Putin, Rusya'nın Kursk bölgesine yönelik Ukrayna saldırılarını "provokasyon" olarak nitelendirerek, bu eylemlerin başarısız olacağını vurguladı. "Bu provokasyon eyleminin başarısız olacağına eminim," diyen Putin, Rusya'nın sınır bölgelerinde istikrarsızlığa neden olan girişimlerin üstesinden geleceğini belirtti.
Rusya'nın doğusunda ilerleme kaydeden Rus güçlerinin başarılarını da değerlendiren Putin, "Donbas'ta uzun zamandır böyle bir hızımız olmamıştı. Artık 200 ya da 300 metre değil, kilometrekarelik alanları kontrol altına alıyoruz," ifadelerini kullandı.
Putin, Rusya'ya karşı bir "düşman dil" veya "düşman ülke" olmadığını, ancak bazı ülkelerde Rusya'yı zayıflatmak ve bölmek isteyen elitlerin bulunduğunu dile getirdi. Bu elitlerin Rusya'nın büyük bir ülke olarak tehdit oluşturduğunu düşündüğünü ve bu nedenle ülkenin ilerlemesini yavaşlatmaya çalıştıklarını belirtti.
Çin ile ilişkiler konusunda da konuşan Putin, Çin'in Rusya'ya karşı herhangi bir niyeti olmadığını ve iki ülkenin "kelimenin tam anlamıyla müttefik" olduğunu söyledi. Ayrıca, aile üyelerinin Mandarin dilini akıcı bir şekilde konuştuğunu belirten Putin, İngilizce'nin de küresel bilgi ve kültürel etkileşim açısından önemini vurguladı.