1) Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan TÜSİAD'a çok sert tepki: Haddinizi bileceksiniz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda TÜSİAD'ın açıklamalarına tepki göstererek, TÜSİAD'ın haddini aştığını ifade etti. Erdoğan, "Eski Türkiye geride kaldı, artık iktidara ayar veremezsiniz. Eski Türkiye'yi özlüyor olabilirsiniz, ama yeni Türkiye'de haddinizi bileceksiniz" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜSİAD'ın açıklamalarına tepki göstererek, "TÜSİAD'ın açıklamaları haddi aşıyor ve buram buram provakasyon kokuyor. TÜSİAD zihniyeti, devletin onların tasallutu altında olduğu dönemlerin sembolüdür. Tutarlı olması halinde eleştirilere kulak tıkamayız." dedi.
CHP lideri Özel'e de tepki gösteren Erdoğan, "Sayın Özel marjinal grupların söylemlerini aklamaya çalıştı. Grup kürsüsünden her türlü hakareti etti. Sonunda ne oldu söyleyeyim, motor su kaynattı. Devreler yandı. Özel 85 milyona rezil oldu" dedi.
"HANÇER SİYASETİYLE UĞRAŞACAK VAKTİMİZ YOK"
Medyaya, sosyal medyaya ve gazetelere yansıyan iddiaların yenilir yutulur bir tarafı yok. Türkiye Yüzyılını konuştuğumuz bir dönemde Türk siyasetinin yüz kızartıcı konularla anılmasından biz utanıyoruz.
Biz şeffaflığın dürüstlüğün ve seçmen iradesinin özgürce tecelli etmesinden yanayız. Eskisi ve yenisiyle CHP genel başkanlarının içinde debelendikleri kuyuya bizi de çekmesine müsaade etmeyeceğiz. Kapanmamış hesapları varsa buna bizi alet etmesinler. Gitsinler kozlarını mahkemede paylaşsınlar. Bizim üzerimizden hesap görme yanlışına düşmesinler. Bizim onların hançer siyasetleriyle uğraşacak vaktimiz yok.
"TÜRKİYE DIŞ POLİTİKADA KALIPLARI YIKMAYA, EZBERLERİ BOZMAYA DEVAM EDİYOR
Bizim yaptıklarına muhalefetin hayalleri bile erişemez. Güney Doğu Asya seyahatimiz bu gerçeği bir kez daha gözler önüne sermiştir. Büyük devlet sadece lafla olunmaz. Tıpkı ecdadımız gibi, büyük hedefler belirlememiz gerekir. Türkiye dış politikada kalıpları yıkmaya, ezberleri bozmaya devam ediyor. Küresel siyasette kritik değişimlerin yaşandığı bu dönemde gerçekleştirdiğimiz bu ziyaretimiz son derece önemliydi.
Türkiye-Malezya İşbirliği Forumu'na katıldık. Farklı alanlarda 11 anlaşmaya imza attık. Malezya'daki yoğun temaslarımızdan sonra Endonezya'ya geçtik. 1,5 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşan Endonezya ekonomisi büyük bir atılım içerisinde.
Her yaştan çocukların heyecanlarını görmek bizleri çok farklı bir duygu iklimine sürükledi.
Endonezya'dan sonra turumuzun son durağı olan Pakistan'ı ziyaret ettik. Pakistan ortak tarihi ve medeniyeti paylaştığımız kardeş bir ülkedir. Başbakan Şahbaz Şerif'in deprem bölgesini ziyaret eden ilk lider olmasını nasıl unutabiliriz? En zor zamanlarımızda iki kardeş ülke olarak birbirimizin yardımına koştuğumuzu nasıl unutabiliriz? 24 belgeye imza attık.
Her 3 ülkede de Gazze başta olmak üzere bölgesel meseleleri ele aldık. Ziyaretlerimizde muhataplarımıza ayrıca yeni Türkiye'nin sembollerinden biri haline gelen TOGG'u hediye ettik. Liderlere lokum yerine TOGG hediye etmemiz ülkemizdeki muhalefeti rahatsız ettiği görülüyor.
"UFKU DAR OLANLAR BİZİ ANLAYAMAZ"
Bir tanesinin cehaleti karşısında hayret etmemek elde değil. Ne dünyadan haberi ve ne de yükselen Asya gerçeğinden... Kendi çapsızlığını, vizyonsuzluğu Türkiye'nin çıkarlarının önüne koyan sığ bir zihniyetle muhatabız. Bu işler her şeyden önce vizyon, irade ve ufuk meselesidir. Ufku dar olanlar bizi anlayamaz.
Bizim için önemli olan halkımızın düşüncesidir, kanaatidir. Milletimizde ülkemize ve şahsımıza yönelik bu büyük saygı ve sevginin sebebini çok iyi bilmektedir.
Bir diğer hakikat ise şudur; dünyanın dört bir ucunda bize gösterilen yoğun ilgi, bölgesel meselelerinde benimsediğimiz onurlu ve ilkeli duruşun sonucudur.
Avrupa dahil birçok ülkenin sustuğu dönemde Gazze, Filistin, Yemen için hiç susmadan sesimizi yükselttik.
TÜSİAD'A SERT TEPKİ
TÜSİAD'ın haddi aşan ve buram buram provakasyon kokan açıklamalarına geçmeden önce şunu söyleyeyim: Demokrasilerde kimse eleştiriden azade değildir. Biz de iyi niyetli olması halinde eleştirilere kulağımızı tıkamadık, tıkamayız. Bugün konuşan Türkiye diye bir olgudan bahsediliyorsa bunu mümkün hale getiren AK Parti'dir. Vesayet girişimlerine davetiye çıkarmadığı sürece her fikrin tartışılmasını biz sağladık. CHP'nin ve vesayet odaklarının engellemelerine rağmen yaptık. TÜSİAD yönetiminin açıklamaları sonrası emre amede uşak misali sıraya dizilen muhalefeti dikkate almıyoruz. Kraldan çok kralcı davrananların ederi, onlara sahiplerinin biçtiği değer kadardır. Kuklalarla işimiz olmaz. Bizim muhatabımız kuklacılardır.
TÜSİAD zihniyeti siyasetin zayıf ve devletin onların tasallutu olduğu dönemlerin sembolüdür. Bu yapı, kamunun kesesinden ve milletin sırtından elde edilen haksız kazançların yerli, milli üretim yerine distribütörlük yoluyla elde edilen imtiyazların gölgesinde büyümüş ve büyütülmüş iş adamlarıyla maruftur.
2022 öncesinde TÜSİAD zihniyetinin neye tekabül ettiğini hepimiz hatırlıyoruz. Bunlar eski Türkiye'de sadece paraya hükmediyorlardı. Siyaseti de istedikleri gibi dizayn ediyorlar, karar organlarını kontrol ediyor, yönlendiriyordu. Gazete manşetleriyle iktidarlara ayar veriyorlardı. Biz buna dur dedik.
Ekonomiyi rant ekonomisi olmaktan çıkarıp, üretim ve ihracat ekonomisine dönüştürdük. Anadolu'nun bağrından yeni aktörlerin çıkmasını sağladık. Milletin kaynaklarını, bir avuç burjuvazinin zenginleşmesi için değil, tüm kesimlerin kalkınması ve refahı için kullandık. Milli gelir, 3 bin 600 dolardan, bu sene 15 bin doların üzerine çıktı. Ey TÜSİAD, 3 bin 600'den 15 bin doların üzerine çıkan bir süreç var. Bu, AK Parti iktidarı döneminde oldu.
Yahu siz ya hesap bilmiyorsunuz ya da hesabınız bozuk! İhracatımız 36 milyar dolardan 262 milyar doları buldu. Derslik sayımızı 735 bine çıkardık. Hastane yatak sayımız 164 binden 270 bine ulaştı. 6 bin 100 kilometre olan bölünmüş yol uzunluğumuz 30 bine yaklaştı. Daha nice çalışmayla refahı tabana yaydık. Elbette bu süreçte ciddi dirençle karşılaştık. Rant musluklarını kestiklerimizin operasyonlarına maruz kaldık. En başında TÜSİAD geliyor. Türkiye'nin gerçek anlamdaki her demokrasi ve kalkınma hamlesi, TÜSİAD zihniyetini daime rahatsız etmiştir. Nitekim bu kuruluşun darbeciler, cuntacılar, emperyalistler ve etki ajanlarının safında ülkemize karşı sergilediği nobran, faşizan tavırlar toplumsal hafıza kayıtlarımızda var.
