İran cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, İran'ın "nükleer silah peşinde olmadığını" belirtti ve ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ı, İran İslam Cumhuriyeti ile "savaş" riskine karşı uyardı. Bu açıklama, salı günü yayınlanan bir ABD televizyon röportajında yapıldı.
Pezeşkiyan, Trump'ın Beyaz Saray'a dönmesine bir haftadan az bir süre kala NBC News ile yaptığı röportaj da “Umarım Trump, bölgeye ve dünyaya barış getirmeye yardımcı olur. Aksine, kan dökülmesine veya savaşa katkıda bulunmaz” dedi.
Washington, yaklaşık 45 yıldır Tahran ile resmi diplomatik ilişkiler sürdürmemiş durumda ve Trump, son başkanlık kampanyası sırasında ABD'nin müttefiki İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine saldırabileceği tehdidinde bulunmuştu.
Pezeşkiyan, ABD destekli İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine yönelik askeri saldırı ihtimali hakkında “Herhangi bir eyleme karşılık veririz. Savaştan korkmuyoruz, ancak savaş peşinde de değiliz” dedi.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Araghchi salı günü yaptığı açıklamada, Avrupa güçlerinin nükleer program müzakerelerini yeniden başlatma konusunda ciddi olduğunu belirtti.
2015 yılında İran ve Fransa, Britanya, Almanya gibi dünya güçleri arasında Tahran’ın nükleer programını kısıtlaması karşılığında uluslararası yaptırımların hafifletilmesini sağlayan bir anlaşma yapılmıştı.
Ancak ABD, Trump’ın ilk görev süresi sırasında 2018’de tek taraflı olarak bu anlaşmadan çekildi ve ağır ekonomik yaptırımları yeniden uygulamaya koydu.
Tahran, Washington’un geri çekilmesine kadar anlaşmaya bağlı kalmıştı ancak sonrasında taahhütlerini geri çekmeye başlamıştı.
“Biz nükleer silah ya da mühimmat üretmek istemiyoruz” açıklamasında bulunan Pezeşkiyan sözlerine “Ancak bizi bir bomba üretme niyetimiz varmış gibi suçluyorlar” diyerek devam etti.
NBC News sunucusu Lester Holt, Trump’ın yeniden göreve dönmesi durumunda onunla görüşme olasılığını sorduğunda İran lideri şüpheci bir tavır sergiledi.
Pezeşkiyan, “Bizim sorunumuz diyalogda değil. Sorun, diyalogdan ve görüşmelerden doğan taahhütler ve bunlara bağlı kalma meselesinde” dedi ve “Taahhütlere ve yükümlülüklere sadık kalmayan taraf biz değildik” diyerek sözlerinin sonlandırdı.