İngiliz kralı 3. Charles ın küçük oğlu prens Harry, Bir kitap yazdı. Adı “yedek” … Yani kral olması için yedekte beklemesi gerekir. Tabii ki, kral ailesi olmanın zorlukları vardır. Sanki akvaryumda yaşıyor gibi, her hareket ve tavırları sınırlı, kontrol altındadır. Böyle bir hayat tarzını kabul etmeyen Harry, Kraliyet ailesinden istifa etti. Daha hür yaşamayı tercih etti.
İngiliz kralı 3. Charles ın küçük oğlu prens Harry,
Bir kitap yazdı. Adı 'yedek' … Yani kral olması için yedekte beklemesi gerekir.
Tabii ki, kral ailesi olmanın zorlukları vardır.
Sanki akvaryumda yaşıyor gibi, her hareket ve tavırları sınırlı, kontrol altındadır.
Böyle bir hayat tarzını kabul etmeyen Harry, Kraliyet ailesinden istifa etti.
Daha hür yaşamayı tercih etti.
Bu tabii ki, imkansız. Çünkü bu makam ırkidir, değişemez.
Harry 'nin evlendiği Amerikalı kadın, Lortlar ailesinden değildi. Üstelik bir artistti.
Bu da hanedan tarafından asla kabul edilemezdi.
O kadınla 2017 de evlendi. 2 çocukları oldu.
Tabii ki bebek oğul dük, kız da düşes oldu.
***
Daha önce de kral 8. Edvard da, Amerikalı bir kadınla evlenip, krallıktan ayrılmıştı.
Yani hanedan onu bile kustu.
Dünyada en ağır kast sistemi, İngiltere'de vardır.
Çünkü orada vatandaşlar beş çeşittir. Pasaportları ayrıdır.
Devlet imkanları da bu sınıflandırmaya göre dağıtılır.
Mesela birinci sınıf Lortlar vardır.
Bunlar kraliyet ailesinin yığılmış fertleridir. Kral olacaklar onların kızları ile evlenmek zorundadır.
Hanedanlardan kral olamayanlar o sınıfa girer..
Bunlar aynı zamanda kraldan sonra yönetimde en üsttedirler.
Avam kamerasından daha üstte Lortlar kamerası vardır.
Çıkan kanunlar onlar tarafından tasdik edilir veya ret edilir.
Onların izni olmadan kanun çıkarılamaz.
Devlet hayatı için alınacak kararlar onların tasdikinden geçer.
Aslında İngiltere'yi seçilmiş başbakanlar değil, lortlar yönetir.
***
Prens Harry, yazdığı kitapta, hanedanın çirkin taraflarını da ortaya döktü.
Ama bir yerde Afganistan'da askerken '25 kişiyi öldürdüğünü, bundan pişman olmadığını' da yazdı.
Okulda eğitim alırken, 'onlarda mı insan ki, acınsın' dendiğini belirtti.
Bu bana Çanakkale savaşında, boğazdan mayın dolayışla geçemeyen haçlı donanmasının,
Gelibolu yarım adasından karaya asker çıkarma kararı alınırken;
Lort Çörçilin söylediği aklıma geldi.
Çok insan zayiatı olur dendiğinde; Çörçil: 'Türkleri de mi insan sayıyorsunuz?' demiştir.
***
Bu bize, bir kraliyet ailesinin, Türk ve Müslümanlara bakış açısını göstermektedir.
Bütün Avrupa da çocuklara verilen eğitimde,
Önce Türklere, sonra da bütün Müslümanlara hangi gözle baktıklarının delilidir.
Irak İşgalinde nasıl sorgusuz sualsiz bir milyon insanı yok ettiler ve bundan hiç pişman olmadılarsa,
İlerde Türklere ve Müslümanlara saldırırken de aynı duyguyu taşıyacaklardır.
Onların diğer milletler içinde hatta Türk ve Müslüman olsa dahi, kendi kültürleri ile yetiştirdikleri,
Mason ve Batı eğitimi veren okullarda yetişenler dahil,
Bu milletin Töre ve inancına nasıl saldırdıkları? Başörtüsünden nasıl nefret ettiklerini anlayın.
Boğaz içi üniversitesine atanan bir rektöre gösterdikleri tepki hatırımızdadır.
Sırtını dönen profesörler, girişte ayak altına serilen Kabe resimleri,
Açtıkları pankartlarda LGBTİ renklerinin tanıtılması,
İngiliz kraliyet ailesinin, bütün Batılıların, onların içimizdeki eğittikleri,
Kişilerin nasıl Türk ve Müslüman düşmanı olduklarını
İyi kavramamız ve tedbir almamız gerektiğini bilelim.
Allah, bu millete, dostunu ve düşmanını anlama yeteneği yani feraset versin, vesselam…
