Türkiye'nin mali ayarlama çabalarına ve enflasyonla mücadele stratejilerine değinen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Daha yapılması gerekenler var. Mali ayarlama enflasyonun düşmesine yardımcı olacak." dedi.
Şimşek, Türkiye'nin birincil önceliğinin fiyat istikrarını sağlamak ve enflasyonu tek haneye indirmek olduğunu belirtti. Bu hedefin zorluğunun farkında olduklarını vurgulayan Şimşek, başarıya ulaşacaklarına olan inancını dile getirdi. Ayrıca, mali pozisyonu güçlendirmenin bir diğer öncelik olduğunu belirterek, geçtiğimiz yıl yaşanan deprem nedeniyle bütçe açığının arttığını hatırlattı.
Mali Ayarlama ve Enflasyon
Mali ayarlamaya azami çaba gösterdiklerini ifade eden Şimşek, bu çabaların enflasyonun düşmesine katkı sağlayacağını belirtti. Şimşek, dış dengeyi düzeltmek, cari açığı azaltmak ve rezervleri yeniden artırmak gibi hedeflere de dikkat çekti. Enflasyonu düşürmek için olağan dışı bir şey yapmadıklarını, geleneksel para politikasını uyguladıklarını kaydeden Şimşek, enflasyonun mayıs ayında zirve yapacağını ve ardından her yıl anlamlı bir yavaşlama görüleceğini öngördü. 2024 yılı sonunda enflasyonun %38 civarında olacağını, 2025'te %14'e düşeceğini ve 2026'da tek haneli rakamlara gerileyeceğini tahmin ettiklerini söyledi.
Enflasyondaki düşüşün para politikasının normalleşmesinin bir parçası olduğuna vurgu yapan Şimşek, Merkez Bankası'nın para politikası duruşunun enflasyon beklentilerini destekleyeceğini belirtti. Cari açıkta sürdürülebilir bir düşüş sağlamayı hedeflediklerini ifade eden Şimşek, kapsamlı bir yapısal reform gündemlerinin olduğunu ve bu reformların yatırımcı güvenini yeniden kazanmalarını sağladığını dile getirdi.
AB ile İlişkiler
Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki ticaret hacminin 200 milyar doları bulduğunu hatırlatan Şimşek, Türkiye'nin AB'nin en büyük beşinci, AB'nin ise Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı olduğunu söyledi. Şimşek, AB ve Türkiye'nin birbirine ihtiyacı olduğunu belirterek, Türkiye'nin AB üyeliğinin büyük bir genişleme olacağını, ancak AB'nin henüz buna hazır olmadığını ifade etti. Gümrük Birliği'nin derhal güncellenmesi ve Avrupa'ya seyahat için vize serbestisi getirilmesi gerektiğini vurgulayan Şimşek, enerji güvenliği, göç ve üçüncü ülkelerde iş ortaklıkları konularında işbirliği yapılması gerektiğini belirtti.
Şimşek, AB'ye üyelik sürecinde ekonomik entegrasyona devam edilmesi gerektiğini, Türkiye'nin AB'ye üyeliğinin Avrupa'da bir iç politik konu haline geldiğini anlattı. AB'nin dünya ekonomi sahnesinde geçerliliğini koruması için Tek Pazar'ı derinleştirmesi ve genişletmesi gerektiğini söyleyen Şimşek, Türkiye'nin AB'ye tam üye olmasıyla birlikte Avrupa'nın üretkenliğinin artacağını belirtti.
Gümrük Birliği Güncellemesi
Şimşek, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi gerektiğini belirterek, bunun Türkiye ve AB'nin çıkarına olduğunu söyledi. Türkiye'nin büyük bir ekonomi ve potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Şimşek, kanıta dayalı bir ekonomik program uygulandığını ve programın işe yaradığını, enflasyonun düşmeye başladığını kaydetti.
Brüksel Temasları
Brüksel temaslarının genel olarak yapıcı olduğunu belirten Şimşek, ilişkilerin adım adım ilerleyebileceğini ve geliştirilebileceğini vurguladı. Şimşek, AB Komisyonu Ekonomiden Sorumlu Üyesi Paolo Gentiloni, AB Komisyonu İç Pazardan Sorumlu Komiseri Thierry Breton ve AB Komisyonu Finansal Hizmetler, Finansal İstikrar ve Sermaye Piyasaları Birliğinden Sorumlu Üyesi Mairead McGuinness gibi üst düzey AB yetkilileriyle de görüştü.
