Dünyada bu yıl yaşanan kuraklık ve sıcak hava dalgası tarımı vurdu. Başta pirinç olmak üzere zeytinde de verim düştü. Kavurucu sıcaklar zeytin ağaçlarını yaktı, bu durum küresel zeytinyağı pazarını da vurdu. Türkiye'de de yaşanan sıcaklıklardan az da olsa etkilendi. Zeytinde yüzde 50 oranında rekolte kaybı yaşandı.

Her yıl hasat öncesi sektörel analiz toplantısı düzenleyen Antalya Ticaret Borsası (ATB), bu yıl da zeytin ve zeytinyağı üretimini masaya yatırdı.

Zeytin ve zeytinyağı üretiminde, hasadında ve ticaretinde yaşanan sıkıntıları gündeme alındı. Sektör ile ilgili çözüm önerilerini gündeme aldıklarını ifade eden ATB Başkan Vekili Halil Bülbül, toplantı çıktılarının ilgili kamu kurum ve kuruluşlarıyla paylaşıldığını belirtti.

BU YIL ZEYTİNDE HASAT DÜŞÜK

Antalya'da geçen yıl zeytin üretiminin rekolte ve kalitede çok iyi bir dönem geçirdiğini hatırlatan Halil Bülbül, bu yıl zeytinde hasat düşüklüğü olduğunu ifade etti. Antalya'nın zeytinde tarihi geçmişe dayanan derinliğe sahip bir kent olduğuna dikkat çeken Bülbül, 'Tek eksiğimiz birlikte hareket etmek. Zeytinimizi katma değerli şekilde nasıl değerlendirebiliriz, buna yoğunlaşmalıyız. Bunun için birlikte hareket etmeliyiz' diye konuştu.

FİYAT YÜKSELDİKÇE TAĞŞİŞLİ YAĞ ORANI ARTIYOR

ATB 4. Meslek Komitesi Üyesi Zafer Tan, zeytinde yüzde 50'ye yakın rekolte kaybı beklediklerini belirterek, dünyada zeytin üretiminde sıkıntı yaşandığını bildirdi. Rekolte kaybı nedeniyle zeytinyağı fiyatlarının artacağını anlatan Tan, 'Fiyat yükseldikçe tağşiş oranı artıyor. Tüketici tağşişli yağ konusunda dikkatli olmalı' dedi. Zafer Tan, zeytin sıkımında kullanılan makine ve ekipmanların döviz üzerinden temin edildiğini belirtirken, enerji gibi girdilerin de etkisiyle zeytinyağı sıkım maliyetlerinin artacağına dikkat çekti.

"MARKAMIZ YOK"

Zeytinyağı fabrikası sahibi Mustafa Fettahoğlu, Akdeniz bölgesinde zeytin ve zeytinyağının önemine dikkat çekerken, 'Bölgemizde kuraklık olsa dahi bizi en son terk edecek olan zeytindir. Herhangi bir kuraklık durumunda buğday, susam olmaz ama zeytin bizi bırakmaz' dedi. Buna rağmen zeytin ve zeytinyağına sahip çıkamadığımızı söyleyen Fettahoğlu, 'Antik dönemlerden kalma zeytinyağı işleme tesislerimiz var ama zeytinyağında marka değiliz. Bunda bir gariplik yok mu? Biz zeytinde yeni değiliz, yüzyıllardır zeytini işleyen bir toplumuz. Ama bu işe yeni girmişiz gibi beceremiyoruz. Zeytinyağında markalaşma çalışmalarını hızlandırmalıyız' diye konuştu.

ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞININ ÜRETİM MALİYETLERİ DEĞERLENDİRİLDİ

Fettahoğlu, rekabeti üreticinin kendi arasında değil dünya ile yapılması gerektiğini vurguladı. Zeytinde hasat tarihinin önemine dikkat çekerken, erken hasadın yağ veriminde ciddi sıkıntıya yol açacağı uyarısında bulunan Fettahoğlu, 'Zamanında hasat yapılırsa herkesin emeğinin karşılığını alır' dedi.

Toplantıya katılan sektör temsilcileri, zeytin ve zeytinyağının üretim maliyetleri, sıkım ücreti, fiyatı, işçilik sıkıntısı, pazarlanması ile zeytinyağındaki markalaşma çalışmalarını değerlendirildi.

Toplantıya, ATB Yönetim Kurulu Üyesi Ragıp Gök, ATB 4. Meslek Komitesi üyeleri ile sektör paydaşları katıldı.