Almanya Almanya
Türkiye'den aldım Almanya'nın methini,
Çok bulunur dediler manda sığır etini,
Getirirler her hafta işçi ihtiyatini,
Bundan sonra seyreyle vatandaş hayatını.
1960’ların dilden düşmeyen, günün ekonomik ve sosyal koşullarını
çok iyi anlatan şarkının giriş kıtası…
Anlaşıldığı gibi “et yemek”, emeğinin karşılığını vaktinde almak, görece rahat bir yaşam sürmek için insanlar evini, köyünü, düzenini terk ederek gurbete gitmişler…
O dönemde yokluk sefalet içinde olan Türkiye’nin ucuz insan gücünden faydalanmak için bir hamle başlatan Almanya, son yıllarda kendisini dünyanın en büyük ekonomilerinden biri haline getiren Türkleri tekrar gönderme peşinde..
Türküye devam;
Alamanya Alamanya,
Türk gibi işçi bulaman ya,
Alamanya Alamanya,
Bizden uysal bulaman ya
***
Köyünden kalkıp kendisine ve evlatlarına daha rahat bir hayat
sağlayabilmek için “gavur ellerinde hizmetçi olmayı” göze alan saf
Anadolu evlatları “German Dream” akımına kapılıp pembe hayallerle
otobüslere bindiler. Sonra ne oldu;
Saat 6’dır şimdi Köln'e geldik dediler,
Altı altı hepimizi koğuşlara verdiler,
Tüy yerine altıma ot yatağı serdiler,
Banyo tuvalet fabrikada dediler.
***
O günlerin üzerinden 50 yıl geçti. Zaman hızlı geçti, çok şey değişti. Ne Türkiye eski Türkiye, ne de Alamanya’da yaşayan Türkler fabrika tuvaletine mahkum! Her dönem Türkiye’nin ensesinde olan. İç ve dış olaylarda karar verme ve müdahil olma yetkisini kendinde gören, Gezi Parkı kalkışmasını finanse eden, olayları olduğundan farklı gösteren Alamanya, Türkiye’nin İncirlik kararı ile neye uğradığını şaşırdı. NATO’yu bahane ederek Türk toprakları üzerindeki tahakküm yürütmeye çalışanlar, “aktivist” kimliğine bürünüp Büyükada’da “Türkiye’yi nasıl karanlığa sürükleriz” konulu toplantılar düzenliyorlar.
***
Tüm bunları hazmedemeyen Alman hükümeti Katar’a uygulanan ambargoya benzet yaptırımlar ile Türkiye’nin gözünü korkutup, hizaya getirmeye çalışıyor. Almanya ile 2016 yılında gerçekleşen ihracatımız 14 milyar dolar, ithalatımız ise 21,5 milyar dolar. İhracatta birinci ülke konumunda. Bu büyük ticari hacmin farkında olan Alamanya, bu kartını oynayarak ekonomik yaptırımları konu ederek açık açık tehdit ediyor. Alman vatandaşlarına Türkiye’de güvende olmadıkları telkin ediliyor.
***
Eylül ayında yapılacak olan parlamento seçimleri için gövde
gösterisi yapmak isteyen, ama İncirlik mevzusunda “karizması
çizilen” Merkel, Türkiye’nin üzerine giderek siyasi prim devşirme
peşinde. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dik duruşu,
hükümetin Alman şirketlere ve yatırımcılara doğru yaklaşımı, krizin
ekonomik alana taşınmasının önüne geçiyor. Türkiye üzerinde siyasal
hegemonya kurmak isteyenler, yiyecekleri tokada hazır olsunlar.
HAYIRLI CUMALAR