YAVAŞ, YAVAŞ MİSAKI MİLLİ ŞARTLARI OLUŞUYOR.

Ortadoğu’daki, siyasi ve askeri gelişmeler,

Türkiye’yi Lozan öncesine götürüyor.

Yani Misak-ı Milli şartları doğuyor.

Misak-ı Milli nedir?

Milli yemin, ant demektir.

Son Osmanlı Meclisi Mebusanının aldığı karardır.

***

Meclisi mebusan İngilizler tarafından basılıp,

Pek çok mebus (milletvekili) Malta’ya sürüldü.

Birçok mebus da Ankara’ya gelerek TBMM’ye katıldı.

Sonra Malta’dan bırakılan milletvekilleri de Ankara’ya geldi.

Sonuç olarak, yemin eden milletvekilleri,

Yani o meşru meclis tekrar toplanmakla, Misak-ı Milli’nin,

Geçerliliğini sağlamış oldu.

Türkiye Cumhuriyeti doğarken ve ilk Meclis,

Misak-ı Milli’ye bağlı kalacağını bildirdi.

***

Misak-ı Milli sınırları nerelerdir?

Anadolu, Trakya’nın bu günkü sınırları,

Hatay, Halep, Deyri zor, Rakka,

Musul, Kerkük, Erbil’dir

Bu sınırlar Türkiye’nin meşru sınırlarıdır.

Ancak, Lozan müzakereleri uzayıp,

  1. bir Lozan oturumu başlayınca,

İngilizler, Musul ve Kerkük petrollerine göz dikmişti.

Bir türlü anlaşma sağlanamadı.

İngiliz dış işleri Bakanı Lord Curzon

Baktı anlaşma sağlanmayacak yeni bir formül buldu.

Bu sınırları “sonra görüşülmeli” diye Türkiye’yi aldattı.

***

Türkiye, bölgede plebisit yapmak istedi.

Yani halkın tercihine başvurmayı teklif etti.

Bölge halkı Türkiye’yi tercih ediyordu.

İngilizler kabul etmedi.

1925 te Türkiye, İngiltere’yi sıkıştırdı.

İngiltere de Şeyh Said isyanını çıkardı.

Daha sonra İngiltere,

Bölge petrolünün % 10’unu vererek anlaşma yaptı.

Ancak, sonra onu da vermedi.

Veya Türkiye’deki Mason idareciler o hakkımızı almadılar.

Lozan Anlaşması ve diğer anlaşmalarla

Suriye ve Irak devletleri kuruldu.

Eğer bu devletlerin yapısında bozulma olursa,

Toprak bütünlükleri ortadan kalkarsa,

Bu ülkeler parçalanır veya yıkılırsa,

Anlaşmalar hükümsüz kalır.

Misakı Milli şartları doğar.

Halep, Rakka, Musul, Kerkük, Erbil,

Hukuken Türkiye’ye geçer.

Bizim topraklarımıza katılır.

Hasılı Türk idareciler, çok iyi bir manevra ve dış politika ile,

Türkiye’nin haklarını yeniden gerekirse silaha da başvurabilir.

Çünkü hakkıdır.