İSLAM

Kerahat vakti ikindi namaz kılınır mı? Kerahat vakti namaz kılınır mı?

Namaz, Allah’la kul arasında güçlü ve kopmaz bir bağ kurmayı temsil eder. Ayrıca namaz İslam'ın beş şartından biridir. Bu kadar önemli olan namazın belli saatlerde kılınması gerekmektedir. Peki "Kerahat vakti namaz kılınır mı?" İşte detaylar!

Abone Ol

İslam'da namazın kılınması gereken saatler ile kılınmaması gereken saatler açık bir şekilde belirtilir. Bundan dolayı da pek çok kişi,"Kerahat vakti namaz kılınır mı? İkindi kerahat vakti ne zaman?" şeklindeki sorulara detaylı yanıtlar arıyor. İşte bu konudaki ayrıntılar...


KERAHAT VAKTİ NAMAZ KILINIR MI?


Güneşin doğmasından yükselmesine kadar olan zaman içerisinde, güneş tam tepedeyken ve güneşin batma zamanında namaz kılmak hadislerde yasaklanmıştır. Bu vakitlere ise kerâhet vakitleri denir. Ukbe b. Âmir el-Cühenî’den bu konu şu şekilde nakledilmiştir; “Resûlullah (s.a.s.) bize üç vakitte namaz kılmayı veya ölülerimizi defnetmeyi yasakladı: Güneşin doğmasından itibaren (bir veya iki mızrak boyu) yükselmesine kadar, güneşin gökyüzünde tam dik oluşundan (batıya) yönelmesine kadar ve güneşin sararmasından itibaren batmasına kadar.” 
İslam dinine göre, Allah’tan başkasına ibadet etmeyi ya da bunu çağrıştıracak bütün tutum ve davranışlar yasaklanmıştır. Belli vakitlerde namaz kılınmasının yasak veya mekruh olması da bu bağlamda değerlendirilmelidir. Zira güneşin tam doğuş, tam tepe noktasında ve tam batış hâlinde olduğu zamanlar mecusilerin ibadet vakitleri olmaktadır.


İKİNDİ KERAHAT VAKTİ NE ZAMAN?


İmam Ebû Yûsuf ile İmam Muhammed ve diğer mezhep imamlarına göre öğle vakti, her şeyin gölgesi ‘fey-i zevâl’ hariç kendisinin bir mislî olduğu zaman sona erer ve ikindi namazının vakti girer. Buna ikindi namazının ilk vakti denir. İmam Ebû Hanîfe’ye göre ise öğle vaktinin bitişi, her şeyin gölgesi hariç kendisinin iki mislî olduğu zaman biter ve ikindi namazının vakti başlar. Buna ikindi namazının ikinci vakti denir. Diyanet İşleri Başkanlığı takviminde asr-ı evvel uygulaması esas alınır. 
İkindi namazının son vakti güneşin batışından hemen öncedir. Ama önemli bir mazeret yoksa bu vakte kadar beklememek gerekir. Hz. Peygamber (s.a.s.), ikindi namazını güneş sararıncaya kadar geciktirip sonra da baştan savma bir şekilde aceleyle kılmayı, münafıkların namazı olarak nitelemiştir (bkz. Müslim, Mesâcid, 195 [622]; Ebû Dâvûd, Salât, 5 [413]). Fakat daha önce kılınamamışsa, güneş batmak üzere de olsa kılınır (Kâsânî, Bedâî’, 1/127; Merğinânî, el-Hidâye, 1/40; Zeylaî, Tebyîn, 1/80; İbn Kudâme, el-Muğnî, 1/273). Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Güneş batmadan önce ikindi namazından bir rek'ata yetişen, namazın tamamına yetişmiş sayılır.” (Buhârî, Mevâkîtü’s-salât, 28 [579]; Müslim, Mesâcid, 163-165 [608]).


ŞAFİİ MESHEBİNE GÖRE İKİNDİ NAMAZI VAKTİ


Şâfiî mezhebine göre ikindi namazının vakti, kendi içinde beşe ayrılır. O da fâziletli, ihtiyâri, kerâhetsiz cevâz, kerâhetli cevâz ve özürdür. Özür vakti, sefer veya yağmur nedeninden dolayı ikindi namazı ile öğle namazının cem edilmek suretiyle öğle namazı vaktinde kılınmasıdır. Diğerleri ise her şeyin gölgesinin bir buçuk katına çıktığı zamana kadar fazilet, iki misline çıktığı zamana kadar ise ihtiyari, ihtiyari vakitten güneşin sararmasına kadar olan vakit kerâhetsiz cevaz ve güneşin sararmasından batışına kadar olan zaman aralığını içine alan kerahetli cevaz vakitleridir. Bir özür yok iken ikindi namazını kerahetli cevaz vaktine kadar ertelemek caiz değildir. (Nevevî, el-Mecmû’, 3/27).