Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, RTÜK İletişim Dergisi'nde yayımlanan "Ekran Bağımlılığı ve Toplum Sağlığına Etkileri" başlıklı makalesinde, kontrolsüz ekran kullanımının yol açabileceği sağlık sorunlarını ele aldı. Birinci, ekran bağımlılığının temel belirtilerini şu şekilde sıraladı: ekran süresini kontrol edememe, ekrandan uzakta hissedilen boşluk veya depresif ruh hali, ekran erişimine engel olunduğunda ortaya çıkan saldırganlık, sosyal faaliyetlere ilgi kaybı, ilişkilerden ve sorumluluklardan kaçınma. Bu sorunların, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.
Salgınla birlikte hem Türkiye'de hem de dünyada ekran izleme sürelerinin son yıllarda ciddi artış gösterdiğine işaret eden Birinci, "Türkiye'de yapılan bir araştırmada, çocukların neredeyse yüzde 72'sinin önceki yıllara göre daha fazla ekran izleme süresine sahip olduğu belirtilmiştir. Ayrıca ülkemizde 6-13 yaş arası grupta, ekran süresi ortalama günde 6,4 saat olarak tespit edilmiştir. Yapılan başka bir araştırmada ise 9 Avrupa ülkesinde pandemi sürecinde ekrana maruz kalma süresinde yüzde 65 artış saptanmıştır." dedi.
Makalesinde ekran sürelerine ilişkin global verilere de yer verdi. Birinci, "Yapılan bir araştırmaya göre, dünya genelinde en fazla ekran izleme süresine sahip ülke %58,21 oranla Güney Afrika iken, en az ekran izleme süresine sahip ülke %21,70 ile Japonya'dır. Türkiye'de bu oran %43,92 olarak tespit edilmiştir. Dünya genelinde ise günlük ortalama ekran süresi 6 saat 37 dakikadır," ifadelerini kullandı. Bu veriler, küresel ölçekte ekran kullanımının yaygın ve yüksek olduğunu ortaya koyarken, Türkiye'nin dünya ortalamasına yakın bir konumda bulunduğunu gösteriyor.
"DEPRESYON VE ANKSİYETE RİSKİ"
Ekran bağımlılığının fiziksel ve ruhsal boyutta insan ve toplum sağlığını etkilediğini belirten Birinci, "Bir kapsam incelemesi, günlük 3 saatten fazla ekran süresinin ergenlerde ve genç yetişkinlerde daha yüksek depresyon ve anksiyete olasılığına yol açtığını belirtmektedir. Spesifik olarak, günde 4 saatten fazla televizyon ekran süresinin panikatak ve günde 4 saatten fazla bilgisayar kullanımının anksiyete ve sosyal fobi semptomlarına yol açtığı saptanmıştır." dedi.
Sürekli değişen içerikler ve anlık bildirimlerin dikkat dağınıklığına yol açarak özellikle çocuklar ve gençlerde dikkat sürelerinin kısalmasına sebep olduğunu aktaran Birinci, "Ekran kullanımının sınırları aştığı noktalarda, 2 yaşından küçük çocuklarda gelişimsel gecikme, kelime dağarcığının kısıtlı olması, sosyal katılım becerilerinin zayıf olması, 3 yaş civarlarındaki çocuklarda iletişim ve günlük yaşam becerilerinde zayıflık, ilerleyen süreçlerde yürümeye başlayan çocukların motor gelişiminde olumsuzluklar meydana getirebildiğini, dil becerilerinde ve diğer bireylerle iletişimde yetersizliklere, obezite, diyabet gibi kronik hastalıklara yol açabileceği ortaya konulmuştur." dedi.
20 30 DAKİKAYI GEÇMEMELİ
Doç. Dr. Şuayip Birinci, gençlerde aşırı telefon kullanımının ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekti. Özellikle yanlış duruşun iskelet sistemi üzerinde olumsuz etkiler yarattığını, uzun süre aynı pozisyonda oturmanın ise beyin hücrelerinin yenilenmesini sağlayan REM uykusunu olumsuz yönde etkilediğini vurguladı.
"Ekran sürelerini sınırlamak, sağlıklı alışkanlıklar geliştirmek ve çocuklarımızı bu konuda doğru yönlendirmek, gelecekte daha sağlıklı ve dengeli bir toplum oluşturmanın temel taşları olacaktır. Teknolojinin hayatımızdaki yerini optimize ederek, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığımızı koruyabilir ve sürdürülebilir bir yaşam tarzı benimseyebiliriz." ifadesini kullanan Birinci, Sağlık Bakanlığı Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğünün 2023'te yayımladığı "Teknoloji Bağımlılığı Ebeveyn Rehberi"nde 4-6 yaş dönemindeki çocuğun teknolojik cihazlarla etkileşiminin gelişimine uygun içerikten oluşan ve günlük 20-30 dakikayı geçmeyen bir aktivite şeklinde olmasının tavsiye edildiğini belirtti.
Doç. Dr. Şuayip Birinci, Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan "Teknoloji Bağımlılığı Ebeveyn Rehberi"nde 6-12 yaş grubundaki çocuklar için mobil cihazların eğlence ve oyun amaçlı kullanımının günlük en fazla 1 saatle sınırlandırılmasının tavsiye edildiğini belirtti.
Makalede, ekran bağımlılığının küresel ve ulusal düzeyde daha iyi anlaşılması için kapsamlı araştırmaların sürdürülmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca, bu tür bağımlılıkların tanımlanması ve karakteristik özelliklerinin belirlenmesinin, etkin stratejiler oluşturmak isteyen ülkeler için kritik bir öneme sahip olduğu ifade edildi. Birinci, ekran kullanımının sınırlandırılması ve farkındalığın artırılmasının uzun vadede toplum sağlığı üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çekti.