DOĞUMUNUN 101. YILINDA TÜRKEŞ (2)
1989 yılında ANAP iktidarı,
Bir referandum yaparak 1980 öncesi Siyasi liderlere hürriyet getirdi.
Biz de, MÇP nin başına Türkeşi getirmek için
Büyük kongre yaptık.
Bir gün başkanlık divanı toplantısında Başbuğ;
“Dün Sovyet büyükelçisi Çernişev geldi.
Sayın Türkeş, Sovyetlerdeki Türklerle ilgili,
Herhangi bir girişim yapmayınız, biz onlara,
Özgürlük vereceğiz dedi.” Dedi.
“Buna inanıyor musunuz?” dedi.
***
Buna o zaman inanmak ne mümkün?
Kıtalararası füzeleri, nükleer silahları,.
2 milyon ordusu olan bir ülke,
nasıl olurda Türklere özgürlük verebilirdi?
Doğrusu hiç aklımıza yatmadı.
Çernişev’in bu sözlerine Başbuğ,
“-Biz küçük bir partiyiz,
Gücümüz ne ki? Türkistan Türklerine
Yardım edelim dedim,” dedi.
O da; -biz kimin ne kadar güçlü olduğunu biliyoruz. Dedi”, dedi,
***
Bir gün Hürriyet gazetesi bir haber yazdı.
Dünyanın büyük tirajjlı gazetelerinden,
İzvestiya komsomol kaya (komünist gençlik) gazetesi,
Türkeş’i öven bir yazı yayınlamış.
Bunu hayretle karşıladık.
Daha önce, bütün yayınlarını, Turan, Türklük,
Türkeş ve MHP aleyhinde yazan bir gazete,
Acaba niçin Türkeş’ii övdü?
***
Sonradan anladık ki,
Presteroyka ve glastnost deyip,
Yani yeniden yapılanmaya giren Sovyetler dağılma kararı almış.
Sebebi de 1986 yılında Almatı da Kazak gençleri,
İsyan çıkardı.
Kızıl ordu bunu kanla bastırdı.
Daha sonra Sibiriya’da kömür işçileri,
Sabun yokluğundan isyan çıkardı.
Ayrıca bir Alman genci özel uçağı ile,
Sovyet ordusunun haberi olmadan,
Kızıl meydana indi.
Bu durum gobaçov’u kızdırdı,
Sovyetler telaşa kapıldı.
Zaten Afganistan mağlubiyeti moral olarak çökertmişti.
Sabun ulamayacak kadar iktisadi kriz vardı.
Açlık başgöterebilirdi.
***
1991 yılında Sovyetler acelece Avrupa ülkeleri ile
AGİT anlaşması yaptı.
Birliği kansız şekilde dağıttı.
Çernişev’in Başbuğdan ricası anlaşılmıştı.
1992 yılında kurulan Türk cumhuriyetlerini tanımak için,
Başbakan Süleyman Demirel bir gezi tertip etti.
Başbuğu da davet etti.
Türkeş de milletvekillerinden beni ve Oktay Öztürk’ü yanına aldı.
Türk cumhuriyetlerini gezdik. Her baş kentte,
Büyükelçilikler aqçtık. (devam edecek)