Acil Tıp Uzmanları Derneği Başkan Yardımcısı da olan Prof. Dr. Zeynep Gökcan Çakır, grip veya soğuk algınlığının, bol sıvı tüketimi, ateş düşürücü ve ağrı kesicilerle desteklenerek, gerekirse doktor önerisiyle antibiyotik kullanımıyla kolayca atlatılabileceğini belirtti.
Hiçbir grip vakasının "sarı serum" gibi bir tedaviye ihtiyacı olmadığını vurgulayan Çakır, "Son yıllarda giderek yaygınlaşan 'sarı serum' adı verilen, bilimsel temeli olmayan bir tedavi yöntemi ortaya çıktı. Halk arasında bunun gribin gerçek tedavisi olduğuna dair yanlış bir algı oluştu. Oysa böyle bir serum ve tedavi biçimi yoktur. Kullanılan çoklu ilaçlar, damar yoluyla verildiğinde ciddi alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Hekimler olarak hastalarımıza bunu defalarca açıklıyoruz ve taleplerini geri çeviriyoruz. Ancak bazı sağlık kabinleri, özel sağlık kuruluşları ve evde sağlık hizmetlerinde bu taleplerin daha kolay karşılandığını duyuyoruz." dedi.
SARI SERUMDAN UZAK DURULMALI
Çakır, hastaneye grip şikayetiyle başvuran bazı hastaların "sarı serum" talep ettiğini ancak bu yöntemi uygulamadıklarını vurguladı. Son dönemde hayatını kaybeden bazı kişilerin de öncesinde bu serumu talep ettiğini belirten Çakır, hekim ve sağlık çalışanlarının bu konuda baskı altında kaldığını dile getirdi. Alerjik reaksiyon nedeniyle ölüme kadar götürebilen "sarı serum"dan uzak durulması gerektiğini vurgulayan Çakır, şu ifadeleri kullandı:
"Vatandaşların sağlık kuruluşlarında ‘bunu bana yapın’ şeklindeki baskısıyla uygulanan bu tedavi, kamuoyuna da yansıdığı gibi genç insanların ölümüyle sonuçlanıyor. Bu durum hepimizi derinden yaralıyor. Çünkü bilimsel bir temeli olmayan bir ilaçla insanların ölüme sürüklenmesi çok üzücü. Ayrıca bu talebin hekimlerden halka değil, halktan hekimlere baskı şeklinde gelmesi de büyük bir sorun."
ŞİDDETLİ REAKSİYON ORTAYA ÇIKARIYOR
Vatandaşı bilgilendirerek bu sorunun çözülebileceğini, grip veya soğuk algınlığının, serum yerine evde limon, portakal ve ıhlamur gibi bol sıvılar tüketilerek kolaylıkla atlatılabileceğine işaret eden Çakır, "Çoklu ilaç kullanımı öldürücü alerjik reaksiyona sebep olabiliyor ve alerjinin hangi ilaçtan geldiği belli de olmayabilir. Damar yolundan verilen ilaçlar, hızlıca kana karıştığından bu, ani ve öldürücü bir etki şeklinde karşınıza çıkabilir. Bu alerjik reaksiyon, solunum yollarının şiddetli şekilde daralması ve kasılmasına, damar yatağında kan dolaşımının bozulmasına sebep oluyor. Ciddi tansiyon düşüklüğü ve solunum yollarında şişme de yapıp tamamen solunum yolunu kapamasıyla insanı ölüme kadar götüren şiddetli reaksiyon ortaya çıkarıyor." dedi.
Çakır, bazı vatandaşın ağızdan alacağı ilaç yerine sabah, akşam "sarı serum"la reçete almadan hastalığı geçirmek istediğine ve bunun yanlış olduğuna dikkati çekerek, talebi karşılanmadığında hekimin vatandaşla karşı karşıya kaldığının altını çizdi.
