Bessam Tablîye’nin değerlendirmesine göre, Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık gibi ülkeler, Suriye’deki rejimin çökmesinin hemen ardından Suriyeli sığınmacılarla ilgili başvuruları geçici olarak askıya aldı.

Bu ülkeler, rejim sonrası Avrupa’ya gelen her Suriyeli sığınmacının, savaş suçu işlediği şüphesiyle "terörist" olarak değerlendirilebileceğini belirtti. Tablîye’ye göre, bu politika, Avrupa’nın mülteci kabulü konusunda daha katı bir tavır almaya başladığını gösteriyor.

Ancak uluslararası hukuka göre, Esad rejiminin vatandaşlarına yönelik ciddi insan hakları ihlalleri gerçekleştirdiği kanıtlanmış durumda. Bu nedenle, Avrupa ülkeleri bugüne kadar, rejime karşı muhalif olduğunu veya işkence, zulüm ya da keyfi tutuklamaya maruz kaldığını kanıtlayan kişilere iltica hakkı tanıyordu.

Mülteciler İçin Yeni Bir Değerlendirme Süreci

Tablîye’ye göre, Suriyeli mültecilerin kalıcı olarak Avrupa’da kalıp kalamayacağı, Suriye’deki güvenlik durumuna bağlı olacak.

Avrupa ülkeleri, Suriye'nin güvenli bir ülke olup olmadığına dair detaylı bir değerlendirme yapmadan mültecileri zorla geri gönderemeyecek. Bir ülkenin "güvenli bölge" olarak kabul edilmesi için şu kriterlerin sağlanması gerekiyor: Günlük hayatın normalleşmesi ve siyasi şiddetin sona ermesi, eğitim, sağlık, barınma ve temel hizmetlere erişimin sağlanması, bağımsız bir yargı ve etkin bir polis teşkilatının varlığı, farklı etnik ve siyasi gruplara eşit muamele edilmesi ve ayrımcılığın ortadan kalkması.

Tablîye’ye göre, eğer Suriye’nin bu şartları sağladığına dair net bir güvence bulunmazsa, mültecilerin zorla geri gönderilmesi 1951 Cenevre Mülteci Sözleşmesi’ne aykırı olacak.

Zorla Geri Gönderme Hukuki Sorunlar Ortaya Çıkarabilir

Bessam Tablîye’nin analizine göre, Avrupa ülkeleri, mültecileri güvenli olmayan bir ülkeye geri gönderirse, hukuki yaptırımlarla karşı karşıya kalabilir.

Daha önce bazı Avrupa ülkeleri, hukuka aykırı şekilde mültecileri ülkelerine göndermekle suçlanmış ve tazminat ödemeye mahkûm edilmişti. Bu nedenle, Avrupa ülkeleri mültecilerin güvenliğini garanti altına almadan zorla geri gönderme politikalarını uygulamaktan kaçınıyor. Avrupa hükümetleri, Suriye’deki yeni yönetimle mültecilerin güvenliği konusunda garantiler almak için müzakereler yürütüyor. Ancak, şu anda Suriye’de anayasal bir düzen ya da resmi bir hukuki çerçeve olmadığı için, mültecilerin zorla geri gönderilmesi en az birkaç yıl boyunca mümkün görünmüyor.

Avrupa "Gönüllü Geri Dönüş" İçin Teşvikler Sunuyor

Tablîye’ye göre, Avrupa hükümetleri şu anda zorunlu geri gönderme politikalarının uygulanabilir olmadığını bildiğinden, "gönüllü dönüş" teşviklerini artırıyor. Bazı Avrupa ülkeleri, Suriyeli mültecilere gönüllü olarak ülkelerine dönmeleri karşılığında binlerce euro ödeme teklif ediyor. Bu teşvikler, mültecilerin kendi istekleriyle geri dönmesini sağlamaya yönelik bir girişim olarak görülüyor.
Ancak, mültecilerin büyük bir kısmı, Suriye’deki ekonomik ve güvenlik koşulları düzelmeden geri dönmeyi düşünmüyor.

Geri Gönderme İçin Ne Gerekiyor?

Tablîye’ye göre, Avrupa hükümetleri, mültecileri geri göndermeden önce şu şartların sağlanması gerektiğini belirtiyor: Suriye’de siyasi istikrarın sağlanması, Okullar, hastaneler ve barınma olanaklarının geliştirilmesi, bağımsız yargı ve etkin güvenlik güçlerinin varlığı, tüm halk kesimlerine eşit hakların tanınması ve ayrımcılığın sona ermesi.

Tablîye’ye göre, bu şartlar yerine getirilmediği sürece, Avrupa’nın Suriyeli mültecileri zorla geri gönderme ihtimali oldukça düşük.

Hukukçu Bessam Tablîye’ye göre, Avrupa ülkeleri Suriyeli mültecilerle ilgili politikalarını sıkılaştırsa da, zorla geri gönderme politikaları şu an için uygulanabilir değil.

Ancak, önümüzdeki yıllarda Suriye’deki gelişmelere bağlı olarak, Avrupa’nın mülteci politikalarının yeniden şekillenmesi bekleniyor. Avrupa hükümetleri, hem uluslararası hukuka uygun hareket etmek hem de mülteci yükünü azaltmak için farklı yollar arıyor. Ancak Suriye’de güvenlik ve istikrar sağlanmadan, mültecilerin toplu dönüşü kısa vadede mümkün görünmüyor.

Kaynak: Haber Merkezi