1) Cumhurbaşkanı Erdoğan: AB'ye tam üyelik hedefimizi muhafaza ediyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AB'nin düzenlediği 'Fikirdaş Ülkeler Liderler Çevrimiçi Toplantısı'nda konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Savunma sanayimiz, savunma alanına katkı sunmaya hazırdır. Avrupa savunma sanayi programının Avrupalı tüm müttefiklere açık olmalı" dedi.

AB'YE ÜYELİK MESAJI

Türkiye'nin Avrupa Birliğine tam üyelik konusunda kararlı olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan "Tam üyelik hedefimizi muhafaza ediyoruz. AB'nin de artık stratejik ve vizyoner tutum benimsemesini, üyelik müzakerelerimizin canlandırılmasını bekliyoruz. Avrupa güvenliğine dair adımlar Türkiye ile planlanmalı." ifadeleri kullandı.

"TAM ÜYELİK HEDEFİMİZİ ÇOK GÜÇLÜ BİÇİMDE MUHAFAZA EDİYORUZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Saygı değer katılımcılar, karşı karşıya bulunduğumuz sınamalar Avrupa'nın ekonomik güvenliği ve savunmasında Türkiye ile birlik arasındaki münasebetlerin ne denli kritik olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Türkiye, Avrupa Birliği ilişkilerinde uzun vadeli stratejik bir bakış açısıyla hareket etmek her iki tarafın da menfaatinedir. Biz tam üyelik hedefimizi çok güçlü biçimde muhafaza ediyoruz. Birliğin de artık stratejik ve vizyoner bir tutum benimsemesini dolayısıyla üyelik müzakerelerimizin bir an önce canlandırılmasını bekliyoruz. Ümit ediyorum ki tüm yüksek düzeyli toplantıları da en kısa zamanda birlikte gerçekleştiririz. Sözlerime son verirken Ukrayna'da adil, kalıcı ve onurlu bir barışın tesisi için müzakere sürecine ev sahipliği de yapmak dahil her türlü katkıyı yapmaya hazır olduğumuzun altını çiziyorum." ifadelerini kullandı.

"TRANS ATLANTİK BAĞIN AZAMİ ÖLÇÜDE KORUNMASI VE MÜTTEFİKİMİZ AMERİKA'NIN GÜÇLÜ DESTEĞİNİN ALINMASI DA ŞÜPHESİZ ÖNEMLİDİR"

Avrupa güvenliği sadece birliğe üye ülkelerin meselesi olmadığının altını çizen Erdoğan, "Avrupalı müttefiklerin tümünü ilgilendiren bir konudur. Birleşik Krallığın ev sahipliğinde 2 Mart'ta düzenlenen liderler zirvesi gibi bugünkü toplantıyı da Avrupa'nın güvenliğine gerçekçi ve kapsamlı bir yaklaşımın tezahürü olarak görmek istiyoruz. Avrupa güvenliğine dair tüm adımların Türkiye ile birlikte planlanmasının müşterek menfaatimize olacağı kanaatindeyiz. Tüm bu gayretlerde Trans Atlantik bağın azami ölçüde korunması ve müttefikimiz Amerika'nın güçlü desteğinin alınması da şüphesiz önemlidir. İleri teknolojiye sahip savunma sanayimiz güçlendirilmeye çalışılan savunma alanına katkı sunmaya hazırdır. Birlik bünyesindeki Avrupa savunma sanayi programının tüm Avrupalı müttefiklere açık olmasının gerektiğini düşünüyorum. Ukrayna'nın yeniden inşası ve ayağa kaldırılmasını amaçlayan Avrupa barış aracı gibi mekanizmalara da dahil olmamız mühimdir" şeklinde konuştu.

