1) Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kuzey Makedonya ile 1 milyar dolara yaklaşan ticaret hacmimizi iki katına çıkarmak istiyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde Kuzey Makedonya Başbakanı Hristijan Mickoski ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde basına kapalı gerçekleşen görüşmede, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç da hazır bulundu.
İkili, görüşmenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan veMakedonya Başbakanı Hristijan Mickoski ortak basın toplantısı düzenledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satırbaşları...
Sayın başbakan, kıymetli heyet üyeleri, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Kuzey Makedonya Başbakanı'nı ve değerli heyetini misafire etmekten memnuniyet duyuyorum.
"TİCARET HACMİNİ 2 KATINA ÇIKARMAK İÇİN ÇALIŞMALARI SÜRDÜRÜYORUZ"
Ortak bildiri ile yüksek düzeyli iş birliği mekanizmasını ihdas ettik. Ben de Üsküp'ü ziyaret etmek istiyorum. Ekonomik ilişkiler için atılacak adımlar bugünkü görüşmelerin önemli kısmını teşkil etti. Firmalarımız birçok alanda 2 milyar dolara yaklaşan yatırımla faaliyetlerini sürdürüyor. 1 milyar dolara yaklaşan ticaret hacmini 2 katına çıkarmak için çalışmaları sürdürüyoruz. Serbest ticaret hamlesi bu çabaya katkı sağlayacak. Savunma sanayindeki ortak projeleri değerlendirdik. Türkiye kuzey Makedonya'nın bağımsızlığını tanıyan ülkelerden oldu. Balkanlarda barışa doğrudan katkı sunan iki dost ülkeyiz. İlişkiler Üsküp'teki Taş Köprü kadar sağlam hale gelmiştir. En önemli bağlardan biri de Kuzey Makedonya'daki Türk toplumudur. Geçmişte Anadolu'ya göç eden kardeşlerimiz ülkemize önemli katkılarda bulunmuş ve Kuzey Makedonya ile olan bağları tahkim etmiştir.
FETÖ ile ortak mücadelede kararlıyız. Ukrayna ve Gazze başta olmak üzere küresel meselelerde görüş alışverişinde bulunduk. Ukrayna müzakerelerine desteğimizi vurguladık. Filistin için iki devletli çözümde ortak irademizi teyit ettik.
"TÜRKİYE BİZİM EN ÖNEMLİ DOSTUMUZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ardından sözü alan Kuzey Makedonya Başbakanı Mickoski'nin açıklamalarından öne çıkan başlıklar…
"Teşekkür ederim sayın Cumhurbaşkanım. Sayın dostlarım ben çok mutluyum ki aranızda bulunuyorum. Türkiye'yi ilk kez ziyaret ediyorum. Türkiye ile ortak kültürel bağlarımız ve menfaatlerimiz vardır. Makedon ve Türk milleti arasında bağ vardır. Sayın Cumhurbaşkanı ile çok önemli görüşmeler yaptık. Bu görüşme bir tasdiktir. Stratejik işbirliğimizin tasdiki olarak görüyoruz. Birkaç konuda özellikle ekonomiye vurgu yaptık.
Türkiye bizim için en önemli ekonomik ve ticari dostumuzdur. Çok güçlü bir devlettir ve bölgeye etkisi büyüktür. Türk firmalarının Kuzey Makedonya'da büyük yatırımlar yapmaları açısından bilgilerimizi seferber etmek durumundayız. Gaz açısından işbirliği yapıyoruz. 1 milyar dolarlık bir işbirliği.
Eğitim, kültür ve NATO'da olduğumuz için güvenlik açısından bizim için önemli. Bölgede güvenlik en önemli husustur. Bugün ben ve sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'la birlikte en üst düzeyde işbirliği konseyi kurmak için imza attık. Bütün stratejiler bu evrakta yazılmıştır. Stratejik işbirliği kurmak için en yüksek seviyede konsey kurduk. Aramızdaki işbirliği sadece bölgemiz açısından değil bölgeler açısından da önemlidir. Özellikle savunma sanayi, ticaret, enerji, altyapı alanlarında.
