Ankara, önemli bir diplomatik ziyaret kapsamında Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ı ağırladı.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, iki günlük resmi ziyaret kapsamında dün Ankara'ya geldi. Abbas, dün 5 aylık aranın ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Beştepe'de ağırlandı. İki buçuk saat süren görüşmede, İsrail'in Filistin topraklarında gerçekleştirdiği katliamlar, kalıcı ateşkes ve barış için atılması gereken adımlar ele alındı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu, Filistin halkının sesini duyurmak için saat 15.00'te olağanüstü toplandı. Meclis Başkanı Kurtulmuş, toplantının açılış konuşmasını yaptı.
Kurtulmuş konuşmasının ardından Filistin Devlet Başkanı Abbas'a söz verdi.
TBMM'de şeref konuğu olarak milletvekillerine seslenen Abbas'ın konuşmasından satırbaşları...
Ey iman edenler sabredin, tahammül edin. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Kurtulmuş, Türkiye Parlamentosu'nun değerli vekilleri Allah'ın selamı ve bereketi üzerinize olsun.
Sizlere mübarek Filistin'den ve Kudüs'ten geliyorum. Sizlere büyük acı yaşayan halkımın mesajıyla gelmiş bulunmaktayım. 1948'den bu yana büyük acı yaşamış halkımın adına geliyorum. Toprağına, vatanına ve kutsallarına sarılarak işgalci İsrail'in suçlarına karşı büyük bir mücadele yürütmekteyiz. Bu belanın bir gün son bulacağına inanmaktayız.
On binlerce şehidimize rahmetle söze başlamak istiyorum. İsrail saldırıları ve soykırımı nedeni ile Filistin'de şehit olanları anarak başlamak istiyorum. Bunların sonuncusu da Haniye'ye karşı işlenen suç olmuştur. Ve sizleri çok değerli kardeşlerim, Haniye'nin ve Şehitlerin ruhuna Fatiha okumaya davet ediyorum.
Tüm vekilleri, halkımızın davasını savunduğu için selamlıyorum. Bu konu ilginizin odağında yer almaktadır. Filistin'e karşı işlenen savaş suçlarına ve soykırıma karşı Filistin'in yanında yer almaktasınız. Allah aşkına soruyorum, her gün İsrail işgal devletinin Gazze'de yerde bulunan, özellikle yüzden fazla şehidin verildiği okul da dahil olmak üzere sığınma kamplarına yaptığı katliama nasıl olur da uluslararası toplum sessiz kalıyor.
"KARDEŞ TÜRK HALKINA TEŞEKKÜR EDİYORUM"
Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki Türkiye'nin öncülüğünü takdirle karşılıyor kendisini kutluyoruz. İğrenç suçları kınayan Türkiye'nin tüm partilerini kutluyorum. Samimi duyguları ile Filistin halkını destekleyen kardeş Türk halkına teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin öncü rolünü takdirle karşılıyoruz. Cesur ve ilkeli tutumundan dolayı kendisini kutluyoruz. Öte yandan İsrail'in halkımıza, topraklarımıza ve kutsal mekanımıza karşı işlediği suçları reddeden ve kınayan Türkiye'nin tüm siyasi partilerini ve sivil toplum kuruluşlarını tutumlarından dolayı kutluyorum. Yine samimi duyguları ve asil duruşu ile Filistin halkını ve haklı davasını destekleyen kardeş Türk halkına teşekkür ediyorum.
Türkiye'nin Lahey'deki davaya müdahil olmasını kutluyorum. Aynı şekilde İsrail ile ticareti durdurması, 10 milyar dolarlık ticareti Filistin halkına destek için durdurdu. Filistin davası Türkiye'de ana mesele haline gelmiştir bu da Türk halkının ahlakının göstergesidir.
Sayın cumhurbaşkanı, hanım efendiler beyefendiler Gazze'deki soykırımın amacı vatan topraklarımızdan Filistin varlığını söküp atmak ve halkımızı tehcir ettirmektir. Aynı trajediyi tekrar ettirmek istiyorlar ama bu olmayacaktır. Ne kadar uğraşırsa uğraşsınlar bu gerçekleşmeyecek. Halkımız kutsal toprağına bağlıdır ve oradaki işgalcileri defedecektir.
40 bin Filistinli kadın çocuk şehit edildi. 10 bin kayıp var. Buna rağmen bizler dik durmaya devam edeceğiz. Bu bağlamda Mısır ve Ürdün'ün tutumunu takdir ile karşılıyoruz. Bu tutumlar bizimle örtüşmekte. Tüm platformlarda da destekliyoruz. Geçmişte de söyledik, Gazze Filistin devletinin ayrılmaz asli bir parçasıdır. Gazze'de bir başka devlet kurulamaz. Gazze'siz bir Filistin devleti de olamaz. Halkımız kırılmayacak ve teslim olmayacak. Biz Gazze'nin tekrar imarını gerçekleştireceğiz. Yüzde 70'inden fazlası yıkılsa da yapacağız. Ümmetin desteği ile başkenti doğu Kudüs olan devletimizi yapacağız. Bu ne pahasına olursa olsun. Ne kadar zaman alırsa alsın yapacağız. Katiller savaş suçlarından dolayı kurtulamayacak. Bu suçlar da böyle zaman aşımı ile düşmez. Bunlar şüphesiz hesaba çekilecek. Uluslararası kuruluşlarla devam edeceğiz. Gelecekte başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletimizi inşa etmek için yapacağız. Bu ne pahasına olursa olsun.
