Ramazan-ı şerifinizi tebrik ediyorum.
Kalbi birlik ve ruhî ahenk temenni ediyorum.
Millet olmanın şuurunun hatırlanmasını ümit ediyorum.
Gece-gündüz demeden,
Sabah namazıyla mesaiye başlayan,
İçinde tek kişinin sigara içmediği,
Nezih kuruluşlara kucak açanları tebrik ediyorum.
TAVSİYE
Meşhur bir tarihçi çocuğun yetiştirilmesiyle alakalı “tavsiyede” bulunuyor ve diyor ki;
“Sabah erkenden çocuğu kaldıracaksın ama namaz kılmak için değil, işe hazırlamak için”.
Sanki namaz kılmak ayıpmış gibi.
Hem namazını kılsa hem de işine hazırlansa olmaz mı?
İşte bizim entelektüellerimiz böyle.
“Meşhurlarımızın” çoğu da böyle.
Bu tip modeller son 150 yıllık “üretimdir”.
TUHAF
Tuhaf değil mi?
Tarihçi “meşhur” olunca tuhaflık iki katına çıkıyor.
Deniz kıyafetiyle program yapanın karşısında grand tuvalet neyin nesi?
Yoksa “meşhur” olmak mı tuhaf?
Her şey aslına rücu eder.
LÂLE
“Lale” kelimesinin İngilizcesi “tulip”.
Bu kelime “Turkish cup” kavramının kısaltılmışıdır.
16. asrın ikinci yarısında İngiltere’ye Anadolu’dan götürülmüştür.
İngilizler ilk karşılaştıklarında “Turkish cup”(Türk takkesi) şeklinde tesmiye etmişler.
Daha sonra olmuş “Tulip”.
ÜZÜM
Osmanlı toplumunda gevezelik yapılmazdı.
Az ve öz konuşulurdu.
Mesela değer verilen birine ikram edilen şekerlemenin yanına üzüm yaprağı konulurmuş.
Üzüm yaprağı «iki gözüm» demektir.
İKRAM
13. asırda merhum Yunus Emre şöyle demiş:
“Söz ola kese başı,
Söz ola kese savaşı,
Söz ola ağulu aşı,
Yağ-u bal ede bir söz”.
“Herkes yediğini ikram eder” demiş cennet mekan Yavuz Sultan Selim Han.
Her ikisinin de beslendiği kaynak hem temiz hem de temizleyici.
Beslendiğimiz kaynağa dikkat etmek lazım.
ŞEREF
“Haysiyet ve şerefini satan her şeyini kaybeder” diyoruz.
Bunu herkes söylüyor ve kimse bunun aksini söylemiyor.
“Şeref” kavramının manasını ne kadar biliyoruz?
Fransızca “honneur” kelimesini “şeref” yerine kullanınca anlamış mı oluyoruz?
Ramazan-ı şerif bizi biz yapan kıymetleri anlamak için büyük bir fırsattır.
Değerlerimize sahip çıkanlara sahip çıkmak vatana sahip çıkmaktır.
Akıllı insanın tarifini daha önce yapmış ve şöyle demiştik:
Akıllı insan faydalıyı daha faydalıdan, zararlı daha zararlıdan ayırır.
Ve daha faydalıyı tercih eder.
İnsanın hayvandan temel farklarından biri budur.
Hayvan sadece faydalı ile zararlıyı ayırır.
TARİH
Tarih önemlidir fakat usul meselesinde patinaj yapıyoruz.
“Tarihini bilmeyen geleceğini bilemez” deniliyor.
Niye bilmesin?
Tarih bize istikamet tayin etmez.
Dost ve dost olmayan hakkında bilgi verebilir.
İstikamet bulmak isteyen araştırır, sorar ve öğrenir.
Herkes gidiyor ve gitmekte.
Kimi doğru kimi yanlış adrese.
Yanlış rehberin izinden giderseniz doğru adrese gidemeyeceğiniz bellidir.
Kimin yanında duracağınızı bileceksiniz.
Bilmiyorsanız öğreneceksiniz.
Öğrenmek bazen “pişerek” olur bazen “yanarak” olur.
Atalarımız “Söyle arkadaşını söyleyeyim seni”..
NİZAM
Archimedes şöyle demiş:
“Bana uygun uzunlukta bir sopa bulun,
Bir de sopanın dayanacağı bir istinatgah bulun.
Dünyayı yerinden oynatayım”.
Ben de diyorum ki idealist 50 talebe bulun,
Arshimedes dünyayı “oynatmak” istiyordu biz nizam getirmeyi vadediyoruz.
Yani, yalan söylemeyen.
İnandığını yaşayan.
Güven veren.
Önce kendi muhitimizden başlayarak;
Dalga dalga bütün ülkeye,
Daha sonra bütün cihana…