Türkiye'nin bölgesinde siyasi, askeri ve sosyal gücünü genişletip tahkim ettiği, dünyada küresel sistemin yeniden inşası çağrılarına öncülük ettiği, içeride hayat pahalılığı ve enflasyona karşı kararlı bir program uyguladığı, tüm zorluklara rağmen yatırım, üretim, istihdamdan taviz vermediği, terörsüz Türkiye hedefinde önemli adımlar attığı, Türkiye yüzyılı için gece gündüz çalıştığı dönemde TÜSİAD'ın eski zihniyetinin yeniden tedavüle sokulmaya çalışıldığının farkındayız. Başaramayacaksınız! Türkiye'nin, teslim olmasını istiyorsanız bilin ki böyle bir şey gerçekleşmeyecek!
"MORALİ BOZUK OLAN TÜSİAD DEMİRBAŞLARIDIR"
Güven bunalımında olan TÜSİAD. Morali bozuk olan vatandaşlarımız değil. Morali bozuk olan devlet hazinesini istedikleri gibi paylaşamayan TÜSİAD demirbaşlarıdır. Deprem sonrası TÜSİAD neredeydi?
Zenginleştikleri sistem çökmüştür. Gazete manşetleriyle siyasete ayar verdikleri sistem çökmüştür. Ekonomiyle, istihdamla, üretimle ilgili yapıcı fikirlerle gündeme gelmek yerine siyasete mühendisliğine soyunanlara şunu hatırlatmak isterim:
Eski Türkiye'yi özlüyor olabilirsiniz, ama yeni Türkiye'de haddinizi bileceksiniz. İş adamı derneği iseniz, iş adamı derneği gibi davranmayı öğreneceksiniz. Milleti kışkırtmayacak, devletin kurumlarını provoke etmeyeceksiniz. Yargıyı baskı altına almaya çalışmayacaksınız. TÜSİAD haddini bilmeyi öğreneceksin.
2) TÜSİAD Başkanı Orhan Turhan ve YİK Başkanı Ömer Aras ifadeye götürüldü
TÜSİAD Genel Kurulundaki konuşması nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan YİK Başkanı Ömer Aras'ın ardından TÜSİAD Başkanı Orhan Turan hakkında da soruşturma başlatıldı. Aras ile Turhan'ın ifadelerinin alınması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığında hazır edilmeleri için emniyete talimat verildi.
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan hakkında, yanıltıcı bilgiyi alenen yayma ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Daha önce hakkında soruşturma başlatılan Aras ve Turhan ifadeye çağırıldı.
Soruşturmaya gerekçe olarak Turan’ın 13 Şubat günü TÜSİAD Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma gösterildi.
Turan'ın polis eşliğinde ifadeye götürüldüğü öğrenildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklama:
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif ARAS'ın 13 Şubat 2025 tarihinde düzenlenen TÜSİAD gernel kurulunda yargıyı telkin ve yönlendirme ile gerçeğe aykırı, dezenformasyon içerikli beyanları nedeniyle hakkında adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçlarından dolayı Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından 14/02/2025 tarihinde re'sen soruşturma başlatılmış,
Yapılmakta olan soruşturma sırasında, 13/02/2025 tarihinde gerçekleştirilen dernek genel kurulunda konuşma yapan TÜSİAD başkanı Orhan TURHAN isimli şahsın da konuşmasında, adli merciilerce yürütülmekte olan bir kısım soruşturma ve kovuşturmalarla ilgili yargıyı telkin ve yönlendirme ile gerçeğe aykırı, dezenformasyon içerikli, kamu barışını bozmaya elverişli nitelikteki beyanlarda bulunduğunun tespit edilmesi üzerine, yürütülmekte olan soruşturma kapsamında şüpheli Orhan TURHAN hakkında, Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma ve Adil Yargılamayı Etkilemeye Teşebbüs suçlarından dolayı re'sen soruşturma başlatılmasına karar verilmiş olup,
Şüpheliler Orhan Turan ve Mehmet Ömer Arif Aras'ın Cumhuriyet Başsavcılığımızda hazır bulundurulmalarının sağlanması için İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğüne talimat verilmiştir.
3) Dervişoğlu'ndan TÜSİAD açıklaması: Hatası konuşmak değil, geç kalmaktır
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Dervişoğlu, TÜSİAD'a yönelik başlatılan soruşturmayla ilgili "TÜSİAD bütün bunları söyleme hakkına sahiptir. Peki o zaman sorun nedir? Bence sorun, bunları söylemek için çok geç kalmış olmaları… Kısa dönemli karlılıkları için uzun dönemli demokratik ve sosyal düzenin yıkılıp tarumar olmasını oturup beklemeleridir. TÜSİAD'ın hatası konuşmak değil, geç kalmaktır" ifadelerini kullandı.
