Her şey baby shower denilen yeni doğacak çocuğa hediye verilmesi adına yapılan partilerle başladı. Bu partiler, yurt dışından ünlü sanatçılar tarafından taşındı. Ardından da birçok vatandaş doğmamış çocuğa(!) çamaşırı partiyle giydirmeye başladı.
BİZ MEVLİT OKUTURDUK
Oysaki yıllardır, doğum yapan anne ve bebeğe hediyesini ‘bebek görme’ye giderek takdim eden ya da mevlit okutan vatandaş, bu baby shower ile doyasıya da eğlenir oldu! Dinimize, âdetimize, örfümüze uymadığı halde yurdumuza taşınan tek parti de bu değil.
ŞİMDİ DE CADILAR BAYRAMI…
Cadılar Bayramı denilen ve ABD’de kutlanan ‘kutsal gün’, son yıllarda ülkemizde adeta bir parti havasında kutlanmaya başlandı. Buna paralel olarak da kendi dini bayramlarımızın içini boşalttık. Bayram günlerimiz tatil aracı haline getirildi. Neredeyse tüm tatil yörelerinde ‘Bayrama özel tatil kampanyaları’ yapılıyor. Büyük eli öpmek birçok kişi için eski adet olurken Cadılar Bayramı kutlamak ‘Trend’ hâline geliyor.
İNSANLAR ÖLDÜ AMA O BİR KUTLAMA
Tüm bunlar az gelmiş olacak ki bu yıl Black Friday ‘Kara Cuma’yı ülkemize getirdik ve izdiham sebebiyle insanların öldüğü ABD âdetini alışveriş festivali gibi kutlar olduk. İşte tüm bunlar Müslüman ülke olduğumuz gerçeğini unutturacak boyuta gelirken, bu gidişle yakında Şükran Günü’nü de kutlar hale gelirsek şaşırmayalım.
MÜSLÜMAN MAHALLESİNDE SALYANGOZ SATILIYOR
Maddi ve manevi sömürü düzenine Türkiye’deki bazı firmalar da alet oluyor. Milli ve manevi değerlerimizde yeri olmamasına rağmen Batı’nın dayattığı uygulamaları sırf para kazanmak uğruna Türkiye’de de taşıyan bu firmalar “Müslüman mahallesinde salyangoz satmak” deyimini akıllara getiriyor.
EN HAYIRLI GÜN CUMADIR
Batı’nın ‘kara’ olarak yorumlayıp, İslam’ın manevi değerlerine hakaret ettiği Cuma günü, Müslümanlar için oldukça hayırlı bir gün. Nitekim İslam Peygamberi Hz. Muhammed'in (S.A.V.), ''Güneşin doğduğu en hayırlı gün Cuma günüdür. Adem (a.s) o gün yaratıldı, o gün cennete konuldu ve o gün cennetten çıkarıldı'' şeklinde hadisi bulunuyor. Bundan dolayı, sebebi her ne olursa olsun Cuma günü için kara sıfatı kullanılması, birçok Müslüman'ı rahatsız etti. Öte yandan bir başka hadiste ''Kim bir kavme (topluluğa) benzemeye çalışırsa o, onlardandır'' şeklinde Müslümanlar uyarılıyor. Böylece Batı’nın İslam dünyasına ters düşen ve hiçbir şekilde uygulanmaması gereken adetler konusunda İslam dünyası açıkça uyarılıyor.
ÖNCE NOEL’E ALIŞTIRDILAR
Bazı kesimler için yılbaşı, bazı kesimler Noel adıyla kutlanan Christmas, her yıl 25 Aralık tarihinde Hz. İsa'nın doğumunun kutlandığı Hıristiyan bayramıdır. Ayrıca Doğuş Bayramı, Kutsal Doğuş veya Milât Yortusu olarak da bilinir. Ancak bazı kesimler ülkemizde bu günler parti gibi muazzam yemekler, içecekler ve eğlencelerle kutlanır. Ülkemizde ise 31 Aralık'ta yeni yıl kutlamaları yapılır ve 1 Ocak tarihi resmi olarak "Yeni Yıl Tatili" ilan edilmiştir. Hıristiyanların dini gününü biz Müslümanlara işte böyle adet haline getirdiler. Kültür erozyonunun başladığı ilk aktivite olarak tarihe geçmiştir.
BLACK FRIDAY NEDİR?
AMERİKA’DA her yıl 23 Kasım’da düzenlenen Şükran Günü‘nden sonra gelen ilk Cuma günü yapılan bu etkinlik, aslında tam anlamıyla bir alışveriş çılgınlığı. Aynı zamanda 1932‘den bu yana Noel alışverişleri sezonunun başlangıcı olarak da kabul edilir. İlk başta sadece Amerika’yı kapsayan özel bir gün olsa da, Kanada ve İngiltere‘nin ardından tüm dünyaya yayılmıştır. Black Friday -Kara Cuma- ifadesi ilk kez 1961 yılında gazetelerde kullanılmıştır. İndirim oranları bazen yüzde 90’ların üzerine çıkabildiği için, bu etkinlik tehlikeli olmaktadır. Cuma gününe özel olarak ABD’de mağazalar kapılarını saat 05:00‘da açarlar ve gecenin ilerleyen saatlerine kadar açık tutarlar. İnsanların izdihamı karşısında yaşanan yaralanma ve ölüm olaylarıyla günün ismi Kara Cuma olarak kalır.
