GENEL

Suriye'de muhalif gruplar kendini feshedecek

Özgür Suriye'nin lideri Ahmed el-Şar'a, "Suriye'de tüm muhalif gruplar Savunma Bakanlığı çatısı altında birleşecek" dedi.

Loading...

Abone Ol

Suriye'de muhalif gruplar kendini feshedecek.  Ahmed el-şara, "Tüm gruplar Savunma Bakanlığı çatısı altında birleşecek" dedi. 

Suriye’de geniş çaplı askeri operasyonların, "Saldırıyı Engelleme" adı altında Ortak Operasyonlar Yönetimi tarafından sona erdirilmesiyle birlikte, devrik başkan Beşşar Esed rejiminin çöküşünün ortaya çıkardığı boşluğu dolduracak bir organizasyon oluşturulmasına yönelik adımlar atılıyor. 

Bu kapsamda, Muhammed el-Beşir başkanlığında bir "Geçici Hükümet" kuruldu. Beşir, daha önce İdlib’deki "Kurtuluş Hükümeti"nin başkanıydı ve bu hükümet, askeri operasyonları yürüten "Heyet Tahrir Şam"ın bir uzantısıydı.

Geçici Hükümet'teki kaynaklarına göre, hükümetin önceliği güvenliği sağlamak ve askeri grupları tek bir yapı içinde birleştirmek.

Yeni yönetimin genel komutanı ve aynı zamanda Heyet Tahrir Şam’ın lideri olan Ahmed el-Şer’a, geçtiğimiz cumartesi (21 Aralık) Şam’da Suriye devrimindeki askeri fraksiyonların liderleriyle bir araya geldi. Bu toplantıda yeni askeri yapı tartışıldı ve bu grupların, yeni ordunun Savunma Bakanlığı bünyesinde birleşeceği açıklandı.

Ordunun ilk etapta 80 bin olması daha sonra ise bu sayının 300 bine çıkacağı belirtiliyor.

Fraksiyonlar Toplantısı

Kaynaklar, Şer’a’nın askeri fraksiyonlarla yaptığı toplantıda, bir Savunma Bakanlığı oluşturulması gerektiğine odaklanıldığını belirtti. Toplantının, Suriye ordusunun çekirdeğini yeniden inşa etmek için bir adım olarak görüldüğü ifade edildi.

Toplantıdan bir gün önce, Geçici Hükümet, yıllardır Heyet Tahrir Şam’ın askeri kanadının liderliğini yapan Merhef Ebu Kasra’yı Savunma Bakanı olarak atadı.

Şam’daki toplantıya kuzey, güney ve merkez Suriye’den gelen çok sayıda fraksiyon lideri katıldı. Bunlar arasında Ahrar el-Şam Hareketi, Şamiye Cephesi, Sukur el-Şam ve Dera ilinden gelen askeri gruplar da yer aldı. Ancak, Sekizinci Tümen’in lideri Ahmed Avde, Şer’a ile toplantıya katılmayı reddetti. Gerekçe olarak ise karmaşık prosedürler ve toplantıya katılım izninin gecikmesini gösterdi.

Edinilen bilgilere göre, diğer fraksiyonlar, Heyet Tahrir Şam’ın "herkesi kontrol altına alma" niyetinde olabileceğinden şüpheleniyor. Özellikle Dera kökenli askeri gruplar, Şer’a’nın adımlarına karşı temkinli bir tutum sergiliyor.

Müttefiklere Açılma

Heyet Tahrir Şam, Şam’daki toplantıdan önce müttefiklerini memnun etme amacı taşıyan bir dizi karar aldı. Bu kararlar kapsamında, yeni yönetim Şamiye Cephesi lideri Azzam el-Garib’i Halep Valisi olarak atadı. Halep, Suriye’nin ekonomik başkenti olarak kabul ediliyor ve idari başkent Şam’a yakın bir öneme sahip.

Ayrıca Sukur el-Şam lideri Ahmed İsa el-Şeyh İdlib Valisi, Ahrar el-Şam lideri Amir el-Şeyh ise Şam kırsalının valisi olarak atandı. Heyet, daha önce Heyet Tahrir Şam’ı diğer gruplarla yakınlaştıran Hasan Sufan’ı Lazkiye Valisi Yardımcısı olarak görevlendirdi. Lazkiye, Akdeniz’e kıyısı olan ve stratejik öneme sahip bir limanı barındırıyor.

Bu atamaların, müttefikleri güvence altına almak ve fraksiyonların Savunma Bakanlığı çatısı altında birleşmesini teşvik etmek için yapıldığı belirtiliyor. Ancak atamalarda güvenlik boyutunun da etkili olduğu ifade ediliyor. Örneğin, Halep’te hala Suriye Demokratik Güçleri'ne bağlı bazı gruplar bulunuyor ve eski rejime sadık milisler var. Bu nedenle yeni vali el-Garib’in güvenliği sağlaması bekleniyor.

Diğer taraftan, Sufan’ın, Lazkiye kırsalındaki eski rejim güvenlik ve ordu unsurlarının varlığı nedeniyle ciddi zorluklarla karşılaşması bekleniyor. Ayrıca, Lazkiye’de Rusya’ya ait Hmeymim Hava Üssü bulunuyor.

Devlet ve Organizasyon

Dera ve Şam kırsalında faaliyet gösteren ve ismini açıklamak istemeyen iki silahlı muhalefet lideri, Heyet Tahrir Şam’ın yönetimden ziyade bir organizasyon mantığıyla hareket ettiğini ve bu yaklaşımın devlet yönetimi aşamasına uygun olmadığını dile getirdi.

Heyet Tahrir Şam’a yakın kaynaklar ise bazı güney fraksiyonlarının bu tutumunun, bölgesel aktörlerin çıkarlarını gözetmekten kaynaklandığını öne sürdü. Bu kaynaklara göre, bazı bölgesel aktörler Suriye’deki gelişmelerden memnun değil ve kendi bağlantılı gruplarını, uluslararası ve bölgesel bir vizyona dayanmayan bu adımları engellemeye teşvik ediyor.

Ancak Heyet Tahrir Şam’ın, bölgesel ülkeleri ve uluslararası toplumu ikna etme çabalarının olumlu sonuçlar verdiği ifade ediliyor. Bu çabalar, Şer’a’nın uluslararası delegasyonlarla yaptığı görüşmeler ve bu görüşmelerden çıkan genel memnuniyetle destekleniyor.