UKRAYNA-RUSYA SAVAŞI İÇİN DİYALOG VURGUSU

 Konuşmasında Ukrayna-Rusya savaşına da Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak ilk günden itibaren savaşın diyalog yoluyla sonlandırılması için çok yoğun ve samimi çaba harcadık. Adil bir barışın kaybedeninin olmayacağını her fırsatta açıkça ifade ettik. Bunu yaparken stratejik ortağımız olan Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne ve bağımsızlığına da güçlü destek verdik. Bugün de adil, kalıcı ve onurlu bir barış için savaşan iki tarafın da masada olacakları sağlam bir diplomatik zeminin önemine dikkat çekiyoruz. Bir an önce ateşkes sağlanması ve taraflar arasında güven artırıcı önlem olarak havada ve denizde saldırıların durdurulması fikrini destekliyoruz. Karadeniz'de seyrüsefer emniyetini garanti edecek bir mutabakata varılmasına yönelik çabalarımız da bu yaklaşımla örtüşüyor. Tabi burada şunu da ifade etmek durumundayım. Gerek savunma sanayimizin Ukrayna'ya desteği gerek savaş şartlarına rağmen ülkeyi terk etmeyen özel sektörümüzün katkıları ortadayken Avrupa Birliği'nin savunma ürünleri tedariki ve yeniden imar programlarının dışında tutulmamızın izahının olmadığına inanıyoruz. Avrupa Birliği'nin bu tutumunu tadil etmesi ortak çıkarlarımızın bir gereğidir" ifadelerini kullandı.

2) Özel, erken seçim çağrısını yineledi: Dünyanın en büyük seçim kampanyasını başlatıyoruz

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel Beykoz Belediyesi’ni ziyaret etti. Ziyaretin ardından açıklama yapan Özgür Özel, "Dünyanın en büyük seçim kampanyasını başlatıyoruz hep beraber. Biz derhal olsun istiyoruz. Hemen olsun istiyoruz. Erken olsun istiyoruz. Biz adayımızla ve ona sahip çıkan 23 Mart günü 1 milyon 700 bin üyemizle ama devamında o adayı sahiplenecek on milyonlarla adım adım yürüyeceğiz" dedi.
 

3) Milli Savunma Bakanı Güler: PKK ve uzantıları silahları teslim etmeli

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, terör örgütü PKK'ya silah bırakma çağrısı yaptı. Güler şu ifadeleri kullandı:

"PKK ve farklı isimler altında faaliyet gösteren tüm uzantıları fesih kararı almalı, derhal ve koşulsuz olarak silahları teslim etmelidir. Aksi yöndeki hiçbir açıklama ve eylemin bir karşılığı yoktur ve olmayacaktır. Ateşkes gibi hususlar gündeme getirilmemeli, böyle bir şey asla söz konusu değil."

4) Görevden uzaklaştırılan Ahmet Özer hakkındaki iddianame kabul edildi: 15 yıla kadar hapsi isteniyor

Görevden alınan CHP Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında "PKK/KCK Silahlı Terör Örgütü Üyesi Olmak" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle düzenlenen iddianame kabul edildi. Ahmet Özer, önümüzdeki günlerde İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak.

İDDİANAME 83 SAYFA

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 83 sayfalık iddianamede, Ahmet Özer gibi İstanbul'da görevli bir kısım Belediye Başkanı, Başkan Yardımcısı ve Belediyle Meclis Üyesi'nin 31 Mart 2024 yerel seçimler sonrasında terör örgütünce verildiği öne sürülen talimatla "Kent Uzlaşısı" faaliyeti kapsamında terör örgütünün uzlaşma sağladığı partiden seçilmeleri sağlanarak görev yapmaya başladıkları ve halen görevli oldukları iddia ediliyor.

KENT UZLAŞISI

Özerlik sistemi ve kent uzlaşısı formülünün, DEM Parti üstü bir örgütlenme sistemi olduğunun belirtildiği iddianamede, özellikle örgütlenme konusunda çalışmalar yürüten örgüt bünyesindeki oluşumların (DBP, HDK) örgütün taban (halk) örgütleme sistemini geliştiren ve yöneten esas kurumlar olduğu, bu şahısların terör örgütünün Kent Uzlaşısı faaliyeti kapsamında faaliyet yürüten örgüt mensuplarından oldukları belirtildi.

5) TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve TÜSİAD YİK Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras'a kamu davası açıldı

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve YİK Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında "Basın yayın yoluyla yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçundan 5 yıl 3 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Turan ile YİK Başkanı Aras hakkında 13 Şubat'taki dernek genel kurulunda yaptıkları konuşmalarda, yargıyı telkin ve yönlendirme içerikli ifadeler kullandıkları iddiasına ilişkin başlatılan soruşturma tamamlandı.

Hazırlanan iddianamede, Turan ve Aras'ın "zincirleme şekilde basın ve yayın yoluyla yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçundan 1 yıl 10 ay 15'er günden 5 yıl 6 ay 15'er güne kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

BAŞSAVCILIKTAN AÇIKLAMA

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan TURHAN ve TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif ARAS hakkında; 13/02/2025 tarihinde düzenlenen TÜSİAD genel kurulunda yaptıkları konuşma sırasında yargıyı telkin ve yönlendirme ile gerçeğe aykırı, dezenformasyon içerikli beyanları nedeniyle, Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma ve Adil Yargılamayı Etkilemeye Teşebbüs suçlarından dolayı başlatılan resen soruşturma kapsamında, Her 2 şüpheli hakkında zincirleme suç hükümleri kapsamında Basın ve Yayın Yoluyla Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma Suçundan dolayı iddianame düzenlenerek kamu davası açılmış olup, Şüpheliler hakkındaki adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçu ile ilgili tefrikine karar verilen soruşturma ayrıca devam etmektedir."

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) 13 Şubat'taki Olağan Genel Kurul toplantısında gerçekleştirilen sunumda, "Politik hayatta olağanüstü olaylar" başlıklı slaytta; politikacılar, iş insanları ve gazetecilere yönelik yargı süreçlerine dikkat çekilerek "sorgulanıyor, tutuklanıyor" ifadelerini kullandı. Slaytta ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) ihraç edilen teğmenler de "Ordudan ihraç ediliyor" ifadesiyle işaretlendi.

6) Bakan Bayraktar, Gabar'da günlük petrol üretiminin 78 bin varile ulaştığını bildirdi

Sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, "3 bini aşkın istihdam 95 kuyuda günlük 78 bin varil petrol üretimi Türkiye'nin enerjide bağımsızlık yolculuğunda dev bir adım" dedi.

ENERJİDE BAĞIMSIZLIK VURGUSU

Bakan Bayraktar X'te yaptığı videolu paylaşımda, söz konusu üretimin Türkiye'nin enerjide bağımsızlık yolculuğunda dev bir adım olduğunu söyledi. 

GÜNLÜK PETROL ÜRETİMİ 78 BİN VARİLE ULAŞTI

Bakan Bayraktar, "Dün karanlıktı, bugün aydınlık, dün yas vardı, bugün umut. Gabar'da yanan bu ateş, terörsüz Türkiye'nin, güçlü yarınların ve enerji bağımsızlığının sembolü. 3 bini aşkın istihdam 95 kuyuda günlük 78 bin varil petrol üretimi Türkiye'nin enerjide bağımsızlık yolculuğunda dev bir adım" ifadelerini kullandı.

7) İstanbul'da sahte sağlık raporu operasyonunda 5 şüpheli tutuklandı

İstanbul'da sahte sağlık raporu düzenlendiğine dair yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 23 şüpheliden 5’i tutuklandı.

Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan bir şikayet üzerine Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde inceleme başlattı. Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne gizli kamera yerleştiren ekipler, bazı güvenlik görevlilerinin denetimli serbestlik ve silah ruhsatı gibi işlemler için sahte sağlık raporları düzenlediğini tespit etti.

BİR SAHTE RAPOR İÇİN 50 İLE 100 BİN LİRA ALDILAR

Gizli kamera kayıtlarında, hastanenin güvenlik amirinin idrardan numune alarak odadan çıktığı ve diğer şüphelilerin sahte rapor düzenlenmesine aracılık ettiği görüldü. Zanlıların, her bir rapor için 50 ile 100 bin lira arasında haksız kazanç sağladıkları belirlendi.