BİZİM HAYIRLI CUMA’MIZ VAR!
Onlarca markanın, ürünlerini indirimli fiyattan satışa çıkardığı ve ABD'de Şükran Günü'nden sonra gelen ilk cumaya denk gelen Black Friday, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de uygulanınca tepkilere neden oldu. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve eski milli güreşçi Hamza Yerlikaya, bütün dünyada alışveriş çılgınlığına sahne olan Kara Cuma (Black Friday) tanımına tepki gösterdi. Yerlikaya, Twitter paylaşımında "Nedir bu Kara Cuma, neden Cuma? Aydınlık bereket bayramdır Cuma, huzurdur Cuma, güneşin doğduğu en güzel gündür Cuma, neyin algısı yapılıyor bu özel günde, neyin operasyonu yapılıyor?" diye yazdı.
CADILAR BAYRAMI NEDİR?
Halloween yani bir başka deyişle “Cadılar Bayramı” Hıristiyanlar tarafından kutlanan Pagan kökenli bir ritüeldir. Günümüzde dinden ayrı şekilde popüler bir kültür öğesine dönüşen bayram birçok kişinin deyimiyle bizim ülkemizde de özentiye dönüştü. Cadılar Bayramı genellikle Batı ülkelerinde kutlanır. Mesela Amerika'da büyük ve görkemli bir festivaldir.
CADI OLMA MERAKI!
Cadılar Bayramı, bu yıl yüzde 99’u Müslüman olan Türkiye’de büyük bir coşku ile kutlandı. Mersin Özel Beyaz Kule Okulları’nda kostümlü Cadılar Bayramı partisi düzenlendi. Özenti ve dışarıdan gelen her âdeti modernleşme, çağdaşlaşma ve globalleşme zannetme takıntımız küçük eğitim çağındaki çocuklara da bu yolla aşılar hale geldik.
VESTEL’DEN MİLLİ VE YERLİ DURUŞ!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘babayiğitler’ olarak isimlendirdiği şirketler arasında bulunan Zorlu Holding, bünyesinde yer alan Vestel’de yaptığı son reklam afişiyle gönülleri fethetti. Vestel; Hristiyanların, yılbaşından bir gün önce son cumaya verdikleri isim olan ve buna nispeten alışveriş indirimlerinin yapıldığı ‘Kara Cuma’sına karşı ‘Hayırlı Cumalar’ ile ilginç ve başarılı bir kampanyaya imza attı. ‘Onların Kara Cuma’sı varsa bizde ‘Hayırlı Cumalar’ var’ sloganıyla yerli ve milli duruş sergileyen Vestel, Türkiye’de de yeni bir akımı başlatmış oldu.
BİZE YENİ DİN İHRAÇ EDİLİYOR
Gazetemiz yazarı ve sosyolog Turan Güzel son dönemde yapılanların kelimenin tam anlamıyla kültürel işgal olduğunu belirterek, “kökü çok eskilere dayanan bu işgal, ‘ kara Cuma’ ile biraz daha can yakıcı boyuta taşınınca bazı şeyler daha anlaşılır olmaya yüz tuttu” diyerek şu değerlendirmede bulundu: “Batı, sosyal bilimler normlarından hareketle, bu tip durumları kültürlenme ya da kültürel transfer diye tanımladı. Bu tanım duruşu itibarıyla kısmi bir masumiyet taşıdığı ve günümüzün kitle iletişim araçlarında ki çeşitlilik ve güç sebebiyle normal karşılanır oldu.
Oysa bu işgal, yapılabilecek en büyük ve en tehlikeli işgal çeşitlerinden birisiydi. Her kültür kendi coğrafyasında bir anlam ve değer ifade etmektedir. Ancak, 1789 Fransız ihtilali ile tüm Avrupa’yı saran dinsizlik furyası, kendisini ‘’kültür ‘’ formunda piyasaya sürmüştür. Bir başka deyişle Batı’nın formüle edip transfer ettiği bu fiiller, aslında bir din formatına sokulmuş ve dolayısıyla transfer edilen ülke ve milletlerin dinsel ritüelleri haline dönüştürülmüştür. Olan kültürel yozlaşma dahi değildir. Bizlere yeni bir din ihraç ediliyor. Kara Cuma, Cadılar bayramı, Paskalya, Yoga, Yılbaşı ve daha birçok kültür adı altında dinsel eylemler ile İslam’ın ibadet anlayışına, kulluk bilincine büyük darbeler indirilmiş durumda.”
Müge Bezirci / İstiklal