Gündemdeki soruşturmalara ve yargı süreçlerine de değinen Dervişoğlu, ülkede her geçen gün yeni soruşturmalar açıldığını ve yeni tutuklamalar yaşandığını söyledi.
Türk milletinin sesinin susturulmaya çalışıldığını savunan Dervişoğlu, "Susturulan sensin! Senin dertlerin, acıların, yokluğun, yoksunluğun ve isyanlarındır susturulan!" ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE, HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNDE GERİLİYOR”
Hukukun üstünlüğü konusunda Türkiye'nin dünya sıralamasındaki yerine dikkat çeken Dervişoğlu, "Hukukun Üstünlüğü Endeksi’ne göre Türkiye, 142 ülke arasında 117. sırada yer almaktadır. Rakiplerimiz Honduras, Kongo, Gabon, Mali, Nijer’dir." bilgisini paylaştı.
Bu tablonun ciddi sonuçları olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, “Yediğinden zehirlendiğinde, içtiğinden öldüğünde, hesap sorulacak kimse olmaması demektir.” ifadelerini kullanarak, hukuki güvencelerin yetersizliğine dikkati çekti.
Dervişoğlu, hukukun üstünlüğü ve adalet mekanizmasına yönelik eleştirilerde bulundu. Türkiye’de hukukun yetersizliğinin birçok alanda mağduriyetlere yol açtığını belirten Dervişoğlu, denetimsizlik ve sorumsuzluk nedeniyle yaşanan olaylara dikkat çekti.
4) Lütfü Savaş'ın açtığı CHP kurultayının iptali davasında tedbir istemi reddedildi
CHP eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ın, 'şaibe' iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında CHP kurultayının iptali için açtığı davada, parti yönetiminin görevden uzaklaştırılması talebi mahkeme tarafından reddedildi.
Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvuran Lütfü Savaş, "CHP MYK, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu'nun derhal verilecek tedbir kararı ile görevden uzaklaştırılması" talebinde bulunmuştu. Mahkeme, bu talebi kabul etmedi.
NE OLMUŞTU?
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nın iptali için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na, delegelerin iradesinin fesada uğratıldığı iddiasıyla suç duyurusunda bulunulmuştu.
Bu gelişmenin ardından Lütfü Savaş, kurultayın iptali için Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, yürütülen soruşturma kapsamında Savaş'ı 25 Şubat’ta ifade vermek üzere savcılığa çağırdı.
5) Emlak Konut'un yeni konut kampanyasının detayları belli oldu
Emlak Konut GYO Genel Müdürü Yasir Yılmaz, yeni konut kampanyasının detaylarını açıkladı.Yılmaz, kampanyanın İstanbul başta olmak üzere İzmir, Antalya ve Balıkesir'de 25 projeyi kapsayacağını ve son başvuru tarihinin 23 Mart 2025 olacağını bildirdi.
Emlak Konut olarak, gayrimenkul sektörüne katkı sağlamak ve farklı gelir gruplarına hitap etmek amacıyla “Kazançlı Yatırım Kampanyası”nı başlattıklarını duyuran Yılmaz, kampanya kapsamında 25 farklı projede cazip fırsatlar sunduklarını ve sektöre ivme kazandırdıklarını ifade etti. Kampanya, İstanbul, İzmir, Antalya ve Balıkesir’deki projeleri kapsıyor ve 3 farklı ödeme seçeneği sunuyor:
-
Peşinatsız Azalan Taksit: Peşinat ödemeden ev sahibi olma imkânı sunan bu modelde, taksitler her geçen ay azalarak devam ediyor. Aylık %0,99 vade farkı ile 60 aya kadar vade seçeneği bulunuyor.
-
İlk 12 Ay Taksitsiz: İlk 12 ay boyunca taksit ödemeleri Emlak Konut tarafından karşılanıyor. Bu modelde, alıcılar toplamda %12 oranında bir kazanç elde ediyor. Aylık %1,29 vade farkı ile 60 aya kadar taksit imkânı sunuluyor.
-
Leasing Destekli Finansman: Peşinat ödemeden veya tercih edilen peşinat tutarıyla, evin satış bedelinin tamamı için Emlak Katılım Bankası ile birlikte finansman imkânı sağlanıyor. 120 aya kadar vade seçeneği bulunuyor.
