Aşkabat’tan Bakü’ye yola çıktığımızda 1mayıs 1992 günü idi. Bakü hava alanına indiğimizde, pistte büyük bir kalabalık vardı. Acaba Demireli mi karşılıyorlar diye merak ettik? Fakat onun uçağı bizden önce inmişti.

Aşkabat'tan Bakü'ye yola çıktığımızda 1mayıs 1992 günü idi.

Bakü hava alanına indiğimizde, pistte büyük bir kalabalık vardı.

Acaba Demireli mi karşılıyorlar diye merak ettik?

Fakat onun uçağı bizden önce inmişti.

Başbuğ VİP koltuğunda en önde olduğu için, o inmeye başlayınca

Kalabalık 'eşk olsun' diye bağırdı.

Televizyonlardan bildiğimiz, Azerbaycan Halk Cephesi (AHC) başkanı,Ebülfezl Elçi bey,

Elinde çiçeklerle Başbuğa doğru yürüdü 'hoşgeldiniz' dedi.

Bizim uçakta devlet erkan ı hayret içinde kaldı.

Tabii ki, ben ve Oktay Öztürk sevinip gurur duyduk.

***

VİP salonuna geçtik. Orada gelenleri bizimle tanıştırdılar.

Cumhurbaşkanı, profDr Mehmet Yakubov vardı, Kendisi patoloji profesörü imiş.

İçlerinden önceden bildiğimiz büyük şair Bahtiyar vahapzade de vardı.

Biz grup olarak otele yerleştirildik.

Akşam gülistan sarayında bir eğlence programı da vardı.

Sabah Demirel Azerbaycan Halk cephesini(AHC) ziyaret etti.

Bir ay sonra cumhurbaşkanlığı seçimi vardı.

Başbuğ bana ' Başka adaylar da var, ama ben Demirel'i ikna ettim.

Türkiye, AHC destekliyor görüntüsünü vermek istedik' dedi.

***

3 mayıs günü Bakü, azatlık meydanında büyük bir miting tertip etmişlerdi.

O gün baktım en hareketli görünenlerarasında,

Avrupa Türk federasyonu başkanı Ayhan Özer de vardı.

3 Mayıs Türkçüler günü olduğu için, mitingi o güne rastlatmışlar.

Organizasyonu Ayhan Özer'in yaptığını anladım.

***

Sabah Bakü azatlık meydanında büyük bir kalabalık vardı. 2 milyon kişi dediler.

Daha önce bu meydanda Rus tankları yüzlerce insanı ezdiği için,

O günkü kalabalık daha anlamlı idi.

Mitingde sadece Başbuğ Türkeş ve Elçibey konuştu.

Her yerden, 'eşk olsun' nidaları yükseliyordu.

Başbuğ Türkeş ilk defa bozkurt işaretini orada yaptı.

Bu işareti Gagavuz Türklerinden öğrenmiştik.

O gün çekilen fotoğraflar şimdi sosyal medyada dolaşıyor.

Elçibey önde, onun yanında Başbuğ ve onun yanında da görünen benim.

***

Biz Azerbaycan'dan dönmeden önce Türkiye'den götürdüğüm Kuranı kerimleri,

AHC başkanlığına hediye ettik.

Biz oteldeyken, gazeteciler arasında Nokta dergisinin sahibi de vardı.

Balkondan Başbuğun resmini çekip, o hafta derginin kapağına o resmi koydu.

Şöyle yazdı; 'Türkeş yıllarca Turan özlemi ile dolaştı,

Şimdi Bakü'de bir otel balkonundan, Hazar denizini seyrederek özlemini gideriyor.'

Bu gezi, gerçekten Başbuğla beraber olunca manası çok büyük idi.

Hayatını Turan ve Kızılelma ülküsüne adamış,

Büyük Türk milletine yüksek ülküler vermiş Koca Çınar'ın Türk dünyası ile vuslatı idi. (devam edecek)