Köfteci Yusuf’un şubelerinin kapatılıp kapatılmadığı sorusu son günlerde en çok merak edilen konular arasında yer alıyor. Bakanlığın açıklaması ile ürünlerinde domuz etine rastlanıldığı tespit edilen Köfteci Yusuf hakkındaki son gelişmeler milyonlarca kişinin gündeminde yer alıyor. Köftelerini severek tüketen vatandaşlar “Köfteci Yusuf kapatıldı mı? Köfteci Yusuf açıklama yaptı mı?” sorularına yanıt arıyor. İşte son detaylar!
KÖFTECİ YUSUF KAPATILDI MI?
Köfteci Yusuf işletmelerinin kapatılıp kapatılmadığı merak ediliyor. Tarım ve Orman Bakanlığının sağlığı tehlikeye düşürebilecek gıdalar listesini güncellerken kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak işletmelere son olarak ürünlerinde domuz etine rastlandığı gerekçesiyle Köfteci Yusuf’u da dahil etti.
Köfteci Yusuf işletmenin Bursa Yenişehir'deki iki şubesinde şubat ayında yapılan denetimler sonucunda köfte ve dana eti döner ürünlerinde domuz etine rastlandığı bilgisine ulaşıldı. Bu yüzden de şirketin söz konusu işletmeleri "Sağlığı tehlikeye düşürecek gıdalar" bölümüne ekleme yapıldı.
KÖFTECİ YUSUF AÇIKLAMA YAPTI MI?
Köfteci Yusuf şubelerinde asla domuz eti kullanmadıkları açıklandı. Domuz eti ile ilgili iddiaların sonuna kadar araştırılması gerektiği belirtildi. İşte Köfteci Yusuf tarafından yapılan açıklama şu şekilde;
“Ürünlerimizde asla domuz eti kullanılmamıştır. 15.02.2024 tarihinde, Ankara Çankaya’daki bir şubemizden saat 11:25 - 11:40 aralığında pişmiş dönerden 400 gram numune alınıyor. Analiz sonucu 27.02.2024’te çıkıyor. 29.02.2024 tarihinde Ankara Etimesgut’taki bir şubemizden saat 14:40 – 15:00 aralığında pişmiş köfteden 300 gram numune alınıyor.
Analizin sonucu 07.03.2024 tarihinde çıkıyor. Her iki işlemde de ne çiğ üründen ne de pişmiş üründen şahit numune almıyorlar. Çiğ üründen de şahit numune alabilirlerdi. Çünkü gen testi çiğ ürün veya pişmiş ürün fark etmeksizin aynı sonuç çıkıyor. Bu durumda bize de çiğ üründen şahit numune bırakabilirlerdi. Ancak biz tek merkezde üretim yapıyoruz. O üründen tespit yapılan şubelere üretiliyor. Bir olumsuzluk olsa tüm ürünlerimizde bulaş olurdu ve 280 şubemizde de benzer olumsuzluklar gözlemlenirdi.
Bu olumsuz analiz sonuçları normal prosedürde tespit yapılan şubeye hızlı şekilde bildirilmeliydi. Biz ilk analizle ilgili sonuçtan 18.03.2024’te haberdar oluyoruz. Normal Bakanlık işleyişindeki teamüle göre olumsuz bir sonuç tespit edildiğinde sonuç derhal olumsuzluk tespiti yapılan iş yerine bildirilir. Ama bu duruma aykırı bir şekilde uzunca bir müddetin ardından bildirim şubeye değil merkezimize yapıldı.
Eğer ki bu şekilde direkt olarak alınan ürünün şubeye kayıtlarımız baz alınmak üzere tüm süreçlerimiz (karkas alınan etin tedariğinden başlar; üretim aşaması, üretim aşamasından sevkiyat sürecine ve nihai olarak ürünün satış ve numune alınana kadar) kontrol edilip böylelikle alınan numunenin izlenebilirliği tam olarak sağlanabilirdi. Tarafımıza iletilen olumsuz sonuçtan sonra şubede ilgili kayıtlarla başlatılan bu izlenebilirliği gerekli ölçüde sağlayamadık. Sonuç olarak bu izlenebilirliğin en şeffaf ve kabul edilebilir şekilde işleyişini incelediğimizde belirtilen numunenin alınan partinin bahsettiğimiz süreçlerde şahit numune kayıtlarına ulaşmamız mümkün olmadı.