Dijital değişim, eğitim, spor ve diğer alanlarda yaptığımız işbirliği bizim için çok önemlidir.
Makedon-Türk işbirliğini ekonomik, siyasi, kültürel açısından bunu pekiştirmek zorundayız. Ülkemizde yaşayan Türkler çok önemlidir. Bunlar işbirliğinin temelini teşkil etmektedir. Türkiye'de yaşayan Makedonlar bizim için çok önemlidir. Sayın Erdoğan benim dostumdur. Onun geçmişi bizim geçmişimizle her zaman bağlıdır. İnanıyorum ki sayın Erdoğan en yakın zamanda Üsküp'e gelecektir."
2) CHP Lideri Özel'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'Öcalan' tepkisi: Sürecin sorumluluğunu üstlenmelisiniz
Terör örgütü PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan’ın ‘silah bırakma’ çağrısıyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenen CHP Genel Başkanı Özel, "Bir yılı aşkın süredir müzakereler yürütülüyor, ancak hükümet bu süreci şeffaf bir şekilde açıklamıyor. Bu millet, böyle kandırılabilecek ve zekâsı hafife alınabilecek bir millet değil. Eğer bu süreci yürütüyorsanız, cesaretle sorumluluğunu almanız gerekir" ifadelerini kullandı.
Yeniden Refah Partisi Genel Merkezi'nde partinin genel başkanı Fatih Erbakan'la görüşen CHP Genel Başkanı Özel, görüşmenin ardından PKK lideri Abdullah Öcalan’ın ‘silah bırakma’ çağrısıyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek "Bir yıldır müzakere yürütüp heyet gönderiyorsun, hukukçularla çalışıyorsun, sorumluluğu da alacaksın!" dedi.
ÖZEL'DEN ÇÖZÜM İÇİN MECLİS VURGUSU
CHP Lideri Özel, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla ilgili gelen soru üzerine şöyle konuştu: "Biz CHP olarak tarihsel tutarlılığımızı sürdürüyoruz. Bir sorun var mı? Bir sorun var. Kürtler 'sorunum var' diyorsa, Erdoğan'ın geçmişte söylediklerini terk edip de 'Kürt sorunu yoktur' demesiyle Kürt sorunu çözülmüyor. Bu sorunun çözülmesi için Meclis zemininde hiçbir partinin dışlanmadığı ve sivil toplumun temsil edildiği bir çalışma yapılması mutlaka gereklidir.
"BİR İŞİ YAPACAKSAN ONUN SORUMLULUĞUNU ALACAKSIN"
Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları neyin ne olduğunu bilen gören insanlardır. 2025 yılında bir iktidar partisinin milletin aklıyla alay etmesini doğru bulmuyorum. Bir yandan 1 yılı aşkın süredir bir müzakereyi yürüteceksin, yapılan görüşmelere birisi tam yetiki 4 kişilik bir heyet eşlik edecek, bu konudan dakika dakika haberiniz olacak, AYM'nin bir üyesi, Yargıtay'dan üyeler, yüksek hakimlerin bulunduğu 20'nin üzerinde hukukçudan oluşan bir masa bir yerde çalışma yapıyor olacak. Sonra millete 'Bir şeyler kendiliğinden oluyor. Sayın Bahçeli de güzel konuştu. Ben bir şey demiyorum. Benle ilgisi yok. Olursa sahiplenirim. İyi sonuçları olursa bana yarasın. Kötü sonuçlar olursa uzak duruyorum. Bu millet böyle kandırılabilecek, zekası hafife alınabilecek bir millet değil'... Bir işi yapacaksan onun sorumluluğunu alacaksın. Bu millet sana bu görevi verdi.
Bana da bu milletin barış umudunu boşa çıkarmama, akan kanın durdurulmasının önüne set çekmeme ama bir yandan da kimsenin kimseyi kandırmayacağı bir sürece ana muhalefet partisi olarak denetim, geleceğin iktidar partisi olarak destek görevi verdi.
