Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’de yapılan kabinesi toplantısı sona erdi. Gündeminde terörle mücadele, ekonomi ve Suriye'deki gelişmeler olan toplantı yaklaşık 2 saat sürdü.

Toplantı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları...

Dünya ve insanlık tarihine yön veren hadiselerin gerçekleştiği bölgelerin merkezinde Türkiye var, bütün süreçleri titizlikle yönetiyoruz.
Bölgesel olaylar Türkiye'yi etkiliyor. Bir an olsun gardımızı düşürmemeli, rehavete kapılmamalıyız.

"STRATEJİK AKILLA HAREKET EDİYORUZ"

Bin yıllık mirasın, 100 yıllık ufkun rehberliğinde bütün süreçleri titizlikle yönetiyoruz. Sabırla, stratejik akılla hareket ediyoruz. Hedeflerimize doğru emin adımlarla yürüyoruz. Daha yapacak çok işimiz, gidecek daha çok yolumuz var. Biz kararlıyız azimliyiz.

MUHALEFETE TEPKİ

Muhalefetin bizi çekmeye çalıştığı faydasız gündemlere takılmıyor, umursamıyoruz. İki günü birbirine eşit olanın ziyanda olduğu gerçeğinden hareketle her anımızı milletimize hizmet yolunda en güzel şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. 22 yıldır milletimizin güvenine, teveccühüne mazhar olmanın bize ağır bir emanet yüklediğinin de fevkalade bilincindeyiz. Milletimizi mahçup etmedik, milletimize hiçbir zaman mahçup olmadık. İnşallah bundan sonra da milletin emanetine gölge düşürmeyecek Türkiye'yi her alanda büyütmeye, güçlendirmeye devam edeceğiz. Bu tasavvurla ekonomi, sağlık, güvenlik, turizme kadar pek çok konuyu ele aldığımız bir kabine toplantımızı daha az önce tamamladık.

BOLU'DAKİ YANGIN FACİASI: SORUMLULARIN HESAP VERMESİ İÇİN GEREKENİ YAPIYORUZ, YAPACAĞIZ

Yangın faciasında vefat eden 78 kardeşimizin her birine bugün bir kez daha Cenab-ı Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Sevdiklerini ve yakınlarını kaybeden vatandaşlarımıza sabr-ı cemil diliyorum. Yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum. Acımız da öfkemiz de halen çok büyük. Tek bir kişiyi atlamadan sorumluların hepsinin hesap vermesi adaletin tecellisi için gereken ne ise yapıyoruz, yapacağız. Meclis'te kurulması kararlaştırılan araştırma komisyonu da bu sürece katkı verecek. Tedbirler, mevzuat düzenlemeleri ve diğer hususları belirleyecektir.

TURİZMCİLERE UYARI

Turizm sektörümüzün de mücadele konusunda artık elini değil, tüm vücudunu taşın altına koyması gerekiyor. Her yıl daha çok turist ağırlayıp daha fazla para kazanırken güvenliğe, konfora ve hizmete daha az yatırım yapamazsınız.Turizm gelirimiz 61 milyar 103 milyon dolarla rekor kırdı. 2024 yılı için açıkladığımız hedeflerin de önüne geçmiş oldu. Turizmde hedefimiz 65 milyon ziyaretçi 64 milyar dolar gelir. İnşallah yakın vadede 100 milyar dolar hedefine ulaşmayı ümit ediyoruz. İnsan hayatına ve onuruna gerekli değeri vermeyen bir anlayışın bilhassa turizm sektöründe asla başarı şansı oktur. Sektörün sağlıklı büyüyebilmesi için çürükleri ayıklaması tercihten öte zaruret haline almıştır. Bolu Kartalkaya faciasından turizmcilerimizin de gereken dersi çıkaracaklarını inanıyorum.

"SAĞLIK SİSTEMİNİ GÜNCELLİYOR, EKSİKLERİNİ GİDERİYORUZ"

Bizden önce imtiyazlı bir kesim dışında halkımızın çoğu için nitelikli sağlık hizmeti almak ciddi bir problemdi. Bu sistemi son 22 yılda attığımız adımlarla eski Türkiye’nin kötü bir hatırası olarak geride bıraktık. Bunun yerine ulaşılabilirlik ve hizmet standardı açısından dünyada örnek gösterilen bir sistemi milletimizin istifadesine sunduk. İhtiyaçlara göre sağlık sistemini güncelliyor, eksiklerini gideriyoruz. Sağlık modelimizde vatandaşlarımızın sağlık hizmetine eriştiği ilk kapı aile hekimlerimiz olacak. Doktorlarımızın her bir vatandaşımıza daha fazla vakit ayırabilmesi için de yeni uygulamaları devreye alıyoruz. Aile hekimlerimizi hastane randevu sistemine entegre ediyoruz. Hastanelerimizde aile hekimlerimiz için randevu kontenjanları ayırdık. Kronik hastalığa sahip vatandaşlarımızın raporlu ilaçlarını yazdırmak için hastanelere gitme zorunluluğunu kaldırdık. Artık bu ilaçları aile hekimleri yazabilecek.  Vatandaşlarımıza hekimlerimize güvenmelerini ve kendi sağlıkları için doktor tavsiyesi olmadan ilaç kullanımından uzak durmaları gerektiğini tekrar hatırlatıyorum. Geçtiğimiz hafta sağlık hizmetlerimizin kalitesini daha da yükseltecek ve istismarların önüne geçecek bir adım daha atıldı. Sağlık Bakanlığımız tarafından özel hastaneler yönetmeliğinde bazı önemli değişikliklere gidildi. Yapılan değişiklik gerek hizmet standartları gerek ücret politikaları, gerekse denetim konusunda özel hastanelerimizde artık farklı bir çalışma kültürünün yerleşeceğine inanıyorum. 

