Bangladeş'te 1971 Bağımsızlık Savaşı'na katılanların yakınlarına kamu sektöründe kontenjan ayrılmasına karşı çıkan üniversite öğrencilerinin ülke genelinde düzenlediği protestolar şiddetleniyor. Dün kontenjan hakkının kaldırılması talebiyle düzenlenen gösterilerde polisle çatışan öğrencilerden 19'u hayatını kaybetti. Salı gününden bu yana devam eden protestolarda toplam can kaybı 25'e ulaştı.
NE OLMUŞTU?
Salı günü başlayan protestolarda, kontenjan hakkının kaldırılması talebiyle gösteri düzenleyen muhalif öğrencilerle iktidar yanlısı öğrenciler arasında şiddetli çatışmalar yaşanmıştı. Polisin göz yaşartıcı gaz, cop ve mermiyle müdahale ettiği olaylarda 6 kişi hayatını kaybetmişti. Çarşamba gününden itibaren tüm devlet ve özel üniversiteler süresiz olarak kapatılmış, tansiyonu düşürmek amacıyla üniversite kampüslerine çevik kuvvet polisi ve Sınır Muhafızları sevk edilmişti. Ayrıca, mobil internet bağlantıları da kesilmişti. Dün başkent Dakka başta olmak üzere ülke genelinde düzenlenen protestolar, yeniden şiddet olaylarına sahne olmuştu. Dakka'da göstericiler polis araçları, bir polis kulübesi ve yollara kurdukları barikatları ateşe vermişti. Devlet televizyonu Bangladeş TV'nin merkez binasına saldıran göstericiler, ana kapıyı kırarak girişi ateşe vermişti.
KAMU SEKTÖRÜ KONTENJANLARI
Bangladeş'te kamu sektöründeki işlerin yüzde 56'sı belirli gruplara ayrılıyor. Bu kontenjanların yüzde 30'u 1971'deki Bağımsızlık Savaşı'na katılanların ailelerine, yüzde 10'u kadınlara, yüzde 10'u az gelişmiş bölge sakinlerine, yüzde 5'i yerli topluluklara ve yüzde 1'i engellilere ayrılmış durumda. 2018'de öğrenci protestolarının ardından savaşa katılanların ailelerine ayrılan kontenjan kaldırılmıştı. Ancak Yüksek Mahkeme'nin geçtiğimiz ay kontenjan sisteminin yeniden uygulanması kararı almasıyla protestolar tekrar başladı. Muhalif öğrenciler, savaşa katılanların ailelerine kontenjan ayrılmasının "ayrımcı" olduğunu savunarak, bunun yerine liyakate dayalı bir sistem getirilmesini talep ediyor.
