Son anayasa değişikliğine göre 2019’da yürürlüğe girecek Cumhurbaşkanlığı sistemiyle vekil ve üst düzey bürokrat maaşlarına, “en yüksek devlet memuru” olarak temel oluşturan Başbakanlık müsteşarlığı ile birlikte Cumhurbaşkanlığı genel sekreterliğinin ortadan kalkacak olması, yeni dönemin “en yüksek devlet memuru”nun kim olacağı sorusunu gündeme getirdi.

Milletvekilleri, tüm yargı mensuplarının maaşları belirlenirken en yüksek devlet memurunun maaşı kriter olarak kabul ediliyor. Memurlara verilen özel tazminat hesaplamalarında ve kurul başkan ile üyeliklerinin maaş hesaplamasında yine en yüksek devlet memuru maaşı esas alınıyor. Anayasa değişikliğinin referandumda kabul edilmesinin ardından Meclis ve bürokrasi kulislerinin güncel tartışma başlıklarından biri en yüksek devlet memurunun kim olacağı haline geldi. “Bu konuda bir boşluk oluşmaması için mutlaka bir düzenlemeye gidilmesi zorunluluğu var” değerlendirmesi öne çıkarken, kulislere yansıyan ilk çalışmalarda, milletvekilleri, yargı üyelerinin maaşları ve memurların özel tazminatları için kıstas kabul edilen en yüksek devlet memuru ifadesinin yerine katsayı ve gösterge konulmasının yeterli olabileceği, ancak milletvekili maaşları için Anayasa’da ‘en yüksek devlet memuru” ifadesi yer aldığı için buraya bir makam yazılması gerekebileceği vurgulanıyor.

YASADA HÜKÜM VAR
Bürokraside yapılan çalışmalarda en yüksek devlet memuru ifadesinin yerine Başbakanlık müsteşarının gösterge ve katsayılarının konulmasının yeterli olacağı düşünülüyor. Milletvekili maaşının düzenlendiği Anayasa’nın 86’ncı maddesinde, “Ödeneğin aylık tutarı, en yüksek devlet memurunun almakta olduğu miktarı, yolluk da ödenek miktarının yarısını aşamaz” ifadesi yer alıyor. Bürokraside Anayasa’nın bu ifadesinin değişmesinin zorluğu nedeniyle formül aranıyor. Milletvekillerinin statüsünü belirlemeye yönelik yeni düzenleme hazırlıklarının yapıldığı Meclis’te de bu konuya ilişkin iki farklı görüş öne çıkıyor. “Maaşlara baz oluşturacak yeni bir makama atıf yapılmasına ihtiyaç var” ve “memurlarda olduğu gibi katsayı ve gösterge atfı yeterli olabilir” görüşlerinin dillendirildiği Meclis kulislerinde, “Ancak her halükarda bir düzenlemeye ihtiyaç var, aksi halde büyük boşluk oluşur” deniliyor.

YARDIMCI OLUR MU?

Kulislerde, çözüme yönelik başka seçenek olarak da, cumhurbaşkanı yardımcıları ya da bakanlar kurulu üyelerinden birinin “en yüksek devlet memuru” olarak belirlenebileceğinden söz ediliyor. Bunun için yine kulislerde, adı da değiştirilerek görev ve yetkileriyle birlikte protokoldeki yeri de yeniden düzenlenecek özel kalem müdürlüğüne de dikkat çekilirken, “Bu konuya sadece maaş ve tazminatlar açısından bakmamak gerekir. Bu, 2019’da yürürlüğe girecek yeni sistemin yeni protokolü açısından da önemli olacak. Bu konuda farklı egzersizler yapılıyor. Ancak konu henüz en üst düzeyde masaya yatırılmış değil. Ancak günü geldiğinde bu konu oluşturulacak yeni protokole de uygun bir biçimde çözüme kavuşturulacaktır” değerlendirmesi yapıldı.