Savaş kapıda

Hazır ol cenge, istiyorsan sulh-ü salah…

Bu veciz söz ne kadar da yerinde kullanılmıştır.

Dünyada bütün ülkeler, devletlerini korumak,

Halkın refahını sağlamak için ordular kurarlar.

Tabii ki bu ordular, küçüklü, büyüklüdür.

Ama tarihin derinliklerinden beri büyük devletlerin büyük ordusu olur.

O devletler bu ordu ile küçük devletleri,

Ya ortadan kaldırırlar.

Veya dediklerini yaptırırlar.

***

Osmanlı devletini yıkan güçler ki;

Bunlar İngilizler ve içerden de masonlardır.

Bunu mason Meşrik-i Azamları açıkça itiraf etmişlerdir.

Bu yıkılıştan sonra yerine Türkiye’nin doğacağını bilemediler.

Veya yönlendireceklerini sandılar.

***

Ama Türk milleti, Batılıların gözünde daima düşmandır.

Ta Rönesans’tan beri bu hıncı taşırlar.

Sebebi de haçlı seferlerini durdurmak,

İstanbul’u almak,

Ta Viyana önlerine kadar gitmektir.

Batılılar, Osmanlıdan hep korkar.

Yeni bir Osmanlı doğmasını istemezler.

Bu bakımdan da Türkiye’yi denetim altında tutarlar.

Ya yönetime direkt dışarıdan müdahale ederler.

Veya yönetime kendi adamlarını getirirler.

***

Şimdiye kadar hep böyle olagelmiştir.

Ancak son zamanlarda görüyoruz ki,

Türkiye’yi yönetenler; Batının emir komutasından çıkmış görünüyor.

Sayın Erdoğan, Batı’nın tabusu İsrail Cumhurbaşkanını azarladı.

“One Minute= bir dakika” dedi…

Mısırda, İsrail yanlısı bir askerin İktidarına karşı çıktı.

Sık, sık Batılıları tenkit etti.

Kendi silahını yaptı.

Suriye’de Fırat kalkanı harekatını meydana getirdi.

ABD ve Körfez ülkelerine rağmen Katar’ın arkasında durdu.

Rusya dan S-400 füzesi almaya çalışıyor.

ABD yi dışlayıp Astana görüşmelerine başladı.

Barzani olayında İran, Irak ve Türkiye üçlüsünü başlattı.

***

Halbuki, ABD ve AB Türkiye’yi hep kendi kölesi gibi kullanıyordu.

Kendi politikalarına ters bir Türkiye,

Batılı için bir felakettir.

“Derhal kontrol altına alınmalıdır!” diye düşünürler.

Bütün bunların ötesinde, ABD, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)için,

Kararlı görünüyor, adım, adım ilerliyor.

Kürtleri, hem PKK, hem onun devamı PYD, hem Barzani olarak silahlandırıyor.

Bu sebepten, Saddam’ın bütün silahlarını Barzani’ye verdi.

***

ABD, Kuzey Irak’ta bir yandan referanduma karşı çıkarken

Bir yandan da CIA casusu Halilzat’ı el altından görüşmeye gönderiyor.

Fransa da eski dışişleri bakanıyla temsil ediliyor.

***

Daha önceden de biliyoruz ki,

Bazı ABD yöneticileri; “Türkiye’nin bölünmesini istemiyorsanız,

Savaşı göze alırsınız” diye tehdit de ediyorlardı.

O halde ABD müttefik değil, düşman…

Ona göre davranmalıyız.

Daha önce eski MGK Gn. Sekreteri Org. Kılıç’ın dediği gibi,

Rusya, İran ve Türkiye yeni bir askeri ittifak kurmalı,

Savaşa hazır olmalı.

Gerekirse erken davranıp Barzani’nin hakkından gelmelidir.

GnKurmay Başk. Sn. Hulusi Başer’in ziyareti bu bakımdan anlamlıdır.

Bilelim ki savaş kapıdadır. Gereklidir de…