Türkiye'nin ABD tahvili alımına yeniden başlaması, iki ülke arasındaki ilişkilerde yaşanan gerilimlerin bir nebze de olsa yatıştığının bir işareti olarak yorumlanıyor.
Özellikle Donald Trump'ın başkanlık döneminde yaşanan siyasi ve ekonomik anlaşmazlıklar nedeniyle Türkiye'nin ABD tahvili varlıkları önemli ölçüde azaltılmıştı. Ancak, son dönemde bu varlıkların yeniden artırılması, ilişkilerde bir normalleşme sürecine işaret ediyor olabilir.
Finansal Çeşitlendirme ve Risk Yönetimi
Türkiye'nin sadece ABD tahvillerine değil, aynı zamanda Eurobond gibi farklı borçlanma araçlarına da yönelmesi, finansal varlıklarını çeşitlendirme ve risk yönetimi stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Bu tür adımlar, hem döviz rezervlerini güçlendirme hem de yatırım getirilerini artırma açısından önem taşıyor. Finansal çeşitlendirme, özellikle küresel ekonomik belirsizliklerin arttığı dönemlerde riskleri azaltmak için kritik bir strateji olarak öne çıkıyor.
Bloomberg'in haberine göre Merkez Bankası, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) henüz resmi bir açıklama yapmamış olsa da, piyasa uzmanları bu hamleyi TCMB'nin döviz rezervlerini artırma ve rezerv yönetimi politikalarını normalleştirme çabalarının bir yansıması olarak görüyor.