"SON DERECE SAMİMİYETSİZ"
Biz Recep Tayyip Erdoğan'ın gizli ajanda pazarlıklarının kenarda hiçbir şey yokmuş gibi meseleyi edilgen bile değil, korkak bir şekilde bir yerden izleyip bütün siyasi riski ortağının sırtına yükleyip 'buradan bir avantaj çıkarsa gidip nemalanırım' demesini son derece samimiyetsiz buluyoruz."
3) YRP lideri Erbakan: DEM Parti'nin TBMM'de desteğinin alınarak anayasa değişikliğinin yapılmasının hedeflendiğine ilişkin şüphelerimiz var
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, İmralı'nın çağrısını değerlendirerek, "Barışın gerçekleşmesi, şehitlerin gelmemesi, kan akmaması hep birlikte Türk, Kürt ve 85 milyonun kardeşliği hepimizin en önemli isteğidir. Bu konuda hiç kimsenin 'hayır' demesi, buna rıza göstermemesi mümkün değildir. Bu noktada barışa yönelik PKK'nın silah bırakmasına yönelik bir çağrının olması makul bir yaklaşımdır. Ancak burada önemli olan husus Abdullah Öcalan'ın herhangi bir şekilde oradan dışarıya çıkartılması, bir ev hapsine geçirilmesi ve birtakım haklardan yararlandırılmasının uygun olmadığını ifade etmek istiyorum. Umut hakkından yararlandırılmasının uygun olmadığını ifade etmek istiyorum. Öcalan'ı ne Ankara'da ne ana karada istemiyoruz. Abdullah Öcalan'a birtakım tavizlerin verilmesi, kendisinin birtakım haklardan istifade ettirilmesi ve bunun karşılığında da DEM Parti'nin Meclis'te desteğinin alınarak iktidarın istediği yönde bir anayasa değişikliğinin yapılmasının hedeflendiğine ilişkin düşüncelerimiz, şüphelerimiz devam ediyor. Samimi olunması ve gerçekten de herhangi bir beklenti, herhangi bir karşılık olmadan barışın ağlanması önemlidir. Burada kapsamın içerisinde PYD'nin, YPG'nin olması son derece önemlidir. Ancak şu aşamada PYD'nin, YPG'nin bu kapsam içerisinde olmadığını da ifade etmek istiyorum" dedi.
'SİYASETTE GERGİNLİK İSTEMİYORUZ'
Erbakan, Devlet Bahçeli'nin telefon görüşmesi talebine dönmediğine yönelik MHP'nin açıklamasına ilişkin, "Biz kendisinin ameliyatı akabinde hemen bir geçmiş olsun telefonu yapmak için kendisini aradık, yaklaşık 10-15 gün kadar önce. Ancak bu süre içerisinde tarafımıza hiçbir dönüş olmadı. Biz de buna maalesef bir mana veremedik. Ancak arkasından dün rahmetli Erbakan hocamızın vefat yıl dönümü münasebetiyle kendisi aramışlar. Bu sırada da biz Merkez Yürütme Kurulu toplantımızı yapıyorduk. Başkanlık Divanımızla birlikte toplantı halindeydik. Bu toplantıdan çıktık. Çıkar çıkmaz da 'Biz de geri arayalım' dedik. Ancak ne olduysa bu 2 saat içerisinde olmuş. Biz Merkez Yürütme Kurulu toplantımızda olduğumuz için dönüş yapamadık. Dönüş yapmak istediğimizde böyle bir tabloyla karşılaştık. Hiç kimse bir diğer kimse aradığında hazır bekleme zorunluluğunda değil. Hepimizin meşguliyetleri var. Böyle bir tavır almalarını gerçekten de yadırgadık ve üzüldük. Biz siyasette gerginlik istemiyoruz. Kimsenin de böyle bir gerginliğe yol açmaması gerektiğini ifade etmek istiyoruz."
