Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda bakanlığın 2025 yılı bütçe görüşmelerinde sunum yaptı.
Bakan Şimşek, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının 2025 yılı bütçelerine ilişkin sunum yaptı.
Gelir politikalarında hedeflerinin vergi adaletini daha da güçlendirmek ve dolaysız vergilerin payını artırmak olduğunu söyleyen Şimşek, bu kapsamda Haziran 2023'ten bu yana önemli adımlar attıklarını vurguladı ve bu süreçte yaptıkları düzenlemeleri anımsattı.
Bakan Şimşek, dolaysız vergilerin payını artıracak adımlarla vergide adaleti güçlendirdiklerini, vergilemede etkinliği artıracak düzenlemeler de yaptıklarını ifade ederek, ağustos ayında yapılan hasılat tespitine ilişkin düzenlemenin, kayıt dışılıkla mücadelede çok etkin bir araç olacağını kaydetti. Şimşek, "Türkiye'de vergi yükünün yüksek olduğu" algısının, gerçeği yansıtmadığını belirterek, "Toplam vergi yükü sıralamasında yüzde 20,8 ile 38 OECD ülkesi arasında en düşük vergi yüküne sahip 3'üncü ülkeyiz. Vergi yükü ortalaması OECD'de yüzde 34, AB'de ise yüzde 41,2 seviyesindedir." diye konuştu.
“FİYAT İSTİKRARI SÜRDÜRÜLEBİLİR YÜKSEK BÜYÜMENİN ÖN KOŞULUDUR”
Sürdürülebilir yüksek büyüme programının fiyat istikrarı ile mümkün olacağını söyleyen Şimşek, “Dezenflasyon sürecinde büyüme kısa vadede geçici olarak yavaşlayabilir ancak ülkemizin geçmiş dönem tecrübeleri büyüme ve dezenflasyon arasında orta vadede ters yönlü bir ilişki bulunmadığını göstermektedir. Son 10 yılda ortalama enflasyon yüzde 22,5, ortalama büyüme yüzde 4,9 olarak gerçekleşti. Bundan önceki 10 yılda ortalama enflasyon yüzde 8,3 iken büyüme yüzde 5,9 oldu. 1994-2003 döneminde ise ortalama enflasyon yüzde 69 iken, büyüme yüzde 2,8 eviyesindeydi. Özetle; fiyat istikrarı sürdürülebilir yüksek büyümenin ön koşuludur” değerlendirmesinde bulundu.
Orta Vadeli Program'ın yapısal reformlara ilişkin detaylı bir yol haritası içerdiğini sözlerine ekleyen Şimşek, Ar-Ge ve yenilikçilik kapasitesini geliştirmek, yeşil, dijital ve teknolojik dönüşümü sağlamak, beşeri sermayeyi güçlendirmek, işgücü piyasasını daha da etkinleştirmek, iş ve yatırım ortamını iyileştirmek ve kayıt dışılığı azaltmanın programın temel eksenini oluşturduğunu söyledi. Bu alanlardaki tedbirleri de takvime bağladıklarını kaydeden Şimşek, yılın ilk üç çeyreğinde 58 adet tedbirin 35’ini hayata geçirdiklerini ifade etti.
“TASARRUF TEDBİRLERİ KAPSAMINDA 145 KAMU KURUM VE KURULUŞUNDA DENETİM YAPILDI”
Bakan Şimşek, Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi’ni uygulamaya aldıklarını hatırlatarak, “Önceki tasarruf tedbirlerinden farklı olarak Bakanlığımız nezdinde ‘Tasarruf Tedbirleri Bilgi Sistemi’ni geliştirdik ve ‘Kamu Filo Yönetim Sistemi’ni de etkinleştirdik. Muhasebat Genel Müdürlüğümüz tasarruf tedbirleri kapsamında bakanlıklar, valilikler, üniversiteler, belediyeler ile diğer kurumlar olmak üzere 145 kamu kurum ve kuruluşunda denetim yapmıştır. Sağlık, savunma ve güvenlik hariç yeni araç tahsisini kullanımdakilerin tasfiyesi koşuluyla ve mümkün olduğunca yerli ve elektrikli araçlarla sağlıyoruz. Genelge sonrası dönemde hizmet alımı suretiyle kullanılan taşıtlardan, sözleşmesi sona erenleri yüzde 15 oranında azalttık” bilgisini paylaştı.
