İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Görkem Üçtuğ ve ekibi, Türkiye’de bir ilke imza atarak çayın karbon ayak izini hesapladı. Yapılan araştırma, çayın kahveye göre 30 kat, gazlı içeceklere göre ise 12 kat daha çevreci olduğunu ortaya koydu.
Prof. Dr. Üçtuğ, çayın üretiminden tüketimine kadar tüm süreçlerini incelediklerini belirterek,
"Çay üretiminde büyük su tüketimi ve kimyasal madde kullanımı söz konusu değil. Bu da çayı, gazlı içecekler ve kahveye kıyasla çevresel etkiler açısından oldukça avantajlı kılıyor. Doğru demleme yöntemleriyle çayın karbon ayak izini daha da azaltmak mümkün" dedi.
Araştırma kapsamında, çayın tarladan fincana kadar olan tüm aşamaları incelendi. Prof. Dr. Üçtuğ
"330 ml’lik bir kutu gazlı içeceğin karbon ayak izi 0.17 kg karbondioksit eş değerinde. Çayda ise bu rakam 0.014 seviyesinde. Kahvede ise 0.40’a çıkıyor. Bu da çayın ne kadar çevreci bir içecek olduğunu gösteriyor" ifadelerini kullandı.
Elektrikli Aletlerle Demleme ve Çay Posasının Değerlendirilmesi Önerisi
Çayın demlenme yönteminin de karbon ayak izi üzerinde etkili olduğunu vurgulayan Üçtuğ,
"Elektrikli aletlerle çay demlemek, gazlı ocak kullanmaktan daha çevreci. Ayrıca çay posasını kompost yaparak sebze ve meyve üretiminde gübre olarak kullanabiliriz. Bu basit adımlar, çayın çevresel etkisini daha da azaltacaktır" diye konuştu.
Çay Neden Daha Çevreci?
Araştırma sonuçlarına göre, çay üretiminde su tüketimi ve kimyasal madde kullanımı oldukça düşük. Bu da çayı, gazlı içecekler ve kahveye kıyasla çevre dostu bir içecek haline getiriyor. 330 ml’lik bir gazlı içeceğin karbon ayak izi 0.17 kg karbondioksit eş değerindeyken, çayda bu rakam sadece 0.014.
Çayın Çevresel Etkisini Azaltmanın Yolları
Prof. Dr. Üçtuğ, çayın karbon ayak izini daha da düşürmek için elektrikli aletlerle demleme yapılmasını ve çay posasının kompost olarak değerlendirilmesini öneriyor. Bu basit adımlar, çayın çevresel etkisini en aza indirerek doğaya katkı sağlıyor.
Türkiye’de Bir İlk: Bilimsel Kanıt
Bu çalışma, çayın çevre dostu bir içecek olduğunu bilimsel olarak kanıtlayan Türkiye’deki ilk araştırma olma özelliğini taşıyor. Çay severler, doğru demleme yöntemleri ve posayı değerlendirerek hem lezzetli hem de çevreci bir deneyim yaşayabilir.