4) AK Parti Sözcüsü Çelik: Terör örgütü bütün unsurları ve uzantılarıyla silah bırakmalı
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Abdullah Öcalan'ın çağrısına yönelik açıklama yaptı. Çelik, "Hiçbir şekilde pazarlık söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İstanbul İl Başkanlığı binasında gündeme ilişkin önemli açıklamalar yaptı.
PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın dün DEM Parti heyeti aracılığıyla yaptığı silah bırakma çağrısına ilişkin konuşan Çelik, "Dünden bu yana PKK terör örgütünün silahları bırakmasına yönelik çağrı gündem. 16 Ağustos 2005'te Diyarbakır'da yaptığı konuşmada Sayın Cumhurbaşkanımız İstanbul ne kadar Konya ise o kadar Diyarbakır'dır demişti. Kendileri o zaman başbakan olarak bu konuşmayı yapmıştı ve Diyarbakır'ın sorununun Türkiye'nin sorunu olduğunu söylemişti. Bu konuyu kendisi etnik bir mesele olarak ele almamaktı demokrasi sorunu olarak ele almıştır ve 'Kürt sorunu benim sorunum' demiştir. Kürt vatandaşlarımız üzerindeki yasakların kaldırılması için büyük mücadele etmiştir. Aynı mücadeleyi baş örtüsü için de vermiştir; Alevi canlarımız için de vermiştir. Kendisinin ortaya koyduğu irade vesayetin ortadan kalkmaya yönelik bir eylem planıdır. Önümüzdeki günlerde bunun detaylarını ifade edecektir. Kendisinin siyasi hayatı, yasaklarla baskılarla oluşturulmuş Kürt sorunu da başörtüsü sorunu da Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesiyle çözülmüştür" ifadelerini kullandı.
'TÜM UNSURLARIYLA SİLAH BIRAKMALIDIR'
Ömer Çelik, "Bugün geldiğimiz noktada terörsüz Türkiye hedefine ulaşmayı amaç ediniyoruz" ifadelerini kullanarak şunları söyledi;
"İç cephenin güçlendirilmesi yönelik açıklamasının ardından Sayın Devlet Bahçeli'nin çağrısı, bölgede kardeşliği artıracak bir çağrıdır. Bunun esası terörsüz Türkiye hedefine ulaşmaktır. Terörsüz Türkiye hedefi Sayın Cumhurbaşkanı'nın başbakan olduğu dönemden bu yana hedefidir. Jeopolitik olarak Türkiye gerçeklere uygun bir kardeşlik siyasetini ortaya koymuştur. Bu çerçevede Irak'taki ve Suriye'deki PKK terör örgütü tüm unsurlarıyla silah bırakmalı, kendisini feshetmelidir. Terör örgütü dediğimizde sadece Irak'taki değil Suriye'deki YPG/PKK'nın da tasfiyesi ifade edilmektedir. Terör örgütü PKK, YPG, PYD hangi isimle olursa olsun tüm uzantılarıyla silah bırakmalıdır."
"PAZARLIK SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"
"Devlet bir pazarlık sürecine girer mi sözleri konuşuluyor" diyen Çelik, şunları söyledi:
"Hiçbir şekilde böyle bir şey söz konusu değildir. Devletlerin terörle mücadelede sert ve yumuşak unsurları vardır. TSK mücadele etmektedir, yumuşak güç unsurları olarak da terör örgütü mensuplarına silah bırakılması çağrısı yapılmıştır. Yapılan çağrı, bizim açımızdan terörsüz Türkiye merceğinden değerlendirilmektedir. Bütün bu sürecin nasıl evrileceği Cumhurbaşkanımızın isteğiyle hassas biçimde tüm kurumlar tarafından takip edilecektir. Tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek devlet dışında bize yakıştırılan siyasi yalandan itibaren olacaktır. İç cepheyi güçlendirelim derken, kaderdaşlık çerçevesi içinde bakıyoruz. Geçmişimiz birdir yarınımız birdir."
