Ölene kadar
Herkesin aklında aynı soru var. Bana da mesaj yoluyla oldukça iletiliyor bu soru...
'' Tehlike geçti mi? ''
Açıkçası ben bir kez daha bu tarz bir askeri kalkışmanın
olabileceğine ihtimal vermiyorum.
Darbecilerin büyük bir bölümünün deşifre olmasının yan ısıra,
askeri birliklerdeki milli kardeşlerimiz herhangi bir atağa karşı
darbeciler harekete geçemeden içerden işi bitirir diye
inanıyorum.
Onları geçebilirlerse, polis var. Polisi geçebilirlerse, millet
var.
Ayrıca şu da var ki, eski dönemlerde olduğu gibi bir darbe
karakteri inşa etmeleri imkânsız!
Öyle silahı çekecek de, zapt edecek! Zor...
Böyle bir işe yeltenenlerin bilmesi lazım ki; Millet bu defa ''
Sabredeceğiz. Belki akıllanırlar hoş göreceğiz. '' veya '' Sandığa
kadar '' veya '' Şu bitene kadar, bu bitene kadar '' demiyor.
'' ÖLENE KADAR '' demişiz.
Çok şükür ki ölmek ile ölündüğüne inanan bir inanca da mensup
değiliz!
Bu şuur 15 Temmuz 2016 günü bu hain girişimle, tamamen tarihteki
şuur kapsamında güncellenmiştir.
Denerlerse ne kendileri rahat yüzü görür, ne geride
bıraktıkları..
Ama bizim işimiz bitmez. Allah kaderimiz itibarı ile bizi İslam
âlemine önder etmiş. Dünya var oldukça bizim mücadelemiz
sürecektir.
Zor olsa da, yine de böyle bir göreve tevdi edilmiş bir millet
olmak, gerçekten de yeryüzünde görüp görülebilecek en büyük
ayrıcalıktır. Ne kadar şükretsek azdır.
Beğensen de, beğenmesen de bunca badireye rağmen önüne sandık
konabilecek demokratik ülken için Allah'a şükret!
Sandıktan yana olanlara da teşekkür et!
FETO önüne sandık yerine tank koydu görmedin mi?
Hâlâ neye itiraz ediyorsun?
Neyi neye değişiyorsun?
Üç sene evvel '' Erdoğan'ı yedirmeyiz! Bu millet uyandı artık!! ''
dediğim de '' Ahahahaha bu lafa da çok gülüyorum '' diyen geri
zekâlılar olmuştu.
Fetullah'ın Amerikan hükümetine '' Beni Türkiye'ye vermeyin ''
şeklinde sürekli mesaj göndermesi, Türkiye'nin güvenlik zaafiyeti
vermesi adına bir hedef saptırma girişimi olabilir.
Sonuçta yaptığı operasyonları Amerika adına yapan bir maşa
kendisi..
Amerika'nın kendisi ile ilgili tavrının ne olacağını bilmiyor mu ki
Amerika'dan böyle bir talebi oluyor.
Türkiye'nin '' Tehlike geçti '' şeklinde algılamasını istiyor.
Neymiş? FETÖ belasını bu ülkenin başına biz sarmışız!
1960'da FETÖ mü vardı? Yoktu ama aldılar seçilmiş meşru hükümetin
Başbakanını astılar!
Meselenin özünde, bu ülkede sandığa saygı duymayan, anti demokratik
Kemalist kesimin başımıza sardığı beladır Fetullahçı terör
örgütü...
Sanki Fetullah olmasaydı, darbe girişimi olmayacak mıydı?
Daha önce söyledim yineleyeyim. Herkes FETÖ'ye odaklanıyor. Hiç
şüpheniz olmasın ki, o subayların içinde tencere tava çalanların
kocasından, oğlundan veya sala okuyan hocayı dövmeye kalkanların
akrabalarından bolca Kemalist subay vardı.
İşte bu melanettir Erdoğan'ı Fetullah ile işbirliği yapmaya
zorlayan!
Bu zihniyete karşı mecburdu dışarıdan bir güç devşirmeye, Ergenekon
soruşturmasında adı geçenlerin tamamı da suçsuz değildi.
O dönemde Erdoğan FETÖ örgütünün yoğun psikolojik atakları ile
hayatını sürdürüyordu. Her gün gazetelerinde '' Erdoğan'ı
suikastlardan, darbe girişiminden biz kurtardık '' şeklinde
haberler yaparak Erdoğan'ın güvenini kazandılar. Bunun yanı sıra
ideolojik birliktelik de cabası...
27 Nisan muhtırasına herkes hatırlar! Yaşar Büyükanıt gecenin bir
saati e-muhtıra ile darbe girişiminde bulunmadı mı? İşte bu
Erdoğan'ın Fetullah ile işbirliğini neden yaptığının en önemli
kanıtıdır.
Kemalist tayfa bunu 2007'de denedi! 3 Sene FETÖ Erdoğan üzerinde
algı operasyonu yaptıktan sonra 2010 'da Ergenekon süreci
başladı.
Uzun lafın kısası eğer bu ülkede sahte demokratlar olmasaydı,
milletin oyuna saygı duyulsaydı, bu ülkenin yarısı olan nüfus bir
kaç hakaret kelimesine sığdırılarak yok sayılmasaydı, ne gezi
olurdu, ne yolsuzluk, ne terör, ne darbe girişimleri...
Bu ülkenin gerçek sorunu darbe girişimini protesto edeceğim diye
yola çıkıp, '' Erdoğan diktasını istemiyoruz'' diye slogan atan,
ikiyüzlülerdir.
Onlar baskılanmadıkları sürece, tıpkı atılması unutulan bir çöp
gibi bakteri üretmeye devam edeceklerdir!
1960 darbesinde cunta Adnan Menderes'i astığında, bu sadece bir
Başbakan asmak değildi!
Aynı zamanda kendisinden sonra gelecek milli devlet adamlarına da
açık bir mesajdı.
Biz de bundan sonra milli iradeyi gasp etmeye kalkacaklara, bu
darbecilere verdiğimiz ceza ile akılda kalıcı bir mesaj
vermeliyiz.