Türkiye'den İsrail'e giden gemiler hakkında yazdığım bilgilere yönelik (özellikle alıntı ile) yapılan karşıt yorumların neredeyse hepsini okudum.
Türkiye'den İsrail'e giden gemiler hakkında yazdığım bilgilere yönelik (özellikle alıntı ile) yapılan karşıt yorumların neredeyse hepsini okudum. İlk yazının uzun olmasının sebebi benzer sorulara ön cevap içindi. Bu yazıda öyle, ancak son olacak. Bazı müşterek soruları cevaplamakla beraber geri kalan duygusal tabanlı safsatalar, bilinçli tahrikler ve tribünlere yönelik çarpıtma/şovlara da son bölümde değineceğiz.
Öncelikle büyük bir kısım şunları sormuş:
- Limanlar neden özelleştirildi?
+ Ana konu(nuz) bu değildi ancak ısrarla ilişkililendirildiği için açıklayalım.
Dünya da gelişmiş olan ülkelerin neredeyse tamamında limanların çoğu özel sektördedir.
Devlet (eğer askeri alan dahilinde değilse) maliyet/performans nedeniyle kolay kolay liman işletmez.
Buna Hamburg (Çin) limanından tutun, Rotterdam(Katar)'a, Barselona(Türk)'dan tutun İsrail/Hayfa (Çin) limanına kadar dünyanın en büyük limanları dahildir (Parantezler, işleten ülkelerdir). Ayrıca, bir limanın özelleştirilmesi demek, oranın satıldığı manasına da gelmez -ki- bunun yanında Türkiye'deki pek çok liman zaten 2002 yılı öncesi özelleştirilmiş olup, 2002 yılı sonrasında süreleri uzatılmıştır. Ayrıca bu limanların işletmesi; yukarıdaki örneklerde ve diğer birçok ülkede daha olduğu gibi yabancılara değil, çoğunluğu (%90) Türk firmalara verilmiştir.
- İsrail ile resmen savaşta olmasak dahi soykırım işleyen bir devlete yaptırım uygulanamaz mı?
+ Bunun için İsrail'in yaptığı soykırım ve savaş suçlarını bizden başka iddia eden -şimdilik- net bir ülke olmadığına göre, hangi resmi karara dayandıracaksın?
Diyelimki tek başına karar aldın ve uygulamaya kalktın. Özel sektörün yaptığı milyarlarca dolarlık anlaşmaların faturasını kim ödeyecek? Hadi devlet bunu da göze aldı diyelim. Uluslararası ticaret hukuku tarafı ne olacak? Hadi ona da tamam diyelim. Bu karar sonrası İsrail'i net olarak destekleyen ABD/AB, mütekabiliyet temelinde kendi anlaşmalarını dondurur ve Türk firmalarına yaptırım uygularsa (ki %99) bunun altından şu an nasıl kalkacaksın?
- Rusya'ya amborga koydular da, biz mi koyamıyoruz?
+ Rusya'ya ABD/İngiltere önderliğinde tüm Avrupa Birliği dahil 50'den fazla ülke ortak karar alarak ambargo uyguladı.
Rusya'nın 600 milyar dolarlık ihracatının %70'i enerjiyken, yani adamları her koşulda ayakta tutacak enerji kaynağı varken, seni karşı yaptırımlardan koruyacak böyle bir kaynağın/gelirin var mı?
Ayrıca Rusya'ya konulan ambargoların tamamı daha 1 ay dolmadan (koyanlar tarafından) delindiğini, hatta o ülkelere ihracatın o sene rekor kırdığını biliyor musun?
- Limanlar ve içindeki şirketler özel de, Starbucks/McDonald's özel değil mi?
+ Evet her ikisi de özel.
Eğer Starbucks gibi İsrail'e destek verdiğini/bağış yaptığını ve her koşulda arkasında durduğunu açıklayan bir Türk firması varsa aynı şekilde protesto edebilir; hatta konsolosluk önünde polis taşlamak, Starbucks'da bardak dökmek yerine, diğer ülkelerin samimi vatandaşları gibi sende İsrail'e gidecek gemileri/firmaları boykot edebilirsin.
Böyle bir Türk firması oldu ve sende bunları yaptın da; devlet dur mu dedi?
Şimdi gelelim geriye kalan;
- Banane devlet yapsın
- Devlet savaşa girsin
- Her şey para mı
şeklinde ortak/esas amacı bağcıyı dövmek olanlara…
Devlet bunları (%70 Putin/Halk desteği gibi) sana güvense belki yine yapardı da karşı ambargolar yüzünden 3 gün sonra A'dan Z'ye %300 vergi artırmak zorunda kalınca ve TL en az %30 değer kaybedince sen yine aynı devlete; 'Bizi belaya soktun, batırdın' deyip, ortalığı yıkacağın için yapmıyor.
Devlet, senin gibi öngörüsüz bir şekilde anlık histeri krizleri üzerinden fevri kararlarda almıyor. Belirli bir plan dahilinde, zaten hedefin Gazze değil, Doğu Akdeniz enerjisi yani kısacası kendisi olduğunu (senin aksine) bildiği için, şimdilik/zamana oynayarak hem diplomatik hem istihbarat hem sahada ve hem de arka planda elinden geleni (zinhar inanmasanda) yapıyor. Evet, tüm bunları da sana her akşam saat 8'de pijama/çekirdek/çay eşliğinde anlatmadığı için, emin olun hiç hayıflanmıyor.