Yürütülen teknik ve fiziki takip sonucunda şüphelilerin adresleri tespit edilerek operasyon düzenlendi. Operasyonda, 4’ü güvenlik görevlisi, 2’si daha önce usulsüz rapor nedeniyle ihraç edilmiş veri giriş uzmanı ve 17 numune veren kişi olmak üzere toplam 23 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda 1 milyon lira nakit para, döviz ve altın ele geçirildi.

Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen zanlılardan 5 kişi tutuklanırken, 18 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

8)  ABD Başkanı Trump'tan Rusya'ya yaptırım tehdidi: Ateşkese varılıncaya kadar bankacılık yaptırımları ve gümrük tarifeleri uygulamayı düşünüyorum

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’nın Ukrayna’yı vurmaya devam ettiğini belirterek, "Ateş Kes ve barış konusunda nihai bir uzlaşma anlaşmasına varılıncaya kadar Rusya'ya büyük ölçekli bankacılık yaptırımları, yaptırımlar ve gümrük tarifeleri uygulamayı şiddetle düşünüyorum" dedi.

ABD ile Rusya arasındaki normalleşme süreci devam ederken, ABD Başkanı Donald Trump’tan "yaptırım" açıklaması geldi.

TRUMP'TAN RUSYA'YA YAPTIRIM ADIMI

Kendisine ait sosyal medya platformu Truth Social’dan açıklama yapan Trump, Rusya’nın Ukrayna saldırılar düzenlemeye devam ettiğini vurgulayarak, "Rusya'nın şu anda savaş alanında Ukrayna'yı vurduğu gerçeğine dayanarak, ateşkes ve barış konusunda nihai bir uzlaşma anlaşmasına varılıncaya kadar Rusya'ya büyük ölçekli bankacılık yaptırımları, yaptırımlar ve gümrük tarifeleri uygulamayı şiddetle düşünüyorum. Rusya ve Ukrayna'ya, çok geç olmadan hemen şimdi masaya oturun. Teşekkürler" ifadelerini kullandı.

8) ABD Başkanı Trump, İran lideri Hamaney'e bir anlaşma müzakere etmek için mektup gönderdiğini açıkladı

ABD Başkanı Donald Trump İran ile anlaşma müzakere etme tercihini dile getirdi. Trump bu yönde proaktif bir adım atarak İran'ı dini lideri Ali Hamaney'e bir mektup yazdığı bildirildi.

TRUMP'TAN HAMANEY'E MEKTUP 

ABD basınının bildirdiğine göre ABD Başkan Donald Trump, İran'ı dini lideri Ali Hamaney'e bir mektup yazarak müzakere etmek istediğini bildirdi.

MÜZAKARE İSTEDİ

Fox Business Network'e konuşan Trump, mektubunda İran'la müzakere etmek istediğini söyledi. Trump, müzakerelerin başarısız olması durumunda alternatif bir yaklaşımın gerekli olacağını belirterek, harekete geçmenin gerekliliğini vurguladı. 

"İRAN NÜKLEER SİLAHA SAHİP OLAMAZ"

Trump, "Diğer alternatif ise bir şeyler yapmak zorundasınız çünkü İran nükleer silaha sahip olamaz" dedi.

9) Çin'den Trump'ın Gazze'yi "devralma" planına tepki: Gazze, Filistinlilere aittir

ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'ye çökme planındaki ısrarını sürdürürken skandal plana dünyadan itiraz sesleri yükselmeye devam ediyor. Gazze'yi "devralma" ve bölgede yaşayan Filistinlileri komşu ülkelere yerleştirme planı güden Trump'a tepki gösteren Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi plana karşı çıkarak, "Gazze, Filistinlilere aittir. Filistin topraklarının ayrılmaz parçasıdır" ifadelerini kullandı.

Bakan Wang, Çin Ulusal Halk Kongresinin yıllık genel kurulu kapsamında başkent Pekin'de "Çin'in Dış Politikası ve Dış İlişkileri" başlıklı basın toplantısı düzenledi.