6) İletişim Başkanı Altun'dan Suriye mesajı: Ciddi riskler alarak elimizi taşın altına koyduk
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Suriye'nin Güvenliğinde Türkiye'nin İstikrarlaştırıcı Gücü" panelinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Suriye'deki rolüne ve izlediği politikaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Altun, 'Türkiye olarak ciddi riskler alarak elimizi taşın altına koyduk. Suriyeli kardeşlerimizin hep yanında olduk.' dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Ankara'da "Suriye'nin Güvenliğinde Türkiye'nin İstikrarlaştırıcı Gücü" panelinde açıklamalarda bulundu.
"BELİRSİZLİK SORUNLARI DERİNLEŞTİRİYOR"
Altun, belirsizliğin korku ve endişe oluşturduğunu belirterek, "Belirsizliğin hakim olduğu ortamlarda aktörler pasif kalır. Böyle devam ettikçe öngörülemeyen gelişmeler, daha zorlu meydan okumalar doğurur. Günümüzde uluslararası ilişkiler, inisiyatif alamayan, dış gelişmelere göre şekillenen etkisiz aktörlere sahne oluyor." ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE, BÖLGESİNDEKİ GELİŞMELERE HAKİM"
Türkiye'nin son 23 yılda bölgesindeki olaylara ve küresel belirsizliklere karşı acziyet sergilemeyen bir aktör olduğunu belirten Altun, "Türkiye, ilkeli ve adil yaklaşımından ödün vermemiş, cesaret ve kararlılıkla insanı merkeze alan politikalar geliştirmiştir. Doğru bildiği yolda kararlılıkla ilerlemeye devam etmektedir." dedi.
"TARİH, TÜRKİYE'NİN HAKLILIĞINI ORTAYA KOYDU"
Altun, Suriye'de son 13 yılda yaşanan gelişmelerin, küresel güç odaklarının hem acziyetini hem de fırsatçılığını gösterdiğini ifade ederek, "Bu süreçte sözde birçok gelişmiş ülke ve uluslararası aktör, Suriye'deki krizin çözümüne katkı sunmak bir yana, vekalet savaşlarıyla krizin derinleşmesine hizmet etti." dedi.
Suriyeli milyonlarca insanın vatanlarından koparıldığını vurgulayan Altun, "Bu insanların acılarını dindirmek yerine, birçok ülke onlara kapılarını kapattı ve insanlık dışı yöntemlere başvurdu. Cumhurbaşkanımızın 2019 yılında yaptığı tespitler, bugün yaşananları net bir şekilde ortaya koyuyor." ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE OLARAK ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYDUK"
Türkiye'nin Suriye'deki krize insani bir perspektifle yaklaştığını vurgulayan Altun, "Biz Türkiye olarak ciddi riskler alarak elimizi taşın altına koyduk. Bir yandan uluslararası terör örgütleriyle mücadele ederken, diğer yandan milyonlarca insana kucağımızı açtık. 2011'den itibaren, insani dış politika anlayışımızla Suriye’de vicdanın en büyük temsilcisi olduk." dedi.
Türkiye’nin Suriyeli mazlumlara gıda, barınma ve sağlık hizmetleri sunduğunu belirten Altun, "Savaşın yaralarını sarmaya çalıştık, insan onuruna yaraşır imkanlar sunmayı hedefledik. Bölgede inşa edilen hastaneler, okullar ve altyapı projeleri Suriyeli kardeşlerimizin temel ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik kalıcı çözümler olarak bugün de hizmet etmeye devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.
"BATILI ÜLKELER AHLAKİ ÇÖKÜŞ YAŞADI"
Altun, Batılı ülkelerin Suriye krizinde uyguladığı politikaların insani ve ahlaki değerlerden uzak olduğunu belirterek, "Sözüm ona gelişmiş ülkeler, uyguladıkları ırkçı politikalarla büyük bir ahlaki çöküş yaşadı. Türkiye ise Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 2011’den bu yana Suriye’de barışın tesis edilmesi için tüm diplomatik imkan ve kabiliyetlerini seferber etti." dedi.