"TOPRAKLARIMIZDAN AYRILMAYACAĞIZ"
İsrail'in Gazze, Batı Şeria ve Kudüs'te yürüttüğü soykırımın asıl amacı vatan topraklarımızdan Filistin varlığını söküp atmak ve Filistinlileri bir kez daha tehir ettirmektir. 1948'de ve 1967'de olduğu gibi aynı trajediyi tekrar yaşatmak istiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar bu asla gerçekleşmeyecektir. Halkımız toprağına, kutsallarına, vatanına bağlıdır ve ne pahasına olursa olsun oradaki gaspçıları, işgalcileri oradan defedecektir. 7 Ekim'den bugüne 40 bin Filistinli kadın, çocuk şehit edildi. On bin kayıp var, 80 bin yaralı var. Batı Şeria'da da 10 bin şehit var. Ancak buna rağmen bizler dik durmaya devam edeceğiz ve topraklarımızdan ayrılmayacağız. Bu bağlamda Mısır ve Ürdün'ün tutumlarını takdirle karşılıyoruz. Bu tutumlar bizimle tamamen örtüşmektedir ve tüm platformlarda destekliyoruz. Geçmişte de söyledik yarın da söylemeye devam edeceğiz. Gazze, Filistin Devleti'nin ayrılmaz bir parçasıdır. Gazze'de bir başka devlet kurulamaz ve Gazze'siz bir Filistin devleti de olamaz. Halkımız kırmayacak ve teslim olmayacaktır. Bizler Gazze'yi tekrar imarını gerçekleştireceğiz. Şu an yüzde 70'inden fazlası yıkılsa da yapacağız. Gelecekte başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletimizi inşa etmek için yapacağız. Bu ne pahasına olursa olsun. Ne kadar çok bedel ödersek ödeyelim bunu yapacağız.
Ancak katiller ve savaş suçlularına gelince işledikleri suçlardan dolayı kurtulamayacaklar. Bu işledikleri suçlar da zaman aşımı ile düşmez. Bunlar şüphesiz hesaba çekileceklerdir. Bizler burada uluslararası kuruluşlarla işbirliğine devam edeceğiz. Halkımız 100 yılı aşkın devam eden destansı direnişi ile Filistin'i savunmakla kalmıyor aynı zamanda tüm bölgeye egemen olmak isteyen yayılmacı ve sömürgeci siyonist harekete karşı Arapları ve İslam ümmetini savunmak adına ön saflarda yer almaktadır. Onlara müsaade etmeyeceğiz.
ABD’YE TEPKİ
Filistin halkı evsiz yurtsuz bırakılmıştır. Buna rağmen ABD, veto hakkını kullanmıştır. Tam 3 kez... İsrail'in düşmanca saldırılarına tüm dünyanın dur dediği yerde ABD rahatça veto hakkını kullanıyor. Karşılığında 14 ülke savaş dursun diyor.
İsrail Gazze şeridini Filistin kurtuluş örgütünden uzaklaştırmaya çalışıyor. Kudüs-ü Şerif Filistin'in ebedi başkentidir. Filistin halkının tüm kesimleriyle İsrail'in işgalinin bir karış toprakta dahi Gazze'de varlık göstermesini kabul edemez. bizim önceliğimiz bugün İsrail saldırganlığının hangi yöntemle olursa olsun durdurulması, İsrail'in topraklarımızdan uzaklaştırılması. Ve yine 48 ve 67'deki Filistinlilerin topraklarından edilmesine karşıyız. İşgal güçlerinin faaliyetlerinin durdurulması gerek.
GAZZE'YE GİTME KARARI ALDIM
80 tane karar var şimdiye kadar alınan ama ABD'nin tutumundan dolayı 1 tanesi bile uygulanamadı. Askeri yöntemler sonuç getirmeyecektir. Filistin'in meşru hakkına dayalı yöntemler barışı getirebilir. İsrail'in kısmi çözümlere yönelmesi doğru değildir. Gazze tümüyle bizimdir. batı Şeria ve Kudüs gibi onlar da bizimdir. biz topraklarımızı bir karşı dahi olsa parçalayan çözüme eyvallah demiyoruz. Bundan dolayı burada sizlerin huzurunuzda bir şeyi duyurmak istiyorum; önümüzde bir çözüm kalmadı. Ben, Filistin liderliğindeki kardeşlerimle Gazze'ye gitme kararı aldım, bunu yapacağım. Bütün gücümle bunu gerçekleştireceğim. Bunun bedeli hayatımız da olsa benim hayatım Gazze'deki bir çocuğun hayatından daha değerli değildir.
