Galatasaray'ın 2017-2018 sezonunda kadroya kattığı önemli
isimlerden Fernando Reges, Galatasaray Dergisi'nin 170. sayısına
konuk oldu. Samimi açıklamalarda bulunan
Fernando "Hayalini kurduğum noktaya geldim"
dedi.
"BUGÜNLERİN HAYALİNİ KURUYORDUM"
"Buralara gelmek çok kolay olmadı. Brezilya'da gerçekten çok
küçük bir kulüpte futbol oynuyordum. Oradan Porto'ya transfer
oldum. Ama bir de şöyle bakmak gerekir. 19 yaşında çok küçük bir
kulüpten, Porto sizi transfer ediyorsa sizde bir kalite görmüştür.
Zor mu? Evet, zor. Ama ben bunu başardım. Bu ilk aşamaydı. O yaşta
çok az oyuncuya yatırım yapılıyor. Ben bunun farkına vardım, o
yüzden çalışmayı çok sevdim ve hiç vazgeçmedim. "Bugünlerin
hayalini kuruyor muydun?" diye sorarsan... Evet, kuruyordum.
Sonunda da bulunduğum noktaya geldim."
"JESUALDO FERREIRA'NIN YERİ AYRI"
"Pep Guardiola ile çalışmak bana çok şeyler kattı. Ondan çok
şey öğrendim. Ama Guardiola'nın tarzı var. 19-20 yaşındaki gençleri
takıma monte ederek kendi felsefesini o oyuncularla yansıtmak
istiyor. Ben de yaş olarak daha ileride olduğum için az forma şansı
buldum. Buna rağmen onunla çalışmanın çok büyük bir şans olduğunu
düşünüyorum. Pep Guardiola, Jesualdo Ferreira, Andre Villas Boas ve
Manuel Pellegrini gibi isimlerle çalıştım ama beni en çok etkileyen
teknik adam Jesualdo Ferreira oldu... Avrupa'daki ilk senemde ondan
inanılmaz şeyler öğrendim. Söylediği bir şey vardı. "Takım içinde
en önemli pozisyon senin oynadığın mevkii. O yüzden taktik anlamda
senin sahadaki duruşun bütün takımı etkileyecek" diyordu. Bu
sebeple genç yaşımda taktik anlamında inanılmaz bir gelişim yaşadım
ve bu da Jesualdo Ferreira sayesinde oldu."
"GALATASARAY KONUSUNDA YANILMADIM"
"Gelmeden önce Galatasaray hakkında bilgim vardı. Ama yine de
bilgi topladım. İstanbul hakkında ise pek fikrim yoktu. Geldiğimde
Galatasaray'ın ne kadar büyük bir kulüp olduğu konusunda
yanılmadığımı gördüm. Gerçekten büyük bir geçmişi ve inanılmaz iyi
bir taraftar grubu var. İstanbul'a ise çok çabuk alıştık. Ailem de
ben de burada yaşamaktan dolayı çok mutluyuz. İstanbul yaşadığım en
güzel şehir. Burası bana bir ay sonunda bunu
düşündürttü."
"TEK HEDEFİM KULÜP TARİHİNDE YERİMİ ALMAK"
"Beklentiden oluşacak herhangi bir baskı beni etkilemiyor.
Çünkü kariyerimin başından bu yana her zaman bir beklenti vardı.
Hep daha iyi olma baskısı, ailemi geçindirme baskısı... Bunları hep
yaşadım ama olumsuz anlamda hiç etkilenmedim. Şu anda tek hedefim
Galatasaray tarihinde en iyi şekilde yer almak."
"PORTEKİZ LİGİ'NDEN DAHA İYİ"
"Türkiye Ligi kesinlikle sert ve zor bir lig. Premier Lig'le
karşılaştırmak anlamsız olur ama Portekiz Ligi'nden daha iyi bir
lig olduğunu söyleyebilirim. Şu ana kadar karşılaştığımız bütün
takımlar üst düzey oyunculara sahip..."
"HERKES HEDEFE KİLİTLENMİŞ DURUMDA"
"Bizim takımımızda bütün arkadaşlarımız iyi oyuncular ve
mütevazı insanlar... Böyle takımlarda arkadaşlık ruhu üst seviyede
oluyor. Şunu söylemeliyim, herkes hedefe kilitlenmiş durumda.
Adaptasyon sürecimde takım arkadaşlarımın bana önemli katkıları
oldu. Onların bana yaklaşımı, hocamızın ilgisi uyum sürecimi
kısalttı."
"MANU MAÇIYLA BAŞLADI"
"Manchester United'a karşı çeyrek final maçıydı ve inanılmaz
iyi bir maç çıkarmıştım. Daha çok gençtim. Çok top kaptım ve Porto
taraftarı da bana Ahtapot demeye başladı. Ondan sonra da bu lakabı
devam ettirdim."
"HAYALİM TARAFTARI MUTLU EDEBİLMEK"
"Galatasaray taraftarını fantastik diye nitelendirebilirim.
Çok mükemmel bir taraftar grubuna sahip Galatasaray camiası.
Kayınvalidem, mesela bundan önce oynadığım takımlarımda hep gelip
beni seyretti, statta bulundu. Ama kendisinin de özel bir yorumu
var. Gerçekten böyle bir taraftar grubunu hiçbir şekilde
görmediğini söylüyor. Tek hayalim onları mutlu etmek. Bunun için de
sezon sonunda şampiyon olabilmek. Şampiyon olduğumuzda eminim ki
onları çok mutlu edeceğiz."