"GAZZE, FİLİSTİNLİLERE AİTTİR"

Toplantıda Çin'in Orta Doğu'daki rolü ve Trump'ın Gazze planına ilişkin sorusuna verdiği yanıtta Vang, "Gazze, Filistinlilere aittir, Filistin topraklarının ayrılmaz parçasıdır. Gazze'nin statüsünü zorla değiştirmek barış değil yalnızca kaos getirecektir." ifadelerini kullandı.

Çin'in Gazze'de barışın sağlanması için Mısır ve diğer Arap ülkeleri öncülüğündeki planı desteklediğini ifade eden Wang, ABD'yi adını anmadan eleştirerek, "Eğer büyük ülke, Gazze halkını gerçekten umursuyorsa kapsamlı ve kalıcı barışı teşvik etmeli, insani yardımı artırmalı, 'Filistin'i Filistinlilerin yönetmesi' ilkesini gözeterek Gazze'nin yeniden inşasına katkı sağlamalı." değerlendirmesinde bulundu.

ORTA DOĞU'DA BARIŞ VURGUSU

Orta Doğu'da barış olmadan dünyada istikrarın sağlanamayacağının altını çizen Wang, sözlerini şöyle sürdürdü: "Filistin sorunu, daima Orta Doğu sorununun merkezinde yer aldı. İsrail-Filistin çatışması sürekli tekrarlanıyor çünkü iki devletli çözümün ancak yarısı gerçekleşti. İsrail Devleti, uzun zamandan bu yana varlığını sürdürüyor fakat Filistin Devletine hala ulaşılamıyor. Uluslararası toplum, sonraki süreçte iki devletli çözüme daha fazla odaklanmalı ve bağımsız Filistin Devletine daha fazla destek vermeli. Filistin ile İsrail ancak o zaman gerçekten barış içinde birlikte var olabilir, Arap ve Yahudi halkları sürekli dostluk içinde bir arada yaşayabilir."

FİLİSTİNLİ TARAFLARA BİRLİK ÇAĞRISI

Çinli Bakan, Filistinli taraflara, Pekin Deklarasyonu'ndaki irade beyanına uygun olarak aralarında birliği sağlama çağrısında bulunurken Orta Doğu'daki tüm tarafların farklılıklarını kenara bırakarak Filistin Devletini desteklemesi, uluslararası toplumun da İsrail ile Filistin arasında barışı teşvik için mutabakat inşa etmesi gerektiğini vurguladı.

Çin'in Orta Doğu ülkelerinin stratejik ortağı, Arap halklarının samimi dostu olduğunu belirten Wang, Orta Doğu'da barış, adalet ve kalkınma için çaba göstereceklerini, bölge ülkelerinin kendi kaderlerini ellerine almasını, kendi kalkınma yollarını, barış ve diriliş rüyalarını gerçekleştirmesini destekleyeceklerini sözlerine ekledi.

TRUMP'IN GAZZE'Yİ "DEVRALMA" PLANI

Trump, 4 Şubat'ta Beyaz Saray'da kabul ettiği İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile düzenlediği ortak basın toplantısında ABD'nin Gazze Şeridi'ni "devralacağını" ve buraya "sahip olacağını" söylemişti.

Gazze'nin artık tamamen bir yıkım alanı olduğunu belirten Trump, Gazze'deki Filistinlilerin başta Mısır ve Ürdün olmak üzere komşu ülkelerde inşa edilecek yeni yerleşim yerlerine gitmelerinin çok daha iyi olacağını savunmuştu.

Trump, Filistinlilerin Gazze'den ayrılmaktan başka seçeneklerinin olmadığını da öne sürmüştü.

ABD Başkanı Trump, ayrıca "Gazze'yi, Orta Doğu'nun Rivierası'na dönüştürmeyi istediğini" belirtmişti.

Trump'ın önerisi, Gazze'deki mevcut ateşkesin uygulanmasını da etkilemiş; İsrail tarafı ateşkesin işgali sona erdirmeye yönelik ikinci anlaşmasını müzakere etmekten vazgeçmiş ve Gazze'ye insani yardımları durdurmuştu

Kaynak: Haber Merkezi