"Dolaylı vergi yükünün çok yüksek olduğu" yönündeki kanaatin de doğru olmadığını ifade eden Şimşek, vergi sistemindeki temel sorunun, dolaysız vergilerin yeterli düzeyde bulunmaması olduğunu kaydetti.
Mehmet Şimşek, Türkiye'de dolaylı vergilerin milli gelir içerisindeki payı yüzde 9,1 iken, OECD ortalamasının yüzde 10,5, AB ortalamasının ise yüzde 13,6 olduğuna işaret ederek, "Ülkemizde genel KDV oranı yüzde 20'dir. Bu oran ile AB ülkeleri içerisinde en düşük vergi oranına sahip 6'ncı ülkeyiz. Temel gıda, eğitim, sağlık, giyim ve sosyal konut gibi birçok alanda uygulamadaki indirimli KDV oranı ile efektif KDV oranımız yaklaşık yüzde 15'tir. Gelir ve kazançlar üzerinden alınan vergilerin milli gelire oranı yüzde 5,8’dir. Bu oran ile OECD ülkeleri arasında en düşük vergi yüküne sahip üçüncü ülkeyiz." değerlendirmelerinde bulundu.
- "KAYIT DIŞI EKONOMİYLE MÜCADELEDE KARARLIYIZ"
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, kayıt dışı ekonomiyle mücadelede kararlı olduklarını vurgulayarak, kayıt dışı faaliyetlerin yarattığı haksız rekabeti gidermek ve devletin gelir kaybını azaltmak için gereken tedbirleri aldıklarını, bu kapsamda cezaları artırdıklarını anlattı. Şimşek, kayıt dışı ile mücadelede aldıkları tedbirleri şöyle sıraladı: "Kira sözleşmelerinin e-Devlet Kapısı üzerinden hazırlanmasına imkan sağladık. Akaryakıt satışlarında plaka bilgilerinin otomatik tanımlanmasına imkan sağlayan Ulusal Taşıt Tanıma Sistemini geliştirdik. 1 Ocak 2025'te uygulamaya başlayacağız. İnşaat demiri izleme sistemini devreye aldık. 1 Temmuz itibarıyla EFT-POS özellikli yeni nesil ödeme kaydedici cihazların kullanımını zorunlu hale getirdik ve bu geçişi sağlamayanlara uygulanan cezaları artırdık. Vergi denetimine gelince, yapay zeka ve büyük veri analitiğini kullanarak denetimlerde etkinliği artırıyoruz. 2024 yılında büyük mükellef incelemeleri başta olmak üzere, lüks araç ve diğer lüks tüketim incelemeleri, lüks yat ve tekne satışları, araç kiralama faaliyetleri, ikinci el araç ve gayrimenkul ticareti, kira denetimleri, kuyum sektörü ve altın ticareti, alkol, tütün ve akaryakıt sektörleri, sosyal medya kazançları, banka ve kredi kartıyla ödeme almayan işletmeler, IBAN ile kayıt dışı bırakılan kazançlar, kar payı transferleri, gelir beyanı olmayan yüksek tutarlı kredi kartı harcamaları, sahte belge düzenleme ve kullanımı gibi birçok alanda yaygın ve yoğun denetimler gerçekleştirdik."
"2023'TE YASA DIŞI BAHİSLE İLGİLİ BLOKE ETTİĞİMİZ İŞLEM TUTARI 644 MİLYON TL"
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, Türkiye'nin gri listeden çıkma sürecini tamamladıklarını da bildirerek, bu süreçte, mevzuat uyumu kapsamında 40 Mali Eylem Görev Gücü FATF tavsiyesinin 39'unda uyumlu konuma gelerek en başarılı üye ülkeler arasında yer aldıklarına dikkati çekti. Şimşek, terörizmin finansmanı ve suç gelirlerinin aklanması mücadelesini, uluslararası standartlara tam uyumlu ve kararlı bir şekilde sürdürdüklerini vurguladı.