Bizler İslam'ın hükmünü uyguluyoruz: Ya zafer ya şehadet... Burada bu makamda uluslararası bir platformda konuşuyorum. Bütün Arap ve İslam liderlerini, BM yetkililerini bu insani görevi birlikte yerine getirmeye çağırıyorum. Amaç barış işe bunu yapalım diyoruz. Güvenlik kuruluna da çağrıda bulunuyorum; uygulanmayan 80 kararı veren kurula sesleniyorum: Bizler Gazze'den sonra Kudüs-ü Şerif'e yöneleceğimizi söylemek istiyorum. Ebedi başkentimize gideceğim.
Bizler, gece gündüz Filistin'in daha fazla tanınması için çalışıyoruz. 149 devlet bizi tanıdı. Onları ise 50 devlet tanıdı. Biz bunu devam ettireceğiz. En sonuncusu Ermenistan'dı. Bu tür tanımaların devam etmesi için çalışmaya devam edeceğiz. BM'de tam üyeliği elde etmek istiyoruz. 14 milyon nüfusa sahibiz biz. 2012 yılında bizler gözlemci üye sıfatını Genel Kurul'da çıkarmayı başardık. O sırada bile ABD, bunu gerçekleştirmemek için elinden geleni yapmıştı ama başarısız olmuştu. Bizler 120'den fazla anlaşmaya taraf olmayı başardık. Diğerlerine de katılacağız, bu bizim hakkımız.
Bizler barışçıl halk hareketinden geliyoruz. İşgal bitene kadar yolumuza devam edeceğiz. Uluslararası Divan'a gitmek için 2 yıl çalıştık ve Genel Kurul'un kararını elde edebildik. bu karar ile İsrail'in Filisin halkının hakkını ihlal etmesi, işgali, Kudüs'ün kimliğinin değiştirilmesi, ırkçılık ve İsrail'in diğer uygulamaları, suçlarının hukuki karşılığı soruldu. 15 yargıçlı bir mahkeme... Bu mahkeme İsrail'den 8 maddelik tavsiyeyi yerine getirmesini istemiştir.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:
Elektronik sistemle yoklama yapacağız. Toplantı çoğunluğuna ulaşılmıştır.
TBMM'de 4 kez bu konuda kararlılık ortaya konuldu. Filistin'de yaşanan katliamlar nefretle lanetlenmiştir. TBMM mensuplarına yürekten şükranlarımı sunuyorum.
Filistin topraklarında her türlü zulme maruz kalan, hayattan koparılan, şehit edilen ama mücadeleden vazgeçmeyen bütün büyük mücahitleri saygıyla anıyorum. Çoğu kadın ve çocuklar olan masum insanların hayattan koparılışına karşı dünyayı sorumluluk almaya davet ediyoruz.
💢TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş:
— İstiklal Gazetesi (@gazeteistiklal) August 15, 2024
▪️"Uluslararası Adalet Divanı'ndaki dava Filistin ve İsrail için yeni bir dönemin başlangıcı. Netanyahu ve çetesi arkasına hangi güçleri alırsa alsın dünya bundan sonra onlar için iyiye gitmeyecek" pic.twitter.com/VQIKJVu7Ly
Gazze şehitlerinin hepsini saygıyla yad ediyoruz. İsmail Haniye Filistin'in tarihine seçilmiş ilk başbakan olarak geçti. Şehitler ölümsüzdür. Haniye'nin şehadetinden sonra Doha'da yapılan cenaze törenine Türkiye en üst düzeyde katılan ülke oldu.
Uluslararası Adalet Divanı'nın açtığı dava ile birlikte umarız ki Filistin için yeni bir dönem başlar. Netanyahu ve çetesi sanmasın ki işler onlar için iyi gidecek. Bu onların iyi günleri. Onların yargılanacağı günler yakındır. Türkiye'nin dava sürecindeki şahsiyetli duruşuyla ülkemizin pozisyonunu teyit ediyoruz.
Filistin için milli bir davadır. Filistin bize Hz. Ömer'den bir mirastır. Selahaddin Eyyübbi'den bir mirastır. Sultan Abdulhamid Han'ın mirasıdır. Bu mirasa hayatımızın sonuna kadar sahip çıkacağız. Filistin davasının başarıya kavuşmasını da göreceğiz. 1967 sınırlarında özgür bir Filistin kurulana kadar bu dava devam edecek.
NOTLAR...
Cumhurbaşkanı Erdoğan olağanüstü toplantıyı locadan izledi.
Genel Kurul'da AK Parti Grup sıralarında İran'ın başkenti Tahran'da suikasta uğrayan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin fotoğrafı yer aldı.
Başkanlık divanı ve milletvekillerinin oturduğu sıralara Filistin ve Türk bayraklarının yer aldığı atkılar bırakıldı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un açılış konuşmasıyla başlayan toplantıyı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ile Tulay Hatımoğlulları Oruç, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri, bazı ülkelerin büyükelçileri, Sayıştay Başkanı Metin Yener, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da izledi.