7) TFF Başkanı Hacıosmanoğlu: Galatasaray - Fenerbahçe derbisini yabancı hakem yönetecek
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, Süper Lig'de 24 Şubat Pazartesi günü oynanacak olan dev Galatasaray - Fenerbahçe derbisini dünya çapında yabancı bir hakemin yöneteceğini duyurdu.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, spor gündemine ilişkin gelişmelere dair açıklamalar yaptı Başkan Hacıosmanoğlu'nun, Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri'nde düzenlediği basın toplantısındaki açıklamaları şöyle:
"TÜM ÜYELERİ DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIZ"
"Tüm kamuoyunun beklentisi derbinin tarihi rekabetine yakışan, sağduyunun ve karşılıklı saygının öne çıktığı, centilmenliğin konuşulduğu, futbolun sağlıklı bir atmosferde iklimde geçmesini arzu ediyoruz. Samimi olarak taraflara çağrı yaptık. Zira iki kulüp arasındaki gerginliğin Türk futbolunu olumsuz etkiliyor. Futbol ailesinin üyeleri olarak kulüplerin hepsi eşit derecede önemlidir. TFF olarak bu ailenin tüm üyelerini düşünmek zorundayız. Adımlarımızı buna göre atıyoruz. Sadece Süper Lig değil tüm ligler değerlidir."
"KİMİN SAMİMİYETSİZ OLDUĞUNU KAMUOYUNA BIRAKIYORUM"
"Galatasaray ve Fenerbahçe'ye bu davetimizle ilgili bilgi verdik. Salı günü toplantıyı tertip etmeyi planladık. Fenerbahçe tamam dedi. Galatasaray genel sekreterliğinden ise bize salı günü divan toplantısı olduğu için çarşamba günü toplantının yapılıp yapılamayacağını sordular. Biz de toplantı için çarşamba gününü kararlaştırdık. Bu cümleler nazarında kimin samimiyetsiz olduğunu kamuoyuna bırakıyorum"
"BU DAVETİ SAMİMİYETLE YAPTIK"
"Kulüplerimizden, camialarına yakışır hareket etmesini istiyoruz. İstedik ki derbi maçı öncesi kulüp başkanlarıyla taraftarlara bir mesaj verelim, arzu etmediğimiz hadiseler olmasın, güvenlik sıkıntıları çıkmasın. Futbolun amiri olarak futbolun sağlığını korumak görevimiz. Yeri geldiğinde kişisel duygularımızı bir kenara bırakıp futbolun kendisini merkeze koyarak hareket ediyoruz. Bu daveti de bu niyet ve samimiyetle yaptık."
"GÖREVE GELDİĞİMİZDE ÇAĞRI YAPTIK"
"Göreve gelir gelmez kulüplere çağrı yaptık, rencide edici açıklamalar olmasın, herkes kendine yakışır örnek davranış içinde olsun. Bu daveti de böyle yaptık ve önemli olan büyük kulüplere başkan olmak, yönetici olmak değil, önemli olan olduktan sonra içinde olduğunuz kulübün büyüklüğüne yakışır davranmaktır. Kişisel ihtirasları, arzuları kendi kulüplerinin önüne koyanlar futbolun huzurunu ve barışı istiyor olabilir mi? Kendi kişisel kavgalarını, kulüplerini ve camialarını kullanarak sürdürenler sözde değil özde samimi olmaları, futbolun ihtiyacı olan kardeşlik iklimine herhangi bir katkı sağlayıp sağlamayacağını kamuoyunun takdirine bırakıyorum."
DERBİYİ YABANCI HAKEM YÖNETECEK
Dev Galatasaray Fenerbahçe derbisine ilişkin de açıklamalar yapan Hacıosmanoğlu şu ifadeleri kullandı;
"İlk baştan beri kendi evlatlarımıza güveniyoruz. Biz bu kararı alırken kulüplerin talebi olursa karar alacağız dedik. Yönetim kurulundaki arkadaşlar, yetkiyi bana verdiler. Bu tartışmaların önünü kesmek için, hakem arkadaşlarımızı tartışılır konuma sokmamak için bu maçın hakemi dünya çapında yabancı bir hakem olacak. Hafta sonu hakemler açıklanırken onu da duyarsınız"
GALATASARAY, O HAKEMİ İSTEMİYOR
Galatasaray Kulübü, Fenerbahçe derbisi için TFF'ye başvuruda bulundu. Sarı-kırmızılar dev karşılaşma için hakem Slavko Vincic'i istemediğini TFF'ye sözlü olarak bildirdi.
8) Rusya Devlet Başkanı Putin: Riyad’da yapılan müzakerelerin sonuçları olumlu
9) İspanya Başbakanı Sanchez: (Trump'ın Gazze planı) Ahlak dışıdır ve uluslararası hukuka aykırıdır
