Emir, Parlamento Muhabirleri Derneği üyeleri ile bir araya geldi. Emir, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da cevapladı. Emir, 9. Yargı paketine ilişkin soruya, “Bu taslak içinde bizim asla kabul edemeyeceğimiz hükümler yer alıyordu. Bunların başında etki ajanlığı geliyordu. Etki ajanlığı sınırları belli olmayan öngörülebilir olmayan bir madde olarak karşımıza çıkmıştı. Dezenformasyon yasasındaki gibi Türkiye’yi kaotik duruma sokmak, dilediklerini yargılamak gibi kullanabilecekleri kaygımız vardı. 9. Yargı paketinde bunun yer almayacağı sözü verildi. Oysa şimdi 6284 zorlama hapsin kaldırılacağı kadın haklarında geriye gidişin kaygısı vardı. Zorlama hapsinde olmayacağı sözü verildi” dedi.
Emir, asgari ücretin ve emekli maaşlarının artırılmasını istediklerini sözlerine ekledi.

Emir, MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin AK Parti ile CHP’nin geniş tabanda ittifak yapabilmesine ilişkin soruya, “Genel Başkanımızın Sayın Cumhurbaşkanı ile görüşmüş olması, bizim normalleşme süreci diye tabir ettiğimiz halkın gerçek gündeminin, yakıcı, derin sorunlarının üstüne gidilmesi ve bunların çözümlerinin Cumhurbaşkanı’nın önüne konması çok değerli. Bu görüşmenin kendisi bile anlamlı. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı ile birinci partisinin Genel Başkanının bu kadar sorun varken yan yana gelmemesi sorunları konuşmaması düşünülemez. Oradaki istişareler, umutla beklediğimiz adımlar dalga dalga yayılacaktır” şeklinde konuştu.

Bahçeli’nin mesajının ne olduğuna ilişkin soruya Emir, “Daha önce Ferdi Tayfur şarkısıyla mesaj vermişti. İki gün önce yüzükle mesaj verdi. Karmaşık mesajlar. Ama biz somut durumla ilgili olarak Bahçeli’nin mesajını üzerimize almıyoruz. Biz sürecimizi açık yürütüyoruz. Neleri görüşeceğimizi hangi sırayla konuşacağımızı söylüyoruz” diye konuştu.

Emir, Sinan Ateş dosyasına ilişkin soruya, “Sinan Ateş dosyası üzerinden yürüyor. Olayın üzerine giden gazetecileri, televizyonda ısrarla tartışan gazetecileri eleştiriyorlar. Cumhurbaşkanı aylar sonra sessiz kalamadı ve bu sürece müdahale etmek zorunda kaldı. Sinan Ateş bir siyasi cinayete kurban gitti. Bir iddianame var, plaka numaraları var. İlgili kişilerin Ülkü Ocakları Başkanı, Başkan Yardımcısı, eski Ülke Ocakları Başkanı’na gittiğini biliyoruz. Bu soruşturmanın bütün yönleriyle yapılması, iddianamenin kamuoyunda bilinenlerin daha da ötesine geçmesi çok önemli. Ama bugüne kadar bir duvar vardı ve bu duvarı geçemiyordu. Yargının siyasete bağlı olduğu bir dönemde elbette Erdoğan’ın bu sürece Ayşe Ateş’i kabul ederek girmesi, yargıya da bir mesaj taşıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu dosyaya müdahil olması aslında rahatsız edicidir bizim için. Normalde bir siyasetçinin bir cinayet dosyasına müdahale etmesi kabul edilemez. Ama Türkiye’de hukukun olmadığı, yargının siyasete birebir bağlı olduğu düşünülürse Cumhurbaşkanı’nın bu sürece, en azından Sinan Ateş’in kanının yerde kalmaması adına müdahale edeceği beklentisinden doğrusu memnunuz” dedi.

CHP Genel Başkanı Özel’in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinde vergide adaletin saplanmasına ilişkin soruya Emir, “‘Asgari ücreti en az 25 bin TL yapın, en düşük emekli maaşını asgari ücret seviyesine çekin’ diyoruz. ‘Hububat fiyatlarını artırın, çayı en az 25 TL yapın’ diyoruz. Bize, ‘Kaynağımız yok’ deniyor. Kaynak var ama müsrifçe harcanıyor. Kimi iktidar yandaşlarının vergi borçları silindi, kamuda israf aldı başını gitti. Saray’ın harcamaları hepimizin önünde ama bize bu talepler karşısında, ‘Popülistsiniz’ deniliyor. Bizim, vergiyi çok kazanandan almaya yönelik ciddi başlıklarımız var. Heyetlerimiz görüşecek ve ayrıntıları kamuoyu ile paylaşacağız” ifadelerini kullandı.
Sokak hayvanlarına yönelik düzenlemeye ilişkin Emir, “Bunun mutlaka çözülmesi lazım ama bunu çözeceğiz diye hayvanları katledemeyiz” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA