Siz kimsiniz ki milleti denize dökeceksiniz
HDP ve terör örgütlerinin de içinde bulunduğu 'HAYIR' cephesinde yer alan CHP’den, 16 Nisan yaklaştıkça Avrupa ülkelerinde yaşanan barbarlığı aratmayacak benzer açıklamalar bir biri ardına gelmeye devam ediyor.
Saltanatı kasetle son bulduğu halde halefi Kılıçdaroğlu’na çelme takmanın peşinde olan Deniz Baykal, referandum sonuçlarına ilişkin akıllara ziyan açıklamalarda bulunarak "Hayır çıkarsa düşmanı denize dökmüş gibi sevineceğiz" sözlerini sarf etti. Baykal evetçileri düşman bellerken, CHP’nin sözüm ona çakma kahramanları boş durur mu? CHP Konya milletvekili Hüsnü Bozkurt geceden fazla kaçırmış mıdır nedir ‘Evet'i Yunan belleyerek, "Sandıktan evet çıkarsa da kimse heveslenmesin. Büyüklüğümüz aldığımız oyla ölçülemez, biz Atatürkçüyüz, Cumhuriyetçiyiz. Gine Samsun’dan başlar, sizi İzmir'e kadar kovalarız." diyerek ‘Evet’ çıkarsa hepinizi denize dökeriz tehditlerini savurdu yüce Türk milletine. Bununla da yetinmeyen CHP'li Bozkurt, ‘Milli Şef’ dönemine fazla özenmiş olmalı ki milletin iradesine ipotek koyarak ülkenin sahibinin millet değil kendilerinin olduğunu ima etti.
Kendi evinde ve 80’lik bir kaç kişinin dizinin dibinde kameralara kanlı tükürüklerini sıçratanların yanında 15 Temmuz’un o karanlık gecesinde kaçacak delik arayanların, sadece FETÖ itine değil yedi düvele meydan okuyan yüce Türk milletine ahkam kesmek kimin haddine. Siz kimsin ki Samsun’dan çıkıp İzmir’de ‘Evet’ diyecek yüzde 65’i denize dökeceksiniz. Sizin cürmümünüz nedir ki o cüreti kendinde buluyorsunuz. Siz bir hiçken ‘düşman-gavur’ dediğiniz o millet sizi adam yerine koyup kendine vekil seçti. Haddi, hududu, sınırları aşmayınız. Kendinize geliniz.
16 Nisan akşamı tarihin tozlu raflarında yerini alacağınız için mi böyle zıvanadan çıkmışcasına bu ülkenin asli unsuru olan, muhafazakar-milliyetçi vatandaşları düşman bellediniz. Yıllarca bu vatandaşa çektirmediğiniz zulüm kalmadı. ‘Denize dökeceğim’ dediğiniz o halk sizi yarım asırdır yerin dibine sokup sokup çıkarttı da siz hala bunu farkına varıp kendinize gelemediniz. Bu vatanın hakiki sahipleri, 16 Nisan’da kendine tepeden bakan ve kendini aşağılayan bu zihniyete öyle bir cevap verecek ki denize dökmek neymiş görecekler vesselam.
Lafla peynir gemisi yürümez sayın Kılıçdaroğlu:
‘Kutuplaşmanın kaygı verici’ olduğundan dem vuran Kılıçdaroğlu değil miydi?
‘Türkiye'de kardeşçe kucaklaşalım’ diyen Kılıçdaroğlu değil miydi?
‘Hep beraber birlik olmalıyız’ sözlerini Kılıçdaroğlu söylememiş miydi?
‘Biz bir bütünüz bu ayrılık gayrılık niye" ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu değil miydi?
‘Özgürlükçü demokrasiyi birlikte inşa edeceğiz" sözleri Kılıçdaroğlu'na ait değil miydi?
‘Demokrasi güçlü değilse Türkiye güçlü olmaz’ açıklaması da Kılıçdaroğlu'na ait değil miydi?
Bir taraftan ‘Hepimiz kardeşiz bu kavga ne diye’ naraları atacaksın diğer taraftan ipleri elinde bulundurduğunu sandığın vekillerin kalkıp millete ‘düşman-gavur’ diyecek. Bu ne lahana bu ne perhiz sayın Kılıçdaroğlu.
CHP'li vekillerin içindeki canavarı dışa vurmalarından yola çıkarsak hayalin de hayali olsa da 14 yıldır ülkeyi tek başına CHP yönetmiş olsaydı bu millet nelere mi şahit olurdu?
El cevap:
- Sakal-bıyık-etek-başörtü operasyonu
- Alemci değil operasyonu
- Sahil iç kesim operasyonu
- Çarşaf yırtma operasyonu
- Kur’an, cami- imam-hatip operasyonu
- Milliyetçi muhafazakar operasyonu
- 4+4+4 operasyonu
- Kısacısı 28 Şubat’ı hortlatma operasyonu