Şimşek, bu yıl kripto varlıklara yönelik yapılan yasal düzenlemeyle kripto varlık hizmet sağlayıcılarının kuruluşunu ve faaliyetlerini izne bağladıklarını anımsattı.
Düzenlemelerle işlemlerin daha güvenli hale getirildiğine işaret eden Şimşek, "Önümüzdeki dönemde suç gelirlerinin aklanmasını önlemek amacıyla yasa dışı bahis ve kumarla mücadelemizi güçlendireceğiz. 2023 yılında yasa dışı bahis ile ilgili bloke ettiğimiz işlem tutarı 644 milyon TL'dir." dedi.
“SWAP HARİÇ NET REZERVLERİMİZ 106 MİLYAR DOLAR ARTMIŞTIR”
Bakan Şimşek, dış finansmana erişimin iyileştiğini belirterek, “Türk lirasına talep artıyor, rezervler ve makro finansal istikrar güçleniyor. Cari açıktaki düşüş, dış finansmana erişimin iyileşmesi ve Türk lirasına artan güven sonucunda önemli ölçüde rezerv birikimi sağladık. Uluslararası tanıma göre rezerv yeterliliğimiz eşik seviyeye ulaşmıştır. 2023 yılı Mayıs ayına göre brüt rezervlerimiz 59 milyar dolar, swap hariç net rezervlerimiz ise 106 milyar dolar artmıştır. Bu artışın yaklaşık yüzde 75’i yurt içi portföy tercihlerinden, yani ters para ikamesinden kaynaklanmıştır. Yabancı para mevduatların toplam içindeki payı, 2023 yılı Mayıs ayındaki yüzde 63,7’den yüzde 43,8’e gerilemiştir. Makro finansal istikrarı pekiştirmek ve dezenflasyon sürecini hızlandırmak için Kur Korumalı Mevduat’tan (KKM) çıkıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Makro finansal istikrarın güçlenmesiyle ülke risk priminin düştüğünü ve kredi notunun arttığını kaydeden Şimşek, 2023 yılı Mayıs ayında 700 baz puana yükselen risk priminin 260 puanın altına gerilediğini ve Türkiye risk primindeki iyileşme ile gelişmekte olan ülkelerden olumlu ayrıştığını kaydetti.
“ENFLASYON BEKLENTİLERİNİN SON İKİ BUÇUK YILIN EN DÜŞÜK SEVİYESİNE GERİLEMESİ OLUMLU GİDİŞATA İŞARET EDİYOR”
Bakan Şimşek, yüksek enflasyonun karşı karşıya oldukları en önemli makro dengesizlik olduğunu söyleyerek, “Yıllık enflasyon öngördüğümüz gibi mayısta zirveye ulaştı. Haziranda başlayan dezenflasyon süreci devam ediyor. Son 5 ayda yıllık enflasyon 26,9 puan azalarak yüzde 48,6’ya geriledi. Para politikasına hassasiyeti yüksek olan temel mallarda enflasyon düşüşü daha belirginken, dünyada olduğu gibi bizde de hizmetlerde atalet yüksek seyrediyor. Özellikle geriye dönük fiyatlama davranışının yüksek olduğu kira ve eğitim grubundaki yıllık artışlar ve kiralardaki yüzde 25’lik tavan uygulamasının kalkması enflasyondaki düşüşü sınırlamıştır. Enflasyondaki katılıkların giderilmesi zamana yayılsa da, ekim ayında tüm kesimler için 12 ay sonrası enflasyon beklentilerinin son iki buçuk yılın en düşük seviyesine gerilemesi bu konudaki olumlu gidişata işaret ediyor” diye konuştu.