VATAN İÇİN
İnsansız kullanılan savaş silahı (dron) videoları internette elden ele dolaşıyor.Teknolojinin ulaştığı boyutların insanlığa ihanetinin görüntüsü yani. Haykırmak geliyor içimden karanlığı yırtarcasına: İnsanız biz insan, insanız biz! Bu mu olmalıydı yücelişimiz? Uygar aydın olan düşünmeden edemiyor bu acı gerçeği ve doğuracağı acı sonuçlarını. Teknoloji ve ölüm! Derken çok yönlü düşünüyorum da vatan için can veren kahramanlar geliyor aklıma.
Keşke kalabalık mahiyetiyle vatanın can damarına saldıran haini uluorta alnından vurup şehadete yürümeseydi Ömer Halisdemir de görünmeden dronlasaydı onu. Vatanın bağrına çok dayadı düşman hançerini. Her defasında da bulundu kurtaracak tabi. Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda dedi millî şairimiz ya dediği günden beri durdu mu şehit kanının akması?
Dünyaya hükmetmek derdiyle teknolojiyi ölüme odaklayanlara biz de karşılık verecek bir güce ulaşmak zorundayız. Eğitim sistemimizi acilen çağla yarışan çağdaş Türkiye’yi kuracak gençler yetiştirecek duruma getirmeliyiz. Bu sistemden fışkırır ancak bize çağlar üzerinden sıçrama yaptıracak bilim insanları. Buluş yapacak dehalar lazım bize, şüheda misali dehalar!
Cumhurbaşkanının teknofest açılışına katılışını bu yüzden çok anlamlı buldum. Keşke dedim bu çok önceden yapılsaydı. Önceliği teknoloji destekli her alanda üretim yapan fabrika yatırımlarına verebilseydik. Merhum Erbakan’ın ağır sanayi hamlesi sözü kulaklarımda çınlıyor. Onun ocağında yükselerek başarılı belediyecilikle halkının dikkatini çeken cumhurbaşkanı bayındırlık hizmetlerini keşke ikinci plana almayı düşünseydi demeden edemiyorum.
Keşke Dünya Bankası temsilcisi Andrew Vorking’in (şubat 2006), o zamanın Bakanı Hüseyin Çelik’in gözünün içine bakarak Türkiye geç kalıyor, eğitimde stratejik davranmalı, okullar bilgiyi kullanmaya zorlanmalı; bunun için okul özerkliği getirmeli sözü ciddiye alınsaydı. Elin oğlunun bu sözündeki derinlik ülke genelinde tartışıla tartışıla yeni yollar, yeni yarlar açabilseydi.
Keşke Ziya Selçuk aynı Bakanla ters düşüp TTK Başkanlığından istifa ettiğinde bir kavi, muhyi el uzansaydı kendisine, göz göze gelerek niye deseydi,niye? Dikkat kesilip dinleseydi onu. Kamuoyuna gelecek 15 Ekimde sunulacak proje ta o zaman açıklanmaz mıydı? Kim bilir ne kadar yol alırdık? İnşallah bugünden geriye dönülmez ama endişeliyim, mesleğimin 40.yılındaki tecrübemle endişeliyim! Aklın yolu bir deme gücüne erişebildik mi? Vatan-millet için kutsanması gereken eğitim davamızı kendi dünya görüşünün sihrine kapılanların yarattığı politik çekişmelere kurban etmekten endişeliyim!
Ziya Hoca’nın öğrencisi Prof.Dr.Necati Cemaloğlu Kamudan Haber sitesinde yazıyor. 21.Yüzyıl Becerileri yazısı, sistemimizin oturtulması gereken temelini çok güzel işaret ediyor. Günümüzde bilgiye ulaşmak kolay. Bilgiye ulaşma sorunu yoksa diyor Hoca, ulaşılan bilgiyi irdeleme, işe vuruk bilgi haline dönüştürme, eleştirme ve problem çözme becerisini kazandıracak sisteme ihtiyaç vardır. Ardından 8.sınıflara yönelik bir eğitim programında sunduğu apple logosu hakkında farklı hikâyelere dikkat çekiyor ve öğrencilerden düşünce istiyor. Çoğunluğun aksine bir öğrenci eleştirel bakış getiriyor hikâyelere. Bu yazıyı altını çize çize okumalı iktidar-muhalefet tüm siyasetçilerimiz ve işte sistemimiz böyle öğrencilerin çoğalabildiği duruma yüceltilmeli noktasında el ele vermeliler. Dava büyük, dava eğitimle yükselme davası, o yüzden el ele baş üstünde tutulmalı!
Orhan Veli Kanık “Neler yapmadık şu vatan için, kimimiz öldük kimimiz nutuk söyledik!” demişti. Nutuk söyleme durumundaki bütün siyasetçilerimize millet aşkına önerim şu: Eğitim davasını kazanmak zorundayız, akla mantığa uygun nutuklarınızın icraatını da bekliyor millet! Eğitimle ele geçirelim teknolojiyi. O güce ulaşınca suudilerin kılıç dansını bizimle hangi sarı çılgın yapabilir?
Teknolojiye bilimle, eğitimle yürürken şehit ve gazilerimizin de devlet içinde bir birimini kurulsun artık. Vatan için toprağa düşen, gazi olan hep baş tacı olsun ancak bundan böyle bilim ve teknoloji sayesinde kahramanımız bol, can kaybımız az olsun. Haydi son verelim yıkıcı politik eleştiriye, vatan için el ele!
