Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, tam gün eğitim sistemine yönelik gazetecilere açıklamalarda bulundu. Bakan Yılmaz, öğretmenlere mülakatlarda sorulduğu iddia edilen sorular hakkında da açıklama yaptı.
Yılmaz, tam gün eğitime geçilmesi konusunda öğretmen ve derslik sayısında sıkıntı olmadığını söyledi.
"Eğitimde derslikte bilim, teknoloji hiçbir sıkıntı yok. 2019
yılında insallah bu söylediklerimizin tamamını başardığımızı
görecekler" diyen Yılmaz, şöyle devam etti:
"Her yıl kim okul yaptı, özel sektör... Geçmişte biz devlet eliyle
yaptık. Her yıl başarımızı tekrarlarsak 77 bin derslik ihtiyacı
ortadan kalkacaktır. Önümüzdeki dönemde artmış bütçe diğer
kurumlara göre MEB’dedir. Bunun da gerekçesi tekli eğitime
geçebilmektir. İnşallah önümüzdeki dönemde ikili eğitimi bitirip
tekli eğitime geçeceğiz."
"MEZUN OLAN ANADİLİ GİBİ YABANCI DİL KONUŞACAK"
Beşinci sınıfta İngilizce'nin ağırlığının artırılacağını
söyleyen Yılmaz, "Mezun olan öğrenciler ana diline nasıl hakimse
bir başka dile de o kadar hakim olacak" ifadelerini kullandı.
İngilizce ders saati konusunda çalışmaların devam ettiğini belirten
Yılmaz, öğretmen sayısının ise yeterli olduğunu belirtti.
"ANAOKULU ZORUNLU OLACAK"
Okul öncesi eğitime de değinen Yılmaz, araştırmalara göre okul öncesi eğitim alanların almayanlara oranla daha başarılı olduğuna işaret etti.
Bu nedenle okul öncesi eğitimin de zorunlu olacağını ifade eden Yılmaz, "Okul öğrenci eğitim oranımız yüzde 50'nin üzerinde. Pilot illerden başlayarak 2019 yılına kadar diğer öğrencilerimizi de okul öncesi eğitime katacağız" şeklinde konuştu.
ÖĞRETMEN MÜLAKATI ELEŞTİRİLERİNE YANIT
Bakan Yılmaz'a sözleşmeli öğretmenlik mülakatlarıyla ilgili tartışmalara yönelik değerlendirmesi de soruldu.
"Bunlar kurumumuza gölge düşürmek için yapılmıştır" ifadesini kullanan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Yüzde yüz testi çözen birisi için mülakat yapmazsak nerden
bileceğiz öğrendiklerini anlatabiliyor mu, aktarabiliyor mu, beden
dilini kullanabiliyor mu?
Öğrenci bir konuyu ondan daha iyi biliyorsa ona tepkisi nasıldır?
Biz bunları ölçmeden nasıl ülkenin geleceği olan evlatları teslim
edeceğiz? Mülakat doğrudur, mülakatın yapılması da doğrudur.
Öğretmenin öz güveni var mı, anladığını anlatabiliyor mu bunun için
mülakat şarttır?
Bu bizim yeni getirdiğimiz sistem değil eskiden de vardı uygulanmıyordu. MEB’in kanununda olan bir şeydir bu biz de uyguladık.
Biz mülakattan önce adayları çağırdık eğitim verdik sonra bu
soru havuzundan başka soru sorulmayacak dedik önlerine 2 kupa
buradan soru çektiler.
Bunun dışında nerelisin nasılsın diye bizim soru havuzumuzda yok
ama ama birisi sormuş olsa dahi bu mülakatın doğruluğuna zarar
getirmez."