Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle, yazılı açıklamasında, dijital ekonominin giderek artan hızla hayatın merkezine yerleştiğini ve bunun rekabet uygulamalarını etkilediğini belirtti.

Kurum olarak dijital dönüşümün getirdiği yeni dinamikleri yakından takip ettiklerini ve Türkiye'nin bu alandaki pozisyonunu güçlendirmek adına gerekli düzenlemeleri ve inisiyatifleri hayata geçirdiklerini vurgulayan Küle, 2020 yılında dijital ekonomiye yönelik stratejilerini belirlediklerini ve bu kapsamda bir daireyi, ihtisas dairesi haline getirdiklerini aktardı.

Küle, bu kapsamda, çok sayıda ilk inceleme, ön araştırma ve soruşturma yaptıklarını, e-Pazaryeri platformları ve çevrim içi reklamcılık alanlarında sektör incelemelerini tamamladıklarını anımsatarak, Mobil Ekosistem Sektör Araştırma Raporu'nun çalışmalarının ise devam ettiğini bildirdi. Birol Küle, Orta Vadeli Program'da da yer alan dijital platformlara yönelik yasal düzenlemenin raporlama çalışmalarını bitirdiklerini kaydetti.

Kurumun son yıllardaki faaliyetlerinde öne çıkan başlıklara ilişkin de değerlendirme bulunan Küle, şöyle devam etti:

"Rekabet Kurulu kararlarının ekonomi üzerindeki etkisini gösteren ve OECD metodolojisine göre hazırlanan Etki Analizi Raporu, 2021-2022 döneminde tüketicilere 13,1 milyar dolar fayda sağlandığını göstermektedir. Bu durum, Kurumumuz nezdinde atılan adımların ve alınan önlemlerin ekonomik alanda ne denli öneme sahip olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Yeniliklerimizden biri olan taahhüt ve uzlaşma mekanizması da rekabet ihlallerine müdahale süreçlerimizi hızlandırmış ve etkinliği artırmıştır. Açılan soruşturmalardan 12'si, verilen etkin taahhütlerle sonlandırılmıştır. Uzlaşma tarafında ise ihlali kabul eden 92 teşebbüs, yaklaşık 836 milyon lira idari para cezası ödemiş ve haklarında yürütülen soruşturmalar sonlandırılmıştır. Yapılan tüm bu değişiklikler, mevzuatımızın iş dünyası ve tüketiciler için daha adil ve şeffaf hale gelmesine katkı sağlamıştır."

Küle, rekabetin sağlıklı şekilde işleyebilmesi ve toplumsal refah açısından ağır sonuçları olan rekabet ihlallerinin önüne geçilmesi için cezai yaptırımların kaçınılmaz bir gerçek olduğuna işaret ederek, "Son yıllarda hem beşeri hem de bilişim teknolojileri alanındaki yatırımlarımız sayesinde artan başarılı inceleme süreçlerimiz, para cezalarındaki artışı da beraberinde getirmiştir. Son 10 yılın verilerini incelediğimizde, verilen cezaların yüzde 87'sinin son 4 yıl içinde verildiği görülmektedir. Bu 4 yıl içinde 10,4 milyar lira para cezası verilmiştir." değerlendirmesinde bulundu.

"Algoritmalarda inceleme yapıyoruz"

Küle, kurumun bilişim personelinin, mobil ve yerleşik cihazlarda, yazılım kodlarında, veri tabanlarında, sunucu sistemlerinde, algoritmalarda inceleme yapma yetkinliğine sahip olduğuna dikkati çekerek, e-Ticaret platformlarının algoritmalarında bu kapsamda incelemeler gerçekleştirdiklerini duyurdu.

Bu kapasite artışının, soruşturma sayılarıyla birlikte yerinde inceleme sayılarının da artmasını beraberinde getirdiği bilgisini veren Küle, salgın döneminde, kamu sağlığı ve ekonomik istikrarı korumak adına hastaneler soruşturması ve zincir market soruşturması gibi önemli incelemeler gerçekleştirdiklerini anımsattı.

