İstanbul'da yaşayan Mehmet Göçer, göğüs ağrısı ve nefes darlığı hissetmeye başlayınca en yakınındaki hastaneye gitmeye karar verdi. Hastanede sıra beklerken aniden yere yığılan Göçer'in kalp krizi geçirdiği anlaşıldı ve hemen müdahale edilerek 30 dakika boyunca kalp masajı yapıldı. Kalbi yeniden atmaya başlayan ancak bilinci kapalı olan Göçer, entübe edilip Beykent Üniversitesi Hastanesine sevk edildi.

"Kalp Krizine Evde Yakalansaydı Ölüm İhtimali Yüzde 100’e Yakındı"

Beykent Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Savaş Sarıkaya, hastanın bilincinin kapalı olduğunu ve entübe edilmiş durumda hastaneye geldiğini belirtti. Kalp damarında tıkanıklık tespit edilerek anjiyo ünitesine alınıp hızlı bir şekilde balon ve stentleme işlemi yapıldığını söyledi. Dr. Sarıkaya, genç hastalarda ölüm oranının daha yüksek olduğunu çünkü gençlerin kalpteki köklü damarlarının gelişmemiş olduğunu ve bu nedenle kalbin kendini koruma mekanizmalarının daha zayıf olduğunu vurguladı. Göçer’in şanslı olduğunu, hem hastanede bulunmasının hem de hastanedeki ekibin ve sürecin iyi yönetilmesinin hayatta kalmasında etkili olduğunu ifade etti.

"Beyin 32-33 Dereceye Kadar Soğutuldu"

Tedavinin sonraki aşamalarını anlatan Beykent Üniversitesi Hastanesi Erişkin Yoğun Bakım Sorumlusu ve Anestezi Uzmanı Uğur Altan Işık, Göçer’in beyin hasarı ve çoklu organ yetmezliği yaşadığını belirtti. Işık, beyin ödemi, karaciğer enzimlerinin yüksekliği ve böbrek yetmezliği gibi sorunlarla karşılaştıklarını söyledi. Bu tür vakalarda kullanılan hipotermi protokolünü uyguladıklarını, özel bir cihazla beyni 32-33 dereceye kadar soğutarak 72 saat süren soğutma ve sonrasında kademeli ısıtma işlemi yaptıklarını anlattı. Göçer, kademeli ısıtmadan sonra uyandırıldı ve beyin fonksiyonları ile karaciğer ve böbrek yetmezliği hızlı bir şekilde iyileşti.

"Beyin Hasarı Oluşmaması İçin Hemen Hastaneye Başvurulmalı"

Işık, bu tür vakalarda engelli kalma, sekel kalma ve yatalak kalma gibi ciddi beyin hasarlarının yaşanabileceğini belirterek beyin soğutmanın ana amacının bu hasarı minimize etmek olduğunu söyledi. Kalp krizi şüphesinde hemen hastaneye başvurulmasının ve erken safhada hipotermi protokolüne başlanmasının kritik öneme sahip olduğunu vurguladı. Göçer’e 4. saatte hipotermiye başladıklarını ve iyi bir sonuç aldıklarını belirtti.

"Kalp Krizini Klima Çarpması Sandım"

Mehmet Göçer, yaşadıklarını hatırladığı kadarıyla şöyle anlattı: "23 Temmuz’da kalp sıkışması nedeniyle hastaneye gittim. Hatırlamıyorum ama buraya ambulansla nakil olmuşum. Burada hemşireler, doktorlar çok yardımcı olmuşlar. Savaş doktorumuz stent takmış. Kalp krizi geçiriyormuşum, benim haberim yok. Klima çarpması zannediyordum. 72 saat boyunca uyumuşum. Şu an iyiyim. Bundan sonraki hayatımda sağlığıma daha dikkat edeceğim."

"Genç Yaşta Kalp Krizleri Neden Arttı"

Doç. Dr. Savaş Sarıkaya, genç yaşta kalp krizi vakalarının arttığını belirterek, bunun en önemli nedenlerinin sigara, düzensiz ve sağlıksız beslenme, hareketsizlik, uykusuzluk, stres ve obezite olduğunu söyledi. Sarıkaya, "Aileden gelen şeker hastalığı ve tansiyon da kalp krizi riskini artırıyor. En sık sebepler düzensiz beslenme, yetersiz egzersiz ve sigara. Sigara içenler genelde suçu Covid-19 aşılarına atma eğiliminde oluyor. Ancak bilimsel çalışmalarda aşıların kalp krizini artırdığına dair bir bulgu yok. Günde 10-15 anjiyo yapmaktayız ve kalp krizi vakası çok gelmekte. Aşıya bağlı bir kalp krizi şu ana kadar görmedik. Kalp krizi geçiren vakaların çoğu sigara içiyor" dedi.

Kaynak: İHA