisinden “özgür olmayan ülkeler” kategorisine düştü. Türkiye, basın özgürlüğü bakımından dünya genelinde 134’üncü sıraya geriledi. Avrupa ülkeleri arasında basını özgür olmayan tek ülkeyiz.
Basın sektörünü olumsun etkilen diğer bir gelişme ise basında tekelleşme. Dünyada medyanın sosyal ve ekonomik bir güç olarak cazibeli bir iktidar kavramının bir parçası hâline gelmeye başladığı 1960’lı yılardan itibaren dünyadaka tekelleşmeden Türkiye de payına düşeni aldı. Ülkemizde, özellikle 1990’lı yıllarda medyada tekelleşme başladı. Medyada tekelleşme ile artık iş adamları gazete patronluğuna soyunuyor ve TV satın alıyordu. En önemlisi de medya politikada gücü elinde tutuyordu. Politikacılar artık medyadan icazet alma gereği duyuyordu. Sabah Grubu, Hürriyet Grubu, Milliyet Grubu ve Uzanlar Grubu Türk basınında öne çıkmaya başlamıştı. Bir taraftan da Ahmet Özal bir medya patronu olarak yükseliyordu.
Türk medyasının son 40 yılına damgasını vuran isimler arasında yer alan Aydın Doğan, basına sektörüne 1979 yılında Milliyet gazetesini Ercüment Karacan'dan satın alarak girdi.
Milliyet'in Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi'nin 1 Şubat 1979'da suikast sonucu öldürülmesinin ardından Milliyet gazetesi el değiştirdi. Basına sektörüne 1979 yılında Milliyet gazetesini Ercüment Karacan'dan satın alarak giren Aydın Doğan, o tarihe kadar otomobil bayiliği, nakliyecilik, ecza depoculuğu ve inşaat makineleri tüccarlığı gibi çok farklı sektörlerde faaliyet gösteriyordu. Aydın Doğan, 1970'lerin sonunda vergi rekortmenleri arasında yer almaya başlayan bir iş adamıydı.
Doğan Medya’nın Satışı
1979 yılında Milliyet gazetesini alarak basına giren Aydın Doğan, daha sonra Hürriyet ve Vatan'ı satın alarak ve Kanal D, CNN Türk ile Teve 2, Dream TV, Dream Türk, Posta, Fanatik, Hürriyet Daily News, TME, Doğan Burda Dergi, Doğan Egmont gibi yayın organları ve televizyonları kurarak büyüdüğü medyadan bu ay içerisinde ayrıldı.
Türk medyasının son 40 yılına damgasını vuran isimlerden bir olan Aydın Doğan, 1979 yılında Ercüment Karacan'dan satın aldığı Milliyet gazetesini ve daha sonra satın aldığı Vatan gazetelerini, Demirören ve Karacan ailelerinin ortaklığında kurulan DK Gazetecilik'e 2011’de 79 milyon dolar bedelle sattı. Doğan, böylece "İlk göz ağrısı olarak" nitelendirdiği Milliyet'i de elden çıkarmış oldu. Aydın Doğan, önce Vatan ile Milliyet'i sattığı Demirören Grubu'na geçtiğimiz günlerde aralarında Hürriyet ve Kanal D'nin olduğu medya şirketlerini de sattı. Satış işlemi 10 Nisan 2018’de gerçekleşti. Böylece Aydın Doğan, Doğan Medya Grubu'nun çok büyük bir kısmını toplam 916 milyon dolar nakit ve peşin para karşılığında Demirören Grubu'na devretti.
Doğan Medya Grubu'nun toplam 916 milyon dolar karşılığında Demirören Grubu'na satışına ilişkin süreç tamamlandı ve devir-teslim törenleri yapıldı. Doğan Grubu'nun satışı ile Türk basınında bir dönemin sona erdi. Bu, aynı zamanda 1979 yılında Milliyet gazetesini satın alarak basın sektörüne giren Aydın Doğan'ın da medyadan çıktığı anlamına geliyordu.
Rekabet Kurulu Devralınması İşlemine Onay Verdi
Rekabet Kurulunca, Doğan Holding bünyesinde bulunan teşebbüslerin bir kısmının tam kontrolünün Demirören Medya Yatırımları Ticaret AŞ üzerinden dolaylı ve nihai olarak Erdoğan Demirören tarafından devralınması işlemine izin verildi.
Rekabet Kurumunun internet sitesinde yer alan duyuruya göre, Kurul, Doğan Holding bünyesindeki Doğan TV Holding, Doğan Gazetecilik, Doğan Haber Ajansı, Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık, Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri, Doğan İnternet Yayıncılığı ve Yatırım, Mozaik İletişim Hizmetleri anonim şirketleriyle Doğan Media International GmbH'nin tam kontrolünün Demirören Medya Yatırımları Ticaret AŞ üzerinden dolaylı ve nihai olarak Erdoğan Demirören tarafından devralınması işlemine onay verdi.
Milliyet gazetesi ve Hürriyet gazetesi gibi Türk basınının amiral gemisi olan gazeteler ile Kanal D, CNN Türk gibi büyük TV kanallarının ve Doğan Grubuna ait onlarca derginin el değiştirmesi, basınımızdaki “tekelleşme” ve “basın patronu iş adamı” kavramlarının yerleşmesini sağladı.
“Dünya Basın Özgürlüğü Günü”nde Satıldılar
- Hürriyet gazetesi, 1 Mayıs 1948 yılında Sedat Simavi tarafında kuruldu.
- Milliyet gazetesi, 3 Mayıs 1950 yılında Ali Naci Karacan tarafından kuruldu.
- Erol Simavi, Hürriyet'i 29 Haziran 1994’te Aydın Doğan'a sattı.
- Aydın Doğan, 1979 yılında Ercüment Karacan'dan satın aldığı Milliyet gazetesini ve daha sonra satın aldığı Vatan gazetelerini, Demirören ve Karacan ailelerinin ortaklığında kurulan DK Gazetecilik'e 2011’de sattı.
- Aydın Doğan, önce Vatan ile Milliyet'i sattığı Demirören Grubu'na aralarında Hürriyet ve Kanal D'nin olduğu medya şirketlerini de 10 Nisan 2018’de sattı.
- Rekabet Kurulu Doğan Medya Grubu’nun satış işlemine 5 Mayıs 2018’de onay verdi.