Küle, deprem bölgesine özel başlattıkları inceleme ve soruşturmaların, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlamak ve adil rekabet koşullarını korumak amacıyla sürdüğüne işaret ederek, "Bu olay, bizlere rekabet hukukunun sadece ekonomik kalkınmayı teşvik etmekle kalmayıp aynı zamanda toplumsal ve ekonomik zorluklar karşısında da hızlı ve etkili çözümler üretebilme kapasitesine sahip olduğunu göstermiştir" ifadesini kullandı.

Kurumun bazı önemli kararlarını da anımsatan Küle, bu kararların etkilerine ilişkin şunları kaydetti:

"Google soruşturmamızla alışveriş karşılaştırma sitelerinin, yerel arama sitelerinin önünü açtık. Birleşme devralmalarda teknoloji şirketlerinin ciro eşitliklerini kaldırarak öldürücü devralmalarının önüne geçtik. Twitter devralması da bu kapsamda bize bildirilmeliydi, bildirilmedi. Bildirilmediği için idari para cezası uygulandı. WhatsApp kullanıcıları için Facebook dayatmasını durdurduk. Artık diledikleri gibi verilerinizi kullanamayacaklar. Trendyol'un algoritmaları ile kendini kayırmasının önüne geçtik. Ayrımcılığa son verdik. Çiçekçiler, restoranlar diledikleri platformlarla diledikleri koşullarda çalışabilecek, kendi mağazalarında da diledikleri kampanyaları uygulayabilecekler. e-Pazaryerleri, çevrim içi reklamcılık, ilaç, akaryakıt gibi sektör incelemelerini yaptık. Sektörlerin röntgenlerini çektik, sorunlara ışık tuttuk. Sahibinden.com'da ilan veren emlakçıların ve oto galerilerinin diledikleri zaman verileri diğer rakiplere taşıyabilmelerinin önünü açtık. Zincir marketlerde topla dağıt karteline geçit vermedik. 2,7 milyar lira rekor para cezası ile cezalandırdık. Üreticilerin ve tedarikçilerinin de raf fiyatlarına müdahale etmelerinin önüne geçtik. Coca-Cola'nın küçük market ve bakkallarda dolaplarının yüzde 25'inin rakiplere açılmasını sağladık. Algida'nın dolaplarının yüzde 30'unu rakiplere açtık. Un, maya, yumurta gibi temel gıda maddeleri üzerinde yapılan rekabet ihlallerini cezalandırdık ve ihlallere son verdik."

"Toplumsal farkındalığı yükseltiyoruz"

Küle, ilaç devlerinin aralarında anlaşıp, hastalara pahalı ilaç dayatmasının önüne geçerek, kamu bütçesini bu ekonomik yükten kurtardıklarını belirterek, şu ifadeleri kullandı:

"Çimento, hazır beton, cam, seramik sektörüne yönelik incelemeler yaptık, yapıyoruz. İnternet üzerinden satışı engelleyen kim olursa olsun peşine düştük, bulduk ve pazarı serbestleştirdik. Otobüs biletlerinin farklı platformlarda satılabilmesini sağladık. Akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren 4 büyük teşebbüsün yeniden satış fiyatı tespitine yönelik ihlallerini cezalandırdık. Görüldüğü üzere, gerek dijital gerekse de pek çok farklı sektördeki ihlale müdahale edilmiş ve bu ihlallere yönelik hedef odaklı tedbirler alınmıştır. Bu bağlamda teşebbüslerin iş yapış biçimlerini, yarı yargısal görevlerimizi ve rekabet savunuculuğunu büyük bir özveriyle yerine getirerek etkiliyor, toplumsal farkındalığı yükseltiyoruz. Tüm faaliyetlerimiz, rapor ve kararlarımız aracılığıyla inovasyon temelli rekabeti teşvik ederek, piyasalarda rekabet karşıtı müdahalelere ve pazara giriş engellerine karşı durmayı hedefliyoruz."