"VATANDAŞLARIMIZ RAPORLARI İÇİN HASTANELERE GİTME ZORUNLULUĞU KALDIRDIK"

Aile hekimlerimiz sadece ilk 1 ay içerisinde 5 milyon 200 bin vatandaşımıza sağlık taraması yaptı. 620 bin vatandaşımızda koroner arter hastalığı, hipertansiyon ve diyabet gibi hastalıklara erken tanı konuldu. Tetkik ve tedavileri için gerekli yönlendirmeler yapıldı. Kronik hastalığa yakalanan vatandaşlarımız raporları için hastanelere gitme zorunluluğu kaldırdık. Bu durum hastanelerde oluşan yükü de hafifletecek. Dünyanın genelinde ülkemizde yüksek oranda seyreden ilaç, antibiotik ve ağrı kesici kullanımdır. İleriki yıllarda bu meseleyi de makul seviyelere çekmeyi hedefliyoruz. Buradan vatandaşlarımıza doktor tavsiyesi olmadan ilaç kullanımından uzak durmalarını bekliyoruz. Sağlık Bakanlığımız tarafından özel hastaneler yönetmeliğinde bazı önemli değişikliklere gidildi. Hizmet standartları, denetim konusunda özel hastanelerimizde farklı bir çalışma kültürünün yerleşeceğine inanıyorum.

"ENGELLERİN AŞILMASI İÇİN NE YAPILMASI GEREKİYORSA YAPTIK"

6 Şubat'ta asrın felaketinin 2. yıldönümünü geride bırakacağız. İlk günden beri her kabine toplantısında deprem çalışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunduk. Engellerin aşılması için ne yapılması gerekiyorsa yaptık. Her fırsatta deprem bölgesini ziyaret ederek depremzede kardeşlerimizle kucaklaştık, inşa ve ihya çalışmalarını yerinde gördük. 201 bin 431 bağımsız birimi hak sahiplerine teslim etmenin bahtiyarlığını yaşadık. Hükümet bu enkazın altında kalır diyen kifayetsiz muhterislere cevabımızı daha çok konut ve işyeri teslim ederek verdik. İnşallah Perşembe günü Adıyaman'ın misafiri olacağız. Neler yaptığımızı milletimizle ve Adıyaman halkıyla paylaşacağız. Amacımız afetzede şehirlerimizi altyapı, üstyapı, tarihi ve doğal güzellikleriyle eskisinden daha görkemli, dayanıklı hale getirmektir. Yaralar tamamen sarılmadan, hak sahibi kardeşlerimiz ev ve işyerlerine kavuşmadan bize durmak, dinlenmek yok. Seçim döneminde bedava ev vaat edip, 2 yıldır ortalıkta görünmeyenler elbette bizim gayretimizi ve mücadelemizi anlayamazlar. Sandıktan istedikleri sonuç çıkmadığı için depremzedelerimize hakaret edenler bizi anlayamazlar. Gidin, ne yaparsanız, yapın, ama biz giden canları yerine getiremezsek de inşallah depremin izlerini tamamen silmiş olacağız. Son birkaç gündür Ege'nin Yunanistan tarafındaki sarsıntılar hem yaptığımız çalışmaların değerini hem de ülkemiz için beka meselesi olduğunu bizlere tekrar hatırlatmaktadır. İstanbul başta olmak üzere şehirlerimizi dayanıklı şehirler hale getirmekten başka meselemiz bulunmuyor.

"DEPREMZEDELERİMİZİ, DEPREM TURİSTLERİNİN İNSAFINA BIRAKMAYACAĞIZ"

Asrın felaketinin ikinci yıldönümünü geride bırakacağız. İlk günden beri her kabine toplantımızda deprem bölgesinde yürütülen çalışmalarla ilgili değerlendirmelerde bulunduk. Başkalarının gündemi ne olursa olsun, depremzedelerimizin durumu ve ihtiyaçları her zaman bizim gündemimizin ilk sırasında yer aldı. Her fırsatta deprem bölgesini ziyaret ederek depremzede kardeşlerimiz de kucaklaştık, dertleştik. 'Hükümet bu enkazın altında kalır' ifadesiyle nasıl bir ruh halinde olduklarını gösteren kifayetsiz muhterislere cevabımızı daha çok konut ve iş yeri teslim ederek verdik. İnşallah perşembe günü Adıyaman’ın misafiri olacağız. İki yılda neler yaptığımızı milletimizle ve Adıyaman halkıyla paylaşacağız. Yaralar tamamen sarılmadan hak sahibi kardeşlerimiz ev ve işyerlerine kavuşmadan bize durmak dinlenmek yok. İki yıldır ortalıkta görünmeyenler elbette bizim gayretimizi ve mücadelemizi anlayamazlar. Sırf sandıktan istediği sonuç çıkmadı diye depremzede kardeşlerimize hakaret edenler bizim samimiyetimizi idrak edemez. Hep söylediğim gibi siyasi tercihi ne olursa olsun depremzedelerimizi, deprem turistlerinin insafına bırakmayacağız. Son birkaç gündür Ege’nin Yunanistan tarafında yaşanan sarsıntılar hem yaptığımız çalışmaların değerini hem de depreme hazırlık konusunun ülkemiz için bir vaka meselesi olduğunu bizlere tekrar hatırlatmaktadır. Yerel yöneticilerin de artık bu konuya hak ettiği önemi vermesi siyasi ikbal peşinde koşmak yerine kentsel dönüşüm projeleri ile yönettikleri şehirleri depreme hazırlaması gerektiğini ifade etmek istiyorum.

Kaynak: Haber Merkezi