5) Öcalan'ın çağrısı sonrası ABD'den ilk açıklama: Bölgeye barış getirmeye yardımcı olacaktır
Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın PKK'ya yaptığı silah bırakma ve feshetme çağrısına dünyadan da tepkiler gelmeye devam ediyor. Konuyla ilgili ABD'den gelen değerlendirmede "Bölgeye barış getirmeye yardımcı olacaktır" ifadeleri kullanıldı.
Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın PKK'ya yaptığı silah bırakma ve feshetme çağrısına dünyadan da tepkiler gelmeye devam ediyor. ABD'de Öcalan'ın yaptığı çağrıyla ilgili ilk değerlendirme Beyaz Saray'dan geldi. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada "Bölgeye barış getirmeye yardımcı olacağına inanıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
ABD terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın PKK'ya silah bırakma ve kendini feshetme çağrısını memnuniyetle karşıladıklarını bildirdi.
"BÖLGEYE BARIŞ GETİRMEYE YARDIMCI OLACAĞINA İNANIYORUZ"
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Brian Hughes de yazılı açıklamasında, "Bu önemli bir gelişme ve Türk müttefiklerimizin ABD'nin Suriye'nin kuzeydoğusundaki DEAŞ karşıtı ortakları konusunda rahatlamasına yardımcı olacağını umuyoruz. Bunun bu sorunlu bölgeye barış getirmeye yardımcı olacağına inanıyoruz." ifadesini kullandı.
ALMANYA: TARİHİ BİR FIRSAT
Almanya Başbakanı Olaf Scholz Öcalan’ın terör örgütüne kendisini feshetme ve silah bırakması çağrısı yapmasını memnuniyetle karşılarken Almanya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada Öcalan'ın PKK'nın feshedilmesi çağrısı tarihi bir fırsat ifadeleri kullanıldı.
6) TÜİK verilerine göre; Türkiye ekonomisi 2024'te yüzde 3,2, son çeyrekte ise yüzde 3 büyüdü
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), geçen yılın ekim-aralık dönemi ve 2024 yılı dönemsel gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) verilerini açıkladı.
Üretim yöntemine göre dört çeyrek toplamıyla elde edilen yıllık GSYH, zincirlenmiş hacim endeksi olarak, 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 3,2 yükseldi.
Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 63,5 artarak 43 trilyon 410 milyar 514 milyon TL oldu.
Kişi başına GSYH 2024 yılında arttı
Kişi başına GSYH 2024 yılında cari fiyatlarla 507 bin 615 TL, ABD doları cinsinden 15 bin 463 olarak belirlendi.
İnşaat sektörü 2024 yılında yüzde 9,3 yükseldi
GSYH'yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2024 yılında bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; inşaat sektörü toplam katma değeri yüzde 9,3, ürün üzerindeki vergiler eksi sübvansiyonlar yüzde 7,7, finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 4,9, tarım yüzde 3,9, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 3,4, hizmetler yüzde 3,1, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 2,4, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 1,8, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 1,4, diğer hizmet faaliyetleri yüzde 1,2 ve sanayi yüzde 0,5 arttı.
7) TÜİK verilerine göre; Türkiye'de işsizlik oranı, ocakta yüzde 8,4 oldu
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2025 yılı Ocak ayı İşgücü İstatistikleri verilerini paylaştı. Hane halkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre, 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2025 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre 25 bin kişi azalarak 3 milyon 2 bin kişi oldu.
İşsizlik oranı ise 0,1 puan azalarak yüzde 8,4 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 6,5 iken kadınlarda yüzde 12,1 olarak tahmin edildi.
MEVSİM ETKİSİNDEN ARINDIRILMIŞ İSTİHDAM ORANI YÜZDE 49,2
İstihdam edilenlerin sayısı 2025 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre 195 bin kişi azalarak 32 milyon 531 bin kişi, istihdam oranı ise 0,3 puan azalarak yüzde 49,2 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 66,4 iken kadınlarda yüzde 32,3 olarak gerçekleşti.
MEVSİM ETKİSİNDEN ARINDIRILMIŞ İŞGÜCÜNE KATILMA ORANI YÜZDE 53,7
İşgücü 2025 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre 219 bin kişi azalarak 35 milyon 534 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,4 puan azalarak yüzde 53,7 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71 iken kadınlarda yüzde 36,7 oldu.
GENÇ NÜFUSTA MEVSİM ETKİSİNDEN ARINDIRILMIŞ İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 14,9
15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,8 puan azalarak yüzde 14,9 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 10,6, kadınlarda ise yüzde 22,7 olarak tahmin edildi.
8) İstanbul'daki görüşmenin ardından ilk adım Rusya'dan! Alexander Darchiyev ABD'ye büyükelçi olarak atandı
İstanbul'da dün gerçekleştirilen Rus-ABD heyeti arasındaki görüşmelerde Rus heyetine başkanlık eden Rusya Dışişleri Bakanlığı Kuzey Atlantik Dairesi Direktörü Aleksandr Darchiev, ABD'ye Büyükelçi olarak atandı.
İstanbul'daki Rusya-ABD görüşmesi sonrası Moskova yönetiminden önemli bir adım geldi. İki ülkeden heyetler bugün büyükelçiliklerin karşılıklı çalışması konusunu görüşmek üzere İstanbul'da bir araya geldi.
Rusya Devlet başkanı Vladimir Putin, "ABD yönetimiyle ilk temaslar umut verici. Ukrayna krizine barışçıl çözümü reddetmiyoruz" derken ABD ise ilk somut adımların belirlendiğini açıkladı.
RUSYA'DAN ABD'YE BÜYÜKELÇİ ATAMASI
İstanbul'da ABD ile yapılan zirvede Rus heyetine başkanlık eden Alexander Darchiyev ABD'ye büyükelçi olarak atandı. Böylece iki ülke arasındaki ilişkilerde iyileşme yönünde önemli bir adım atılmış oldu.
KISA SÜRE İÇİNDE WASHİNGTON'A GİDECEK
Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre Rusya, Alexander Darchiyev’in ABD büyükelçisi olarak atanması konusunda ABD’den onay aldı.
Bakanlık, Darchiyev’in yakında Washington'a gı̇deceğini belirtti. Darchiyev, İstanbul’daki toplantıda Rus heyetine başkanlık etmişti.
Rusya ve ABD'nin dün İstanbul'da gerçekleşen kritik zirvesinin ardından Kremlin'den görüşmeye dair ilk açıklama geldi.
"İkili ilişkilerdeki birçok sıkıntı ele alındı" denilen açıklamada, ABD tarafına iki ülke arasındaki doğrudan uçuşların yeniden başlatılmasının önerildiği bilgisi paylaşıldı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, iki heyet dün İstanbul'da bir araya gelerek büyükelçiliklerin çalışmalarını finanse edecek adımlar üzerinde mutabık kalındığı belirtildi.
9) İşgalci İsrail, ramazan boyunca Mescid-i Aksa’da kısıtlamalar uygulayacağını açıkladı
Katil İsrail, yarın başlayacak ramazan ayı süresince işgal altında tuttuğu Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinde ve Mescid-i Aksa’da "güvenlik kısıtlamaları" uygulayacağını duyurdu.
Katil İsrail Hükümet Sözcüsü David Mencer gazetecilere yaptığı çevrim içi açıklamada, kamu güvenliği gerekçesiyle her yıl olduğu gibi bu yıl da Mescid-i Aksa’da "güvenlik kısıtlamaları" uygulayacaklarını dile getirdi.
Mencer, Mescid-i Aksa’da şiddet olaylarının yaşanmasını önlemek istediklerini iddia ederken güvenlik önlemlerinin detaylarına yönelik bilgi vermedi.
GEÇEN SENE DE KISITLAMIŞTI
İsrail geçen sene "güvenlik gerekçesiyle" yalnızca 55 yaş üstü erkeklerle 50 yaş üstü kadınların ve 10 yaş altı çocukların Mescid-i Aksa’ya girişine izin vermişti.
İşgal altında tutulan Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinde binlerce İsrail polisi